Dior’dan silkeleme sanatı: 57 Euro'luk çantaya 2790 Euro etiket

Milano'daki İtalyan savcılar, LVMH'nin bağlı kuruluşu Dior'un son aylarda üçüncü taraf tedarikçileri kullandığını araştırdı.

Savcılık belgesinde, Dior'un ilgili biriminin "müteahhit şirketlerin fiili çalışma koşullarını veya teknik yeteneklerini kontrol etmek için uygun önlemleri" almadığı belirtildi.

Reuters, tarafından incelenen belgelere dayanarak geçen ay Dior'un bir tedarikçiye yaklaşık 2.780 Euro'ya satılan çantalar üretmesi için 57 Euro ödediğini bildirdi. Maliyetlere deri gibi hammaddeler dahil değildi.

Mart ve Nisan ayları boyunca yapılan soruşturmalarda müfettişler, işçilerin tesiste uyuduğuna ve bu nedenle günün her saati çanta üretilebildiğine dair kanıtlar buldu. Raporda ayrıca, çalışmaların geceleri ve tatil günlerinde yürütüldüğünü gösteren elektrik tüketimi verilerini de takip ettikleri belirtildi.

Savcılar, taşeronların Çin'e ait firmalar olduğunu ve işçilerin çoğunun Çin'den geldiğini, ikisinin ülkede yasadışı olarak yaşadığını ve diğer yedi kişinin de gerekli belgeleri olmadan çalıştığını söyledi. Soruşturmada ayrıca, işçilerin makineleri daha hızlı çalıştırabilmesi için yapıştırma ve fırçalama makinelerindeki güvenlik cihazlarının kaldırıldığı da belirtildi.

LVMH, Business Insider'ın normal çalışma saatleri dışında gönderdiği yorum talebine hemen yanıt vermedi. The Wall Street Journal'ın Salı günü bildirdiğine göre, mahkeme belgeleri Dior'un tedarik zincirindeki iyileştirmeleri vurgulayan bir not sunduğunu gösterdi. Soruşturma Giorgio Armani'nin müteahhitlerini de kapsayacak şekilde genişletildi ve lüks şirket, tedarikçilerini gerektiği gibi denetlememekle suçlandı.

Bir diğer ünlü marka Armani de radara yakalanmıştı. Armani’nin mağazalarda 1.900 dolardan fazla fiyata satılan ürünler için müteahhitlere çanta başına 99 dolar ödediği ortaya çıkmıştı.

LVMH CEO'su Bernard Arnault, Bloomberg Milyarderler Endeksi'ne göre dünyanın en zengin üçüncü kişisi ve kızı Delphine Arnault ise Dior'un CEO'su.

LVMH iştiraki İtalyan mahkemesinin denetimiyle karşı karşıya

Dior markalı el çantaları üretimiyle tanınan LVMH'nin bir İtalyan iştiraki, Milano mahkemesi tarafından bir yıl süreyle adli yönetim altına alındı. Karar, iştirakin işçilere kötü muamelede bulunmakla suçlanan Çinli firmalara taşeronluk yaptığı iddialarının ardından alındı. Nisan ayında Giorgio Armani moda grubuna ait bir şirkete karşı alınan benzer bir kararla birlikte bu, Milano mahkemesinin 2024 yılında bu tür bir tedbir aldığı üçüncü örnek oldu.

Soruşturmalar, lüks mal şirketlerinin tedarik zincirlerine ilişkin artan tüketici ve yatırımcı endişelerini vurgulamaktadır. İtibar risklerine karşılık olarak moda markaları taşeron sayısını azaltmakta ve üretimi kendi bünyelerine taşımakta, bu da Toskana deri ürünleri sektörü gibi sektörleri etkilemektedir. İtalya lüks pazarında önemli bir oyuncu olup, küçük üreticiler küresel lüks giyim ve deri ürünleri üretiminin önemli bir bölümünü gerçekleştirmektedir.

