Azerbaycan ile Ermenistan arasında arabulucuya ihtiyaç var mı?
Azerbaycan ve Ermenistan, barış anlaşmasını ortak bir dil geliştirerek arabulucular olmadan imzalayabilir. Bakü'den bakıldığında, Erivan'ın barış anlaşması imzalamaya hazır olduğu görülüyor.
Azerbaycan'ın bu yılın eylül ayında gerçekleştirdiği 23 saatlik terörle mücadele operasyonu sonucunda Azerbaycan bayrağı Hankendi şehrinde göndere çekildi. Böylece Azerbaycan egemenliğini tamamen yeniden tesis etmiş oldu.
30 yıllık işgale kendi gücüyle son veren Bakü'nün temel hedefi, bölgede barış ve istikrarın sağlanması. İstikrarın sürdürülebilirliği ise Azerbaycan ile Ermenistan arasında kalıcı barış anlaşmasının imzalanmasına bağlı çünkü barış anlaşması olmadan ekonomik projelerin hayata geçirilmesi imkansız görünüyor.
Ermenistan yeni gerçekleri zaten anlıyor ve kabul ediyor. Azerbaycan ve Ermenistan hükümetlerinin yakın tarihli ortak açıklaması da Ermenistan'ın bir barış anlaşması imzalamaya istekli olduğunu doğruluyor.
Peki, taraflar birbirini anlayabiliyorken görüşmelerin bu aşamasında arabuluculara ihtiyaç var mı? Konuyu gdh'a değerlendiren Azerbaycanlı siyasiler, arabulucuların gönülsüz faaliyetlerinden bıktıklarını ifade etti.
Azerbaycan Sosyal Araştırmalar Merkezi Başkan Yardımcısı Tahira Allahyarova, hem işgal sırasında hem de savaş sonrasında arabulucuların çifte standartla masaya oturduğunu söylüyor.
Arabuluculuğun manevi bir hakkı olmalı. Hem işgal sırasında hem de savaş sonrasında arabulucuların eylemlerini daha doğru yorumlayabiliriz. Azerbaycan'a yaklaşım, her zaman farklı olmuştur. Hem Avrupa Parlamentosu milletvekilleri hem de ABD Senatosu, Ermeni lobisinin etkisi altında. Lobinin etkisiyle arabuluculuk yapmak isteyenlerden ne bekleyebiliriz? Azerbaycan ve Ermenistan'ın birlikte barışa ulaşabileceğini düşünüyorum. Ermenistan Başbakanı'nın son adımları bize güven veriyor. Ermenistan da şunu anlamalı ki, bölgeden binlerce kilometre uzaklıktaki ülkelere güvenmek yerine ortak bir dil bulup anlaşmalıyız.
Diğer taraftan hem AB diplomatlarının hem de ABD'li yetkililerin Azerbaycan ile ilişkilerinde keskin söylemlere tanık oluyoruz. Azerbaycanlı siyaset bilimci Dr. Aziz Alibyli, Bakü'ye yönelik muhalefetin temel nedeninin Batılı ülkelerdeki seçim süreçleri ile ilişkili olduğuna inanıyor.
Gelecek yıl ABD'de başkanlık seçimleri var. AB'de de seçimler var. Seçimler sırasında Azerbaycan'la ilişkilerde gerginliklere tanık oluyoruz. Nedeni çok basit: Ermeni lobisi. Birçok yabancı siyasetçi, kirli paralarla lobi tarafından finanse ediliyor. Lobi de Azerbaycan'la ilişkilerini sıfıra indirmek için para verdikleri insanlara baskı yapıyor. İkinci nokta Güney Kafkasya'dan Rusya'ya başka bir cephe açılması ama Bakü, birçok planı bozdu. Dengeli bir politika yürütüyoruz. Seçimden önce Rusya'ya karşı bir faaliyetin olması gerektiğini düşünmüyorum. Gerçek şu ki Ukrayna'da durum değişti ve Batı kaybediyor.
Azerbaycan Milletvekili Elşad Mirbaşiroğlu ise arabulucuya ihtiyaç olmayan bir dil geliştirmenin mümkün olduğuna dikkat çekti.
AB'nin Azerbaycan enerji piyasasına ihtiyacı var. Ancak bundan sonra Azerbaycan ile AB arasındaki ilişkiler doğrudan AB'nin Azerbaycan - Ermenistan ilişkilerinin normalleşme sürecinde alacağı pozisyona bağlı. Aksi takdirde süreç gerek AB gerekse de ABD için fiyaskoyla sonuçlanacaktır.
Milletvekili Arzu Nagiyev de arabulucular olmadan barışa ulaşmanın gerçekçi göründüğüne inanıyor. Nagiyev'e göre, barış anlaşmasının hangi ülkede imzalanacağı Azerbaycan için ciddi bir mesele değil.
Arabulucu olmadan da konuşabileceğimizi gösterdik. Müzakerelerin tarafsız ülkelerde devam edebileceğini düşünüyorum. Esas mesele, Azerbaycan ve Ermenistan'ın ortak paydada buluşması. Barış maddelerini kabul etmeleri gerekiyor. Bundan sonraki mesele hangi ülkede barışın imzalanacağı. Bu artık o kadar da önemli değil. Önemli olan imzalar atılana kadar birlikte fikir alışverişinde bulunmak.