Başbakan Adnan Menderes 63 sene önce bugün idam edildi
Türkiye demokrasisi için unutulmaz bir kara leke olarak tarihe geçen Başbakan Adnan Menderes’in 17 Eylül 1961'de idam edilmesinin üzerinden 63 yıl geçti. Menderes’in yaşamı, başarıları ve demokrasi uğruna verdiği mücadele, aradan geçen onca yıla rağmen hala canlı bir şekilde hatırlanıyor.
Menderes ailesi
1899 yılında Aydın'da doğan Adnan Menderes, annesi Tevhide Hanım ve babası Ethem Bey'i verem hastalığından kaybetti.
Genç yaşta dedesi Hacı Ali Paşazade’den miras kalan Çakırbeyli Çiftliği’ni devralan Menderes, köylülerin kullandığı toprakları 1932'de tapu terki yoluyla onlara bırakmış, böylece adil bir yönetici olduğunu erken yaşta göstermiştir.
Demokrat Parti’nin yükselişi
Menderes, siyasi kariyerine Serbest Cumhuriyet Fırkası'nda başladı, ancak fırkanın kapanmasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) katıldı.
1946’da Celal Bayar, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan ile birlikte Demokrat Parti’yi (DP) kurdu. DP, özellikle 1950 seçimlerinde büyük bir zafer kazanarak halkın geniş desteğini aldı.
Menderes, DP’nin zaferini “14 Mayıs, Türk demokrasisinin zafer günü olarak her zaman anılacaktır” sözleriyle kutladı.
1954 seçimlerinde büyük başarı kazandı
1954 seçimlerinde de büyük bir zafer kazanan Menderes, %56 oy oranıyla Türkiye'nin o güne kadarki en yüksek seçim başarısına imza attı.
Menderes döneminde Türkiye, ekonomik kalkınma hamleleriyle büyüme kaydetti. Serbest piyasa ekonomisine geçiş hızlandırıldı, tarımda makineleşme teşvik edildi.
Marshall Planı kapsamında ekonomik teşvikle Türk sanayisinde büyük bir atılım gerçekleştirildi.
Dini hassasiyetlere saygı duydu
Başbakanlık döneminde Menderes, halkın dini özgürlükler konusundaki taleplerine kulak verdi. 1932’den beri uygulanan Arapça ezan yasağını kaldırması, bu yöndeki en önemli adımlarından biri oldu.
Eğitim alanında ise, velilerin talebi doğrultusunda din dersleri yeniden müfredata dahil edildi.
Dış politika ve Nato'ya katılma
Adnan Menderes'in dış politikadaki önemli hamlelerinden biri de Kore Savaşı'na asker göndermesi oldu.
Başbakan Menderes'in bu hamlesi, Türkiye’nin 1952 yılında NATO'ya kabul edilmesinde etkili oldu.
1960 Darbesi ve Yassıada Yargılamaları
27 Mayıs 1960’ta, Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bir grup subay darbe yaparak yönetime el koydu. Menderes, gözaltına alınarak Yassıada’da hapsedildi. Burada aylarca süren adil olmayan yargılamalar sonunda, 15 Eylül 1961'de idam cezasına çarptırıldı.
17 Eylül'de idam edildi. Bu karar, Menderes’in demokrasi mücadelesine trajik bir son noktayı koydu.
1990 yılında TBMM tarafından kabul edilen bir kanunla Menderes ve idam edilen arkadaşlarının itibarları iade edildi. Aynı yıl, devlet töreniyle Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu'nun naaşları İstanbul'da anıt mezara defnedildi.
Demokrasi Şehidi Menderes
Adnan Menderes, Türk siyasi tarihine “demokrasi şehidi” olarak geçti. Halkın sevgisini kazanan, güçlü bir Türkiye hayaliyle yürüdüğü bu yolda, Türk demokrasisi için önemli bir figür olmayı başardı.
Siyasette bıraktığı iz, bugün bile Türkiye'nin demokrasi yolculuğunda ders niteliğinde bir miras olarak duruyor.