Mahkemenin kararı, Dior'un yan kuruluşunun tedarikçilerini gerektiği gibi denetleyemediğini ve bunun da aralarında kaçak göçmenlerin de bulunduğu işçilerin standartların altında koşullarda yaşamasına ve çalışmasına yol açtığını ortaya koydu. Bazı işçiler, tatillerde bile üretimin devam etmesini sağlamak için işyerlerinde uyumak zorunda bırakıldı. Ayrıca, üretim hızını arttırmak için makinelerdeki güvenlik tertibatlarının kaldırıldığı ve böylece yüklenicilerin el çantalarını minimum maliyetle tedarik etmesine ve Dior'un da bunları önemli bir fiyat artışıyla satmasına olanak sağlandığı bildirildi.

Milano mahkemesinin kararı LVMH hisselerinde düşüşe yol açtı. Müteahhitlik ve taşeronluk şirketlerinin sahipleri işçi sömürüsü ve yasadışı istihdam uygulamaları nedeniyle soruşturma altındayken, Dior'a karşı herhangi bir cezai soruşturma yürütülmüyor. Benzer bir incelemeyle karşı karşıya olan Armani Grubu, tedarik zincirindeki suiistimalleri en aza indirmeye kararlı olduğunu açıkladı.

Dior, Nisan ayında Armani Group ve geçtiğimiz yıl bir İtalyan el çantası şirketinin ardından Milano mahkemesi tarafından benzer çalışma sorunları nedeniyle hedef alınan üçüncü moda şirketi oldu.

Dior'un Çin'de satışları yüzde 30 arttı

LVMH, Louis Vuitton, Christian Dior ve Celine gibi moda markaları Çin'deki satışlarının ilk çeyrekte bir önceki yıla kıyasla yüzde 30'dan fazla arttı.

Lüks Birkin ve Kelly el çantalarının üreticisi Hermes, süper zengin müşterilerin hayat pahalılığı krizine rağmen üst düzey modaya harcama yapmaya devam etmesiyle satışlarında bir sıçrama gördü.

Sotheby's müzayede evi tarafından geçen yıl yayınlanan bir rehbere göre, olmazsa olmaz Birkin çantaların fiyatını boyut, renk, malzeme ve durum gibi çeşitli faktörler etkiliyor. Doğrudan mağazadan satın alınan bir Birkin çanta 9 bin dolardan başlıyor ve 30 bin dolara kadar satılabiliyor. Geçen yıl, elmaslı bir 2021 Himalaya Birkin 30, Sotheby's'de 450 bin dolara satıldı.

Ultra varlıklı tüketiciler lüks mallar sektörünü desteklerken, gelir merdiveninin alt basamaklarında zayıflık işaretleri görülüyor. Bernstein analizine göre, 2019'da tasarım ürünlere bin euro'ya kadar harcama yapan kişiler 2022'de bütçelerini yarı yarıya azalttı. Bu arada, en tepedeki harcamalarda patlama yaşanıyor. 2019'da tasarımcı mağazalarında yaklaşık 50 bin euro harcayan varlıklı biri, 2022'de 135 bin euro harcadı.

Güney Kore siyasetini sarsan Dior çanta skandalı

Güney Kore Başkanı Yoon Suk Yeol’un eşinin Dior marka çantayı hediye olarak kabul etmesiyle krize girdi. Çantanın hediye veren ise Kuzey Kore ile birleşmeyi savunan bir din görevlisiydi.

Kriz, Koreli Amerikalı papaz Choi Jae-young ile Başkan Yoon Suk Yeol'un eşi Kim Keon Hee arasındaki görüşmesiyle başladı. Choi'nin Kim'le ikinci görüşmesi sırasında kendisine 3 milyon won (2.240 $) değerinde bir Dior çantası hediye ettiği iddia edildi.

Yolsuzlukla Mücadele Kurumu olayı araştırıyor

Yabancı medyaya konuşan Choi, Kim'e önceden mesaj atarak çantayı getireceğini ve çantayı reddetme veya daha sonra iade etme girişiminde bulunmadığını bildirdiğini iddia ediyor.