gdh'de ara...

War is Boring: Rusya, Güney Kafkasya etki alanını kaybediyor

Rusya, ABD, AB ve Türkiye'nin etkisinin giderek arttığı bölgede, Karabağ'daki varlığını güçlendirerek bölgedeki itibarını yeniden kazanma arayışına girebilir. Aksi takdirde Rusya, Güney Kafkasya etki alanından tamamen çıkacak gibi görünüyor.

1. resim

Ermenistan çevresinde güçlü ve çok yönlü diplomatik süreçler yaşanıyor. Uluslararası toplumlar Ukrayna'ya odaklanmışken, Rusya'nın Ukrayna'nın savaş alanlarındaki başarısızlıklarına ve uluslararası konumunun zayıflamasına paralel olarak bir başka jeopolitik geri çekilme de Kafkasya'da yaşanıyor.

Bölgedeki konumunu önemli ölçüde genişletmeye çalışan ABD, diplomasi yoluyla Aliyev'i frenlemeye çalışıyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Ermenistan ve Azerbaycan liderleriyle sık sık görüşmelerde bulunuyor ve tarafları eylemlerinde dikkatli olmaları ve Washington'un diplomasisine karşı çıkmamaları yönünde net mesajlar veriyor.

Geçen hafta Prag'da Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel'in katılımıyla bir toplantı gerçekleşti.

Bu toplantının sonunda Ermenistan ve Azerbaycan, Alma-Ata Deklarasyonu'na dayanarak her ülkenin toprak bütünlüğünü tanıdığını bir kez daha teyit etti.

Ayrıca Prag toplantısında önemli bir karar daha alındı. Ermenistan, Avrupa Birliği sivil gözlemcilerinin Azerbaycan sınırına konuşlandırılmasına rıza gösterdiğini ifade etti. Askeri gözlemcilerin varlığını reddeden Azerbaycan, bazı çekincelerle ikinci seçeneği kabul etti. Hemen ardından, Avrupa Birliği gözlemcilerinden oluşan bir ileri ekip, Ermenistan-Azerbaycan sınırında konuşlanmak üzere Ermenistan-Azerbaycan sınırına gitti.

Ve bütün bu olaylar Moskova'nın bölgedeki rolünü es geçerek gerçekleşiyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Avrupa Birliği'nin Rusya'yı diskalifiye ederek Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ilişkileri normalleştirme sürecine müdahale etmeye çalışmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.

Rusya, Avrupa'yı suçlamak yerine, müttefiki Ermenistan'ı savunmasız ve zayıf bir durumda bırakmayarak, diğer aktörlerin etki alanına girmesini kolayca engelleyebilirdi.

Ermenistan Ulusal Meclisi Başkanı Alen Simonyan Moskova'ya yaptığı son ziyarette “Ermenistan'ın uzun vadeli güvenlik çözümleri için vakti yok” ifadelerini kullanarak Rusya'nın bölgede artık etkisiz olduğunu da açıkca belirtmiş oldu.

Geçtiğimiz hafta Prag'da bu kez Ermenistan Başbakanı Paşinyan ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında bir görüşme daha gerçekleşti. Bu, iki komşu ülke lideri arasındaki ilk yüz yüze görüşmeydi.

Görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında Erdoğan, bir Ermeni gazetecinin Ermenistan sınırının açılması ve normal ilişkilerin kurulmasıyla ilgili sorusuna; “Ön koşul yok, sadece Azerbaycan ile aranızdaki sorunları çözmenizi ve acil barışı tesis etmek için bir anlaşma imzalamanızı istiyoruz. Bunu yaptığınızda bizim için hiçbir sorun kalmayacak. Sınırların açılması gerekiyorsa her türlü hava, kara ve demiryolu geçişine açacağız” şeklinde yanıt verdi.

Tüm bu gelişmeler, Erivan'ın çok kutuplu politikasının meyvelerini verdiğini doğrulamaktadır. Bu noktada Ermenistan, Moskova'nın bölgedeki rolünü göz ardı etmeden tüm süreçlere katılıyor.

Rusya, ABD, AB ve Türkiye'nin etkisinin giderek arttığı bölgede, Karabağ'daki varlığını güçlendirerek bölgedeki itibarını yeniden kazanma arayışına girebilir. Aksi takdirde Rusya, Güney Kafkasya etki alanından tamamen çıkacak gibi görünüyor.

Tartışma