Mises Institute: Biden ve Netanyahu'nun büyüyen sürtüşmesi ve ABD-İsrail ilişkilerinde artan çatlaklar!
İsrail Savunma Bakanı Gantz'ın Washington ziyareti Netanyahu'ya bir mesaj mıydı? Biden ve Netanyahu arasında artan gerilim, ABD-İsrail ilişkilerinde yeni bir döneme mi işaret ediyor?
Avusturya merkezli düşünce kuruluşlarından Mises Institute'de, ABD ve İsrail arasında ilişkilerin ve İsrail savaş kabinesi bakanı Gantz'ın ABD ziyaretinin yankınlarının değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz'ın Washington'a yaptığı son ziyaretin Netanyahu'ya doğrudan bir mesaj olduğu tespiti yapılan analizde, savaşın ilerlemesi ile birlikte ABD-İsrail ilişkilerinde de çatlaklar meydana geldiği belirtildi.
Analizde ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail'in Hamas'ın Gazze'deki varlığını ortadan kaldırma hedefini hala desteklediği ancak savaştaki yöntemler ve iki devletli çözüm konusunda Netanyahu ile çatlakların arttığına dikkat çekildi.
İşte Mises Institute'de yayınlanan analiz:
İsrail savaş kabinesi bakanı Benny Gantz'ın geçen hafta Washington'a yaptığı ziyaret, ABD yönetimi ile İsrail hükümeti arasındaki ilişkilere damgasını vurdu ve Gazze savaşı sırasında iki ülke arasında yaşanan diplomatik gerilimin boyutunun altını çizdi.
İsrail Savunma Kuvvetleri eski Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı olan ve Hamas'ın Ekim ayındaki saldırısının ardından savaş kabinesinin bir parçası haline gelen Gantz, İngiltere'ye gitmeden önce Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in de aralarında bulunduğu bazı ABD'li yetkililerle görüşmek üzere Washington'a gitti.
ABD ziyaretinin amacının Washington ile bağları güçlendirmek, ABD'nin askeri yardımlarının devamını sağlamak ve Hamas ile önerilen rehine anlaşması da dâhil olmak üzere çeşitli diplomatik girişimleri görüşmek olduğu bildirildi.
Ancak Netanyahu başlıca siyasi rakibinin bu girişiminden memnun olmadı.
İsrail basınında yer alan haberlere göre, Gantz Washington'a gitmeden önce kendisiyle temasa geçene kadar bu seyahatten haberi olmadığı anlaşılan İsrail Başbakanı, Gantz'a;
"İsrail Devleti'nin sadece bir tane başbakanı var"
ifadelerini kullandı.
Dahası, Washington DC'deki İsrail büyükelçiliğinin 'izinsiz' geziye yardımcı olmama talimatı aldığı iddia ediliyor.
Gantz'ın Washington ziyareti, Gazze savaşında Netanyahu'nun aşırı milliyetçi kabinesinin ABD'nin taleplerine uymadığı bir döneme denk geldi.
ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in Hamas'ın Gazze'deki varlığını ortadan kaldırma hedefini hala destekliyor ve uluslararası toplumun savaşı durdurma çabaları sırasında İsrail'i desteklemeye devam ediyor olsa da, İsrail'in tutumunu giderek daha fazla eleştiriyor.
Sivil kayıplar ve Netanyahu'nun Gazze'ye daha fazla yardım yolu açmayı reddetmesi nedeniyle hayal kırıklığı giderek artıyor.
Biden'ın Netanyahu ile 7 Ekim'deki Hamas saldırısından öncesine dayanan gergin ilişkisi, İsrail'in artan askeri eylemleri ve uluslararası eleştirilerle daha da kötüleşti ve aradaki uçurumu alenen ortaya koyarak ABD-İsrail ilişkilerinin bir kırılma noktasında olabileceğini düşündürdü.
Filistin asıllı Amerikalı siyasi analist ve düşünce kuruluşu Arab Center Washington DC'nin yönetici direktörü Khalil Jahshan, ABD'nin Gantz ile görüşmesinin Netanyahu'ya doğrudan bir mesaj olduğunu belirtti.
Khalil Jahshan;
"Bu, Biden ile Netanyahu arasındaki ilişkiyi bireysel düzeyde yansıtıyor. ABD, son kamuoyu yoklamalarında önde giden aday olduğu için Gantz'ın İsrail'deki adamları olduğuna inanıyor. Ancak Netanyahu üzerinde biraz daha baskı kursa da ABD, İsrail ve Gazze'deki savaşa yönelik politikasını değiştirmedi.ABD, çatışmayı tüm taraflar için geçerli, kalıcı ve uygulanabilir bir ateşkesle sona erdirmek yerine sadece geçici bir insani ateşkes istemekle yetiniyor."
değerlendirmesinde bulundu.
