Almanya’da yükselişteki aşırı sağcı parti AfD'nin yasaklanması talep edildi

Almanya’da son aylarda yapılan kamuoyu anketlerinde desteğini arttıran göçmen karşıtı Almanya için Alternatif Partisi'nin (AfD) yasaklanması tartışmaları yeniden alevlendi.

1. resim

Muhalefetteki Hristiyan Demokrat Birliği Partisi'nin (CDU) "Hristiyan İşçiler" adlı kanadı, AfD'nin yasaklanması çağrısında bulundu.

CDU içinde büyük ağırlığı bulunan grup tarafından yapılan çağrıda, AfD'nin "Almanya'da demokrasi için tehlike olduğu" savunularak, partinin Hitler döneminde nasyonal sosyalist NSDAP partisi gibi demokrasiyi kullanarak iktidarı ele geçirmek istediği öne sürüldü.

Açıklamada, "Tarihin tekerrür etmesine izin verilmemelidir" denilirken, AfD’nin gelecek yıl eyalet seçimlerinde iktidara gelmesini engellemek için yasaklama sürecinin başlatılması talep edildi.

Daha önce de, AfD’nin yükselişinin nasıl engelleneceği yönünde tartışmalara katılan Yeşiller Eş Başkanı Ricarda Lang, partinin yasaklanmasını isteyerek, "AfD, aşırı sağcıların parlamentodaki siyasi kolu. Bu nedenle parti yasağı ciddi bir biçimde gözden geçirilip incelenmelidir. AfD yasağı tabu olmamalıdır" demişti.

Yapılan kamuoyu yoklamalarına göre, AfD’nin oy oranının yüzde 35’lerde olduğu Thüringen eyaletinin İçişleri Bakanı Georg Maier de AfD’nin yasaklanmasını istedi.

Bunun için yeterli gerekçeler bulunduğunu savunan Maier, "AfD anayasa düşmanı bir partidir. AfD, bizim özgürlükçü, demokratik temel ilkelerimizi devre dışı bırakmak istiyor" şeklinde görüş belirtti.

"AfD, demokratik düzeni ortadan kaldırmaya çalışıyor"

2013 yılında kurulan ve hem federal düzeyde hem de 16 eyalet meclisinde temsil edilen AfD’nin yasaklanması talepleri sıklıkla gündeme geliyor.

Ancak çok sayıda siyasetçi ve hukuk uzmanı, yasağının işe yaramayacağını belirterek, parti yasaklansa bile aynı kişilerin başka bir isim altında yeniden bir araya geleceklerine işaret ediyor.

Almanya İnsan Hakları Enstitüsü (DIMR) ise, bu yıl yaz aylarında yayınladığı bir raporda, AfD'nin yasaklanması için koşulların oluştuğu değerlendirmesinde bulundu.

Enstitü tarafından Alman hükümetine sunulan raporda, AfD’nin özgür demokratik temel düzeni ortadan kaldırma hedefine ulaşmak için sadece planlı bir şekilde ilerlemediği, Anayasa’ya aykırı fikirlerini yayması ve bunlarla bağlantılı hedeflerini yakalayabilmesini mümkün kılan somut göstergelerin bulunduğu aktarıldı.

Almanya’da parti yasaklamak kolay değil

Almanya’da parti yasaklamak çok zor bir hukuki süreçi beraberinde getiriyor. Ülkede şimdiye kadar Anayasa Mahkemesi tarafından, ilki 1952'de nasyonal sosyalist Reich Partisi (SRP), ikincisi 1956 yılında Almanya Komünist Partisi (KPD) olmak üzere iki parti kapatıldı.

Anayasaya göre ırkçılık ve yabancı karşıtlığı gibi gerekçeler parti kapatılması için yeterli görülmüyor. Anayasa'nın 21'inci maddesinde, "Bir partinin hedefleri ve partiye mensup olan kişilerin davranış ve eylemleri, özgürlükçü-demokratik düzeni yok etmeyi amaçlıyorsa, devletin varlığını tehlikeye sokup anayasaya aykırı eylemlerde bulunuyorsa mahkeme parti kapatabilir" ifadesi yer alıyor.

Ancak bunun ispatlanması için çok sayıda somut delil gerekiyor. Nitekim Almanya Anayasa Mahkemesi, istihbarat raporlarında "Neonazi ve Türk düşmanı" olarak da tanımlanan Nasyonal Demokrat Parti’nin (NPD) kapatılmaması yönünde karar vermişti.

2017’de Anayasa Mahkemesi karara gerekçe olarak, partinin "Nasyonalsosyalizm ile düşünsel yakınlık içinde ve Anayasa’ya aykırı hedefleri bulunsa da, şu anda amaçlarını başarıya ulaştırmasının mümkün olmamasını ve demokratik sistemi yıkabilecek yönde somut göstergelerin de bulunmamasını" gösterdi.

Karar NPD ve bezeri partilerin ifade özgürlüğü kalkanının ardına sığınıp, nefret ve ırkçılığı körükleyebilecekleri şeklinde yorumlanırken, Federal Meclis Anayasa’da bir değişiklik yaparak, yasaklanmadığı halde NPD’ye partilere seçim döneminde verilen mali desteği kesti.

Seçim anketlerinde AfD'ye destek yüzde 22

Bu yıl Ağustos ayında yapılan bir kamuoyu araştırmasında, Almanya halkının AfD’nin yasaklanması konusunda kararsız olduğu ortaya çıkmıştı.

Araştırmada, halkın yüzde 47’sinin AfD’nin yasaklanmasından, yüzde 47’sinin ise yasaklanmamasından yana olduğu, yüzde 6’sının ise somut bir görüşe sahip olmadığı belirlendi.

2021'de yapılan genel seçimlerde yüzde 10,3 oy alan AfD, güncel seçim anketlerinde yüzde 22 oya sahip görünüyor.

Tartışma