Arab News: Reisi sonrası Türkiye-İran ilişkileri ve bölgesel beklentiler

İran'ın Türk İHA'sı Bayraktar Akıncı ile ilgili tavrı, “zayıflık göstermekten kaçınma eğilimi” ile örtüşüyor. Reisi sonrası dönemde Türkiye ve İran ilişkilerinde neler bekleniyor?

1. resim

Suudi Arabistan merkezli Arab News'de, İran Cumhurbaşkanı Reisi'nin ölümünün ardından Türkiye-İran ilişklilerinin geleceğinin ve bu ilişkilerin bölgesel etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Ankara ve Tahran arasındaki ilişkilerin her zaman karmaşık ve çok boyutlu olduğuna dikakt çekilen analizde, bölgesel meseleler sözkonusu olduğunda ise iki ülkenin diplomatik ilişkilerini üst düzeye çıkarabildiklerine dikkat çekildi.

Analizde ayrıca; kaza sonrası Reisi'nin yerini tespit eden Türkiye'nin Akıncı insansız hava aracı ile ilgili İran'ın yaptığı çelişkili açıklamalar, “İran'ın zayıflık göstermekten kaçınma eğilimi” olarak nitelendirildi.

İşte Arab News'de yayınlanan analiz:

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve aralarında Dışişleri Bakanı Hüseyin Amirnahyan'ın da bulunduğu yedi kişinin geçtiğimiz Pazar günü bir helikopter kazasında hayatını kaybetmesi diğer pek çok ülke gibi Türkiye'yi de şaşırttı

Reisi'nin ölümü bölgede, özellikle de Gazze'de devam eden çatışmaların ortasında kritik bir döneme denk geldi.

Türkiye, hayatını kaybeden İranlı yetkililer için bir günlük ulusal yas ilan ederken, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da Reisi'nin İran'da gerçekleşen cenaze törenine katıldı.

Ancak diğer yabancı devlet adamlarının aksine İranlı yetkililerle bir araya gelmediler ve cenaze töreninin ardından ülkelerine döndüler.

Kazanın hemen ardından Türkiye, arama çalışmalarına destek olmak üzere bir Bayraktar Akıncı insansız hava aracını arama çalışmaları için bölgeye gönderdi. Türkiye, Akıncı insansız hava aracının kaza yerini tespit ettiğini açıkladı.

Ancak bu açıklamadan birkaç gün sonra İran İslam Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri ve Genelkurmay Başkanlığı, Türkiye'nin insansız hava aracının kaza yerinin bulunmasında oynadığı rolü inkar etti ve ve bunun yerine kendi insansız hava araçlarının performansını vurguladı.

İran'ın başlangıçta sadece Türkiye'den kurtarma yardımı istediği ve Rusya'ya bile başvurmadığı düşünüldüğünde bu açıklama dikkat çekiciydi.

Peki pazartesiden çarşambaya İran'ın böyle bir açıklama yapmasına neden olan ne olmuştu?

Her şeyden önce bu açıklama İran'ın zayıflık göstermekten kaçınma eğilimiyle örtüşüyor.

Bu da iki komşu ülke arasında tarihsel olarak yakın ancak karmaşık, işbirliği ve rekabet unsurları içeren ilişkilere işaret ediyor.

Türkiye-İran ilişkileri nasıl şekillenecek?

Ocak ayında Reisi, İran'ın dışişleri, enerji ve içişleri bakanlarının da yer aldığı geniş bir heyetle 2021'de göreve gelmesinden bu yana ilk kez Ankara'yı ziyaret etmişti. Gazze'deki savaşın hızla tırmanması ve Ocak ayının başlarında İran'da 89 kişinin ölümüne neden olan bombalı saldırı nedeniyle ziyareti iki kez ertelenmişti.

Ziyaret, hem Tahran'ın hem de Ankara'nın Filistin davasını desteklediği İsrail-Gazze savaşının arka planında artan bölgesel gerilimlerin ortasında gerçekleşmişti.

Ziyaret aynı zamanda tarihsel olarak yakın ancak huzursuz komşular arasındaki çok sayıda sorunu çözmeyi amaçlıyordu. Zira; Ankara ve Tahran arasındaki ilişkiler her zaman karmaşık ve çok boyutlu olmuştur. Ziyaret sırasında iki taraf arasında çeşitli anlaşmalar imzalandı.

İki ülke aynı bölgesel tehditlerle karşı karşıya kaldıklarında işbirliğine öncelik verirler. Ancak durum böyle olmadığında tipik olarak rekabetçi bir dinamik ortaya çıkar.

Her ne kadar savaş ilan etmeye hiç yaklaşmamış olsalar da, daha geniş bölgesel jeopolitik manzaradaki değişiklikler, büyük ölçüde güvenlik kaygılarından kaynaklanan rekabetlerini her zaman artırdı.

Şu anda şüphesiz, Reisi'nin ölümünün bölgesel dinamikleri ve İran'ın diğer devletlerle ilişkilerini nasıl etkileyeceği tartışılıyor.

Türkiye ile ilişkilerde ise radikal ya da makro bir değişiklik olması beklenmiyor. Zira iki ülke, çıkarları zaman zaman farklılaşsa da diplomasiyi her zaman sürdürmeyi başarıyor.

Reisi cumhurbaşkanlığı döneminde Türkiye de dahil olmak üzere komşu ülkelerle iyi ilişkilere vurgu yapmış ve selefi Hasan Ruhani'yi bunu yapmadığı için eleştirmişti. Reisi bölgede İran'ın tüm komşularını kapsayan bir tür güvenlik merkezi oluşturmak istiyordu. Hatta Suudi Arabistan ile uzlaşmak da bu politikanın bir parçasıydı.

Dolayısıyla Reisi'nin ölümü İran-Türkiye ilişkilerini etkileme potansiyeline sahip olsa da iki ülke arasındaki karmaşık dinamikleri şekillendiren pek çok faktörden sadece biri.

Reisi'nin ölümünün Türkiye ile ilişkileri ne ölçüde etkileyeceği büyük ölçüde yeni göreve gelecek halefinin politika ve tutumunun yanı sıra bölgedeki daha geniş jeopolitik gelişmelere de bağlı olacak.

Kaynaklar

Tartışma