International Crisis Gruop'nun kıdemli İsrail analisti Mairav Zonszein yaptığı açıklamada Gantz'ın olağan diplomatik protokole uymadan Washington'u ziyaret etmesinin Netanyahu'nun liderliğine güvensizlik konusunda açık bir mesaj gönderdiğini ve İsrail toplumundaki önemli bir hissiyatı yansıttığını söyledi.
Mairav Zonszein yaptığı değerlendirmede;
"Gantz bir sonraki başbakan ve devlet adamı olabileceğini ve İsrail'i ABD ve İngiltere'de temsil edebileceğini göstermek istedi. Ancak aynı zamanda, ABD'deki toplantısından gelen raporlar, Biden yönetiminin Gantz'a İsrail'in ABD'nin öncelikleriyle uyumlu olmadığı mesajını gönderdiğini ve İsrail başbakanını doğrudan muhatap almadan Netanyahu üzerinde baskı kurmak için Gantz'ı kullandığını düşündürdü."
ifadelerini kullandı.
ABD, İsrail'in Gazze'de Hamas'ı tasfiye etmeyi ve rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamayı amaçlayan askeri girişimini desteklerken, İsrail'i sivilleri korumaya, düşük yoğunluklu savaş yürütmeye ve bölgeye yardım girmesine izin vermeye çağırdı.
Ancak Zonszein, ABD'nin talepleri ile İsrail'in uyguladıkları arasında önemli bir uçurum olduğunu savunuyor.
Mairav Zonszein, İsrail'in ABD ile ilişkilerindeki bazı temel konulara daha önce görülmemiş bir şekilde meydan okuduğunu belirtti.
Mairav Zonszein;
"ABD hiçbir zaman bir İsrail başbakanı tarafından bu dönemdeki gibi doğrudan bir meydan okumayla karşılaşmamıştı.Yitzhak Shamir ve Ariel Sharon gibi diğer İsrail başbakanlarıyla da anlaşmazlıklar yaşadı ama hiçbiri Netanyahu gibi İsrail'in Washington'la olan bağının temel meselelerini tehlikeye atmadı. Dahası, Netanyahu'nun ülke içinde karşı karşıya kaldığı suçlamalar arasında, İsrail'in ABD ile ilişkilerini bozmakla suçlanıyor. Bu her zaman kutsal bir inek olmuştur.Dokunulmaz. Ve şimdi dokunuldu."
değerlendirmesinde bulundu.
ABD'nin İsrail'e verdiği destek Biden için bir sorun teşkil ediyor ve potansiyel olarak yeniden seçilme şansını etkiliyor. Biden önemli eleştirilerle karşı karşıya ve uluslararası toplum İsrail'i savaşı durdurmaya çağırırken ABD İsrail'in devam etmesine izin verdiğinde ABD mahcup görünüyor.
Diplomatik açıdan Biden yönetimi, Blinken'ın bölgeye yaptığı çok sayıda ziyaretle Gazze'nin geleceğine ilişkin olarak İsrail'in Arap komşularıyla görüşmeler başlatmaya çalışmış, Filistin Yönetimi'ni sürece dahil etmek ve Netanyahu'nun kesin bir dille reddettiği iki devletli bir çözümün temellerini atmak istemiştir.
Bu durum, bu duruş ile yeniden yapılandırılmış bir Filistin Yönetimi'ni destekleyen ABD'nin uzun süredir devam eden politikası arasındaki çelişkiyi vurgulamaktadır.
Hem ABD hem de İsrail Hamas'ın Gazze'den çıkarılması gerektiği konusunda hemfikir olsa da İsrailli aşırı sağcı bakanlar herhangi bir Filistin devletine karşı çıkıyor.
Pratik anlamda Biden yerleşimler, rehine anlaşması ve Gazze'deki İsrail güçlerinin varlığı konusunda İsrail'e daha fazla baskı yapabilir.
Ancak şimdiye kadar bunu yapmadı çünkü bu senaryo İsrailli aşırı sağcı bakanları koalisyondan ayrılmakla tehdit edecekleri ve hükümeti istikrarsızlaştıracakları bir karara neden olabilir.
Biden'ın 7 Ekim'den sonra İsrail'e yaptığı ziyaret ve Amerikan filolarının bölgeye konuşlandırılması gibi çabalarına rağmen Netanyahu hükümeti ABD'nin taleplerine karşılık vermedi ya da saygı göstermedi.
Gelinin nokta, bu durumun daha da gergin bir noktaya doğru ilerlediğini gösteriyor.