Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde gözümüz yok
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde gözümüz olmadığı gibi, habis niyetlilere verecek tek karış toprağımız da yoktur, olmayacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakü'de düzenlenen TEKNOFEST Azerbaycan'