Ortaçağ dinozorları kafa karıştırdı: 1562'de yapılmış tabloda dinozor ne arıyor?
Pieter Bruegel'in 1562'de çizdiği tabloda insanların Sauropodları ve Brachiosaurusları andıran dinozorlara bindiği görülüyor. Bu da komplo teorilerine düşkün insanların kafasını karıştırmaya yetiyor! Peki nedir işin aslı ve o çizimler nereden çıktı?
İnternet üzerinde zaman zaman, insanların eski bir tabloda gördüklerini yorumlayarak zaman yolculuğuna dair kanıt bulduklarına dair paylaşımlarla karşılaşabiliyoruz. Ve "gizem" arayan komplo teorisi düşkünü insanlar işin bilimsel yanndan önce, kurgudaki ilginçliğe kapılabiliyor!
Tablonun Ressamından haberleri yok ama dinozorların keşif tarihini biliyorlar
Ve şimdi buna benzer yeni ve eğlenceli bir durumla karşı karşıyayız. “Peter·Bruce Gale”in 1562 yılında yaptığı bir tablo nedeniyle bazı insanlar, dinozorların 500 yıl önce insanlarla birlikte yaşadığına inanıyor.
Böyle bir gönderide Instagram kullanıcısı historyunreal “Bu Peter Bruce Gale’in 1562’de yaptığı bir tablo... Sözde dinozorlar hakkında herhangi bir şey öğrenmemizden 300 yıl önce” diyor.
Başka hiçbir kanıt bulunmamasına rağmen, pek çok kişi Sauropodları ve Brachiosaurusları at gibi sürerek gezinmemiz tuhaf değil mi?” ve benzeri şekillerde bu tablo hakkında yorum yapıyor.
Öncelikle, bu tablonun çizeri “Peter·Bruce Gale” olmadığı gibi, bu komplo teorisi dışında kendisine dair herhangi bir referans da bulunmuyor.
Bu tablonun (Saul’un İntiharı) sanatçısı Flaman Rönesans sanatçısı Pieter Bruegel.
Tablo İncil'den bir sahneyi betimliyor
Tablo, İncil’de anlatılan, Kral Saul’un Gilboa Dağı’nda Filistinliler tarafından yenilgiye uğratılmasının ardından intihar etmesi olayını resmediyor.
Tablo gerçekten 1562’de çizilmiş ve arka planda, bazı tuhaf küçük yaratıkları süren adamlar gösteriyor. Ancak bunlar dinozor değiller.
Pek çok paylaşımın belirttiği gibi, bu durum, zamanda yolculuk eden dinozorlardan ya da insanların hep dinozorlarla beraber yaşadığının örtbas edilmesinden ziyade, “Pieter’ın hiç deve görmemiş olmasından” kaynaklanıyor.
İncil’de Kral Saul’a atıfta bulunulurken develerden de bahsediliyor ve bu yüzden ressamın muhtemelen develeri onları arka plana dahil etmeye çalıştığı tahmin edilebilir.
Tıpkı Avrupa ortaçağ resimlerinde aslanların ve diğer pek çok egzotik hayvanın kötü bir şekilde çizilmesi gibi, deve çizimleri de oturan model bulunmaması (aynı zamanda yaratıkları görmüş olan sanatçıların üslup seçimlerinden) durumundan etkilenmiştir.
Develerin onları görmeyen ressamlar tarafından çizilen diğer pek çok resmi de garip kanatsız ejderhalardan gizemli uzun boyunlu yaratıklara kadar pek çok farklı canlıya benziyor.