Al Jazeera: ABD ve Batı'nın Ukrayna'ya azalan desteği ve unutulan adam Zelensky
Zelensky, Ukrayna'ya karşı artan ilgisizliği durdurmak için bir şey yapamayacak kadar güçsüz olduğunun farkında. Peki ABD ve Batı'nın azalan ilgisi Zelensky için nasıl sonuçlar doğuracak?
Katar merkezli Al Jazeera'de Batı ülkelerinin Ukrayna azalan desteğinin ve İsrail-Filistin savaşı nedeniyle Ukrayna'nın Rusya ile savaşıın gidişatının nasıl etkilendiğinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
ABD ve Avrupa'nın Ukrayna'ya destek konusunda sınırlarına geldiği belirtilen analizde, sabırlı bir Rusya'nın Ukrayna'ya karşı artık net bir avantaja sahip olduğu belirtildi.
Analizde ayrıca; Zelensky'nin bu ilgisizliğe ve Ukrayna'nın arka sayfalara doğru kayışını durdurmak ya da tersine çevirmek için elle tutulur bir şey yapamayacak kadar güçsüz olduğuna dikkat çekildi.
İşte Al Jazeera'da yayınlanan analiz:
Ukrayna Devlet Başkanı'nın giderek kayan yıldızı, Rusya'nın işgal girişimi ikinci yılına yaklaşırken parıltısını giderek daha fazla kaybediyor.
Savaş, Zelensky için giderek daha ağır aksak bir çıkmaza dönüştü. Övgüyle bahsedilen Ukrayna karşı taarruzu durdu ve vaat edilen "ilerleme" artık çok zor görünüyor.
Ölümcül, karşılıklı atışmalar rutin hale geldi ve öfkenin yerini soğukkanlılık aldı. Nasıl tanımlanırsa tanımlansın, Ukrayna için "zafer", artık stratejik ve hatta akla gelebilecek sınırların çok ötesinde.
Görünen o ki dünya Ukrayna'dan bıkmış durumda. Bir zamanlar Zelenskiy'nin cesaretini ve Ukrayna'nın direnişini övgüyle anlatan manşetler, artık konuyu da büyük ölçüde terk etmiş durumda.
Zelenskiy'nin alamet-i farikası olan yeşil kazağını giyerek muzip, alışılmışın dışında bir savaşçı ve kurtarıcı olarak yüceltildiği ABD Kongresi veya parlamentolarına hitap etme davetleri de artık yok.
Ukrayna'nın "cesur" ve "haklı" mücadelesiyle dayanışmak için yapılan kitlesel gösteriler aylar önce ortadan kayboldu.
Ukrayna, dünya için artık acil ve sempatik bir "haber" değil.
Geçtiğimiz günlerde Politico,"ABD'nin Ukrayna stratejisi, yolsuzluğu gerçek tehdit olarak görüyor" şeklinde bir analiz yayınladı.
Analizin detaylarında, ABD Başkanı Joe Biden'ın Ukrayna'ya yönelik sarsılmaz sevgi ve desteğinin azalmaya başladığı belirtildi.
Politico;
"Biden yönetimi, Ukrayna'daki yolsuzluk nedeniyle kamuoyuna açıkladığından çok daha fazla endişe duyuyor. Yolsuzluklar, Batılı müttefiklerin Ukrayna'nın Rusya'nın işgaline karşı mücadelesini terk etmesine neden olabilir.”
ifadeleri kullanıldı.
Zelensky için büyük sorun
Zelensky'nin Avrupa ve Washington'daki dostları, hızla savaşa olan ilgilerini kaybediyorlar. Zira onların "sağlam iradesi" yavaş ama emin adımlarla yerini boyun eğmeye bırakıyor.
"İrade" buharlaştığında, kaçınılmaz olarak askeri ve maddi destek de buharlaşıyor.
Zelensky'nin savaş konusunda sabırlı Putin'i ve onun emperyal planlarını engellemek için çok paraya ihtiyacı var. Şimdiden milyarlarca dolar harcandı. Ancak Kongre ve Avrupa Birliği'nin Ukrayna'nın kumbarası gibi davranmaya devam etmesi ihtimali giderek azalıyor ve kıta çapındaki kasalar hızla boşalıyor.
Beyaz Saray Yönetim ve Bütçe Ofisi Direktörü konu ile ilgili yaptığı değerlendirmede;
"Açık olmak istiyorum: Kongre'nin harekete geçmemesi halinde Ukrayna'nın ihtiyaçlarını karşılayacak sihirli bir fon kaynağı yok. Paramız tükendi ve neredeyse zamanımız da tükenmek üzere."
ifadelerini kullandı.
Panik havasındaki bu açıklama da, kışın çamuruna saplanmış bir savaşı finanse etmekten çekinen isteksiz Avrupalı ve Amerikalı kanun yapıcıları harekete geçirmekte bugüne kadar başarısız oldu.
Bir bataklık ve bir çıkmaz sokak
Yine de Ukrayna Dışişleri Bakanı geçtiğimiz günlerde Brüksel'de toplanan diplomatlara Ukrayna'nın "geri adım atmayacağı" konusunda güvence verdi.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dimitro Kuleba yaptığı açıklamada;
"Savaşmaya devam etmek zorundayız. Ukrayna geri adım atmayacak. Burada söz konusu olan sadece Ukrayna'nın güvenliği değil, tüm Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliği ve emniyetidir."
ifadelerini kullandı.
Ancak Ukrayna'nın bu kararlı tutumuna rağmen, ufukta daha büyük bir tehdit beliriyor. Donald Trump'ın seçilme ihtimali, Zelensky'nin zihninde ağır, önsezili bir albatros gibi ağırlık yapıyor.
Trump'ın Oval Ofis'e olası dönüşü, savaş ve Zelensky'nin kariyeri de dahil olmak üzere pek çok şeyin aniden sona ermesi anlamına gelebilir.
Bu arada, İsrail-Filistin arasındaki savaş da Zelensky'e ve sönmekte olan davasına olan desteği azaltıyor. Zelensky, Ukrayna'nın ilgisizliğe ve arka sayfalara doğru kayışını durdurmak ya da tersine çevirmek için elle tutulur bir şey yapamayacak kadar güçsüz olduğunun da farkında.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in "rotadan ayrılmayın" çağrısı da bundan kaynaklanıyor.
Gazze'yi saran ölümcül saldırganlık, Rusya'nın "saldırganlığına" karşı çıkan ancak İsrail'in insanlık dışı ve zalimce tutumunu savunan Biden ve arkadaşlarının sahtekarlığını ve ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya koymuştur.
Uluslararası hukuk ve insan hakları sözleşmelerini savunmalarının kullanışlı bir sahtekarlık olduğu ortaya çıktı.
Sonuç olarak Ukrayna'nın kaderi de dünyanın büyük bir kısmının bilincinden silinip gitti. Tıpkı Filistinlilerin makus kaderi gibi. Onlar da, Ukraynalıları da terk edecek olan aynı acımasız güçler tarafından terk edilmişlerdi.