gdh'de ara...

Rusya'nın Ukrayna'daki askeri başarısızlıkları ve Batı için dersler

Batı desteği Ukrayna'nın Rus saldırganlığına direnme kabiliyetinde belirleyici bir faktör olmaya devam ediyor. Ve Ukrayna, hem Rus ordusuna karşı koyma hem de Batı silahlarını etkin bir şekilde kullanma kapasitesini geride kalan 6 ay içerisinde gösterdi.

1. resim
08.09.2022

Rusya'nın Ukrayna'yı kapsamlı bir şekilde işgali neredeyse yedi aydır devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'ndeki politika yapıcıların, Rus ordusunun zayıflıklarını tespit edebilmeleri için artık yeterli zaman geçti.

Örnek olarak; Rusların hava savunma sistemleri tarafından korunduğunu ilan ettiği bir bölgede, cephe hattından 225 km uzaklıktaki bir tesis olan Kırım'daki Saki hava üssünde son zamanlarda meydana gelen patlamalar, Ukrayna'nın Rusya ordusundaki kusurları kullanmanın yeni yollarını bulduğunu gösteriyor.

Peki Batı, Rusya'nın taktikleri ve stratejisi hakkında ne öğrenmeli?

Vladimir Putin'in yanlış verileri kullanması, genellikle doğru kararlar vermesini baltalıyor. Putin'in Rus ordusunun gücü hakkındaki hüsnükuruntusu, onun Ukrayna'yı sadece 150.000 askeri personelle ele geçireceğine dair bir beklentiye itmişti.

Bu sayı, Ukrayna silahlı kuvvetlerinde bulunan 250.000 askerden önemli ölçüde daha az ve dünyadaki örneklere bakıldığında; başarılı bir <>>>>>> için geleneksel olarak ihtiyaç duyulan taarruz kuvvetlerini savunma kuvvetlerine oranı 3'e 1'dir.

Bu duruma bakıldığında Putin büyük olasılıkla, Ukrayna vatandaşlarının savaşmadan teslim olacağı ve siyasi liderlerinin kaçacağı beklentisine dayanarak işgali başlatmaya karar vermiş görünüyor.

Tam ölçekli istiladan kısa bir süre önce yürütülen birkaç kamuya açık çalışma, Ukraynalıların anavatanlarını savunmak için kararlılıkla silaha sarılacağı yönündeydi. Ancak Kremlin ve pek çok Batılı uzman, bu tür araştırmaları görmezden geldi.

Bu nedenle Batı'nın en azından bundan sonra, Ukrayna'yı desteklerken Putin'in önyargılarını ve elindeki eksik verileri hesaba katması gerekiyor. Rus politikacıların NATO ülkelerine, özellikle de Baltık ülkelerine yönelik tekrarlanan askeri saldırı tehditleri, sadece propaganda söylemlerinden daha fazlası olabilir.

Rus ordusu özellikle büyük topçu saldırılarına güveniyor. Tam ölçekli işgalin başlangıcında, Rus ordusu topçu saldırıları yapabilmek için Ukrayna'nın kritik noktalarına ilerlemeye çalıştı. Fakat Rusların bu ilerleyişte çok fazla direnişle karşılaşmayacakları varsayımı, savaşın ilk birkaç gününde büyük kayıplar vermelerine neden oldu ve onları Kiev, Çernihiv ve Sumi bölgelerinden çekilmeye zorladı.

Rus askeri personelinin yetersiz eğitimi ve beceriksizliği, subayları kendi inisiyatifleriyle hareket edemez hale getiren katı hiyerarşilerle birleştiğinde, Ukrayna topraklarının derinliklerindeki ilerlemelerinin kontrolden çıkmasına neden oldu.

Rus ordusu bu başarısızlık karşısında farklı bir stratejiye yöneldi. Ukrayna mevzilerine birkaç saat süren büyük topçu saldırıları başlattı ve piyade ve zırhlı araçları içeren taarruz güçlerinin önünü açmaya çalıştı.

Ancak bu defa da ABD'nin M142 HIMARS roketatarlarını Ukrayna'ya göndermesi durumu değiştirdi. Bu, Rusya'nın topçu birliklerine mühimmat teslimatını ciddi şekilde engelledi ve böylece çeşitli bölgelerdeki bombardımanın yoğunluğu azaltılmış oldu. Bu gelişme Rusya'nın özellikle doğu Ukrayna'daki ilerlemesini yavaşlattı. Ancak şunu da belirtmek gerekiyor ki; Ukrayna'nın Batılı devletlerden aldığı füzelerin menzili yalnızca 15 km ile 92 km arasında değişiyor. Yani birçok önemli Rus mühimmat deposuna yerlerini bilseler bile ulaşamıyorlar.

Diğer yandan lojistik, Rus ordusunda zayıf bir halkasıdır. Zira tüm askeri harekatların başarısı özel olarak lojistik gücüne dayanır. Yakıtsız bir tank pek işe yaramaz, erzak eksikliği yaşayan asker savaşamaz.

Ukrayna savaşı, Rus ordusunun lojistiğinin o kadar kötü organize olduğunu ortaya çıkardı ki, birçok birlik hedeflerine ulaşamadı. Tabi bu tür bir düzensizliğin birçok nedeni var. Ukrayna kuvvetlerinin Rus lojistiğini bozmaya yönelik operasyonları, Rus ordusundaki yolsuzluk ve ihmal, Rus generallerinin tembelliği vb. Ancak gerçek şu ki, bu Rus harekatındaki bariz bir zayıflık alanı lojistik olarak ortaya çıktı.

Pentagon, savaşta 80.000'e kadar Rus askerinin öldürüldüğünü veya yaralandığını tahmin ediyor. Bu, Sovyetlerin Afganistan'da on yıllık savaşta kaybettiği asker sayısında daha fazla.

Rusya ayrıca 1.700'den fazla tank dahil olmak üzere muazzam miktarda ekipman kaybetti. Örneğin, Mayıs ayında Bilohorivka'daki tek bir noktada Rusya, Donets Nehri'ni geçmeye çalışırken yaklaşık 1.000 asker ve yaklaşık 100 ekipman kaybetti.

Sivillere yönelik terör de, Kremlin'in stratejisinin bir parçası. Tam kapsamlı işgalin başlamasından bu yana, Rus bombardımanı 5.000'den fazla sivili öldürdü ve en az 7.000 kişiyi yaraladı. Rusya, misket bombaları ve çoklu roketatarlar kullanarak kasıtlı olarak sivilleri hedef aldı.

Kremlin, Çeçenistan ve Suriye'deki savaşlarda da benzer bir strateji uygulamıştı. Rus ordusunun 2016'da Halep'e yönelik kitlesel ve ayrım gözetmeyen bombalamalarında olduğu gibi, sivillere yönelik bu saldırılar da AB'de bir göçmen krizine neden olmak ve böylece birliği mümkün olan en kısa sürede Moskova ile Kiev için olumsuz koşullarda müzakere etmeye zorlamak için tasarlandı. Ancak şu ana kadar strateji, Batılı devletleri de Kiev'i de taviz vermeye itemedi. Dahası, sivillere yönelik bu saldırıların vahşiliği, Rusya'ya yönelik yaptırımları sıkılaştırmak ve Rusya'nın terörizmin devlet sponsoru olduğunu ilan etmek için bir gerekçe sağladı.

Batı Ukrayna'yı nasıl desteklemeli?

Batı, tüm bu alanlarda Rus ordusunun taktik ve stratejisine karşı Ukrayna'ya yardım edebilir. Bu adımlar şu maddeler ile özetlenebilir.

  1. Amerikan M109A6 ve M109A7 Paladin, Alman PzH 2000 ve Fransız Caesar dahil olmak üzere kendinden tahrikli silahlara sahip karşı batarya sistemlerini tedariki artırılmalı.
  2. Ukrayna'ya daha fazla sayıda HIMARS ve M270 Çoklu Fırlatma Roket Sistemleri ile ek mühimmat sağlanmalı.
  3. Ukrayna'ya seyir füzelerini engelleme yeteneğine sahip NASAMS uçaksavar sistemleri sağlanmalı ve füze savunma kapasitesi geliştirilmeli.
  4. Saldırı operasyonları yürütme kapasitesini azaltan Rusya'ya yönelik Batı yaptırımlarını hızlandırılmalı ve Batılı ülkelerin Rusya'yı "terörizmin devlet sponsoru" olarak belirlemesi sağlanmalı
  5. Ukrayna'ya zırhlı araç teslimatlarını artırılmalı ve Ukrayna ordusu hala Rus topçularının yoğun bombardımanı altında olduğundan, cephe hattının savunmasız kısımlarını takviye edebilecek piyade savaş araçları ve zırhlı personel taşıyıcılar gönderilmeli

Şunu unutmamak gerekiyor ki; Batı desteği Ukrayna'nın Rus saldırganlığına direnme kabiliyetinde belirleyici bir faktör olmaya devam ediyor. Ve Ukrayna, hem Rus ordusuna karşı koyma hem de Batı silahlarını etkin bir şekilde kullanma kapasitesini geride kalan 6 ay içerisinde gösterdi.

Ukrayna'nın şimdi 6 aylık tecrübesi ve Rusya'nın bu açıkları doğrultusunda, sıralanan bu desteklere acil olarak ihtiyacı var.

European Council on Foreign Relations'da yayımlanan analiz gdh.digital tarafından çevrilmiştir.