Daily Mail: İstanbul patlamasının askeri ve siyasi sonuçları ne olacak?

İstanbul'da merkezi bir caddeye yapılan saldırı, 2015 ile 2017 yılları arasında Türkiye'nin şehirlerinde meydana gelen, halkın güvenlik duygusunu yerle bir eden ve Türkiye'nin teröre karşı onlarca yıldır verdiği mücadelede yeni bir aşamanın habercisi olan bombalı saldırıları hatırlattı.

Pazar günü TNT yüklü bir bombayla altı kişinin ölümüne ve düzinelerce kişinin yaralanmasına neden olan patlamanın ardından, Türk polisi Suriye'den yasadışı yollardan geçtikten sonra bombayı yerleştirmekle suçladığı Suriyeli bir kadını tutukladı. Yetkililer, tutuklanan kişinin saldırıyı PKK adına gerçekleştirdiğini itiraf ettiğini belirttiler.

Türkiye PKK'ya karşı

PKK, 1984'ten beri Türkiye'nin güneydoğusunda bir Kürt devleti kurmak amacıyla Türkiye'ye karşı silahlı bir isyan yürütüyor.PKK, Türkiye, ABD ve Avrupa Birliği tarafından terör örgütü olarak kabul ediliyor.

Kırılgan bir barış süreci sonrasında, 2015 yılında IŞİD'in Türkiye şehirlerini bombalamaya başlamasıyla süreç çöktü ve PKK'lı militanlar da bu süreçte çeşitli bombalamalar düzenledi.

Türk güçleri ile PKK'lı militanlar arasındaki sokak çatışmaları, bölgeyi adeta bir çatışma bölgesine çevirdi. Uluslararası Kriz Grubu, 2015'ten bu yana çatışmalarda 6 bin 264 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.

Türk hükümeti, geleneksel olarak Türk ordusunu veya polisini hedef alan saldırılardan PKK'yı sorumlu tutmakta genellikle çok hızlı davranıyor.

Türkiye, hafta sonu düzenlenen saldırının arkasında PKK'nın olduğunu söylüyor. Ancak grup, yaptığı açıklamada sivilleri hedef almadığını söyleyerek herhangi bir saldırı yapmadıklarını iddia etti.

Türkiye, sınır bölgesini IŞID militanları ve Ankara'nın terörist olarak gördüğü SDG ve YPG'den temizlemek için Suriye'ye ilk sınır ötesi operasyonunu 2016 yılında başlattı.

Türkiye, YPG'nin PKK'nın doğrudan bir kolu olduğunu ve grupların 1999'dan beri bir Türk adasında hapsedilen aynı ideolojik lideri takip ettiğini söylüyor. YPG ayrıca kuzeydoğu Suriye'de İŞİD'e karşı savaşan Amerikan liderliğindeki güçlerin bel kemiğini oluşturuyor.

PKK ile bağlarına rağmen ABD'nin militan gruplara verdiği destek, bir NATO müttefiki olan Türkiye'yi çileden çıkardı.

Türk ve müttefik Suriyeli muhalif güçler düzenledikleri operasyonlar sonrası, YPG'yi püskürttükten sonra kuzey Suriye'deki bölgelerin kontrolünü ele geçirdi ve Türkiye de düzenli olarak oradaki militanları top atışlarıyla vuruyor.

Türkiye ayrıca, PKK kamplarını yok etmek amacıyla kuzey Irak'ın dağlık bölgelerinde PKK'yı bombalıyor.

Bu yaz Ankara, YPG'nin varlığına müsamaha gösterilmeyeceğini söyleyerek Suriye'ye yeni bir saldırı başlatma ve Türkiye'nin Suriye'de 30 kilometrelik (19 mil) bir tampon bölge oluşturma çabalarını sürdürmek istediğini açıkladı.

Batı müttefikleri üzerindeki Türk baskısı

Türk hükümeti defalarca dünyaya PKK'lı militanların güvenlik tehdidi oluşturduğunu söyledi. Washington ile ilişkiler gergin ve ABD'nin Suriye'de bu militanlara verdiği desteğin sürmesi bunun en önemli nedenlerinden biri.

Ankara, ABD ve bazı Avrupa ülkeleri tarafından YPG'ye sağlanan silahların Türkiye topraklarında kullanıldığını savundu. Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ABD'nin Pazar günkü saldırıyla ilgili bir taziye mesajını ise reddetti.

Türkiye ayrıca İsveç ve Finlandiya'nın bu militan gruplara karşı hoşgörülü oldukları algısı nedeniyle NATO üyelik girişimlerini de engelledi. Erdoğan'ın iki İskandinav ülkesini teröre göz yummakla suçlamasının ardından, üç ülke Haziran ayında ortak bir muhtıra imzaladı.

İki ülke, Türkiye'nin terörist kabul ettiği kişiler için Türkiye'nin iade taleplerini ele alacaklarını belirterek, YPG'ye yönelik 2019 Suriye operasyonunun ardından Türkiye'ye uygulanan silah ambargosunu da kaldırdılar.

Türk polisi, yakalanan zanlının bombalama için onayı Suriye'deki YPG güçlerinden aldığını itiraf ettiğini açıkladı.

Pazar günkü saldırı, Türkiye'nin Suriye'ye yeni bir bir askeri operasyon yapma isteğini yenileyebilir. ABD ve Rusya'dan zımni bir yeşil ışık gerektirecek olsa da, bu adım Türkiye tarafından yeniden gündeme getirilebilir.