Dünya nereye gidiyor?

İnsanlık, çağlar boyunca yol aldı, fakat vardığı yer hep bir çıkmaz sokak oldu.

Güçlü olanın haklı sayıldığı, haklı olanın ise çoğu zaman susturulduğu bir düzenin içinde savrulup duruyoruz.

Medeniyet dediğimiz şey, bir yandan uzaya roketler gönderirken diğer yandan açlıktan ölen çocukların haberlerini kanıksayan bir duyarsızlık üretmekte.

Dünya ilerliyor mu, yoksa döndüğü yerde sonsuz bir yanılsamanın içinde mi debeleniyor, bilinmez.

Bugün, büyük devletlerin gökyüzüne hakim olma yarışına tanık oluyoruz ama yerin altındaki mazlumların çığlığını duyan yok.

Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Afrika’nın kurak topraklarında her gün yeni bir trajedi yazılıyor. İnsanlık, savaşları kınamakla meşgulken, silah tüccarları daha büyük kazançlar için yeni cepheler açıyor.

Diplomasi, güçlülerin zayıfları hizaya sokma sanatı haline gelmiş durumda. Adalet, yalnızca güçlülerin menfaatlerine hizmet eden bir kelimeye dönüşmüş.

Türkiye, kendi coğrafyasında sağlam durmaya çalışırken, etrafında yanıp kül olan ülkelerin alevleriyle sınanıyor. Komşularının savaşlarının yükünü sırtında taşıyor, sınırlarının ötesinden gelen rüzgarların yönüne göre stratejisini belirlemek zorunda kalıyor. Bir yandan kendi medeniyet mirasını hatırlamaya, diğer yandan modern dünyanın çarkları arasında ezilmemeye çalışıyor.

Batı, insan hakları nutukları atarken, denizlerde boğulan göçmenlere, açlıktan ölen Afrikalılara kör ve sağır. Doğu ise kendi içine kapanmış, kaybolan ruhunu arıyor.

Teknoloji insanı makineleştirirken, insan ruhu giderek mekanikleşiyor. Sanat ve edebiyat, köklerinden koparılıp yalnızca bir tüketim nesnesine indirgeniyor.

Dünya bir yol ayrımında mı, yoksa çoktan yanlış yolda ilerlemeye mi başladı, bilmiyoruz. Fakat bildiğimiz bir şey var; İnsanlığın kurtuluşu yalnızca maddi ilerlemede değil, ahlaki ve manevi diriliştedir.

Eğer ruhumuzu kaybedersek, kazandığımız her şey yalnızca koca bir boşluktan ibaret olacak.

Ve belki de en acısı şu;

Dünya nereye gidiyor sorusunun cevabı, artık kimseyi gerçekten ilgilendirmiyor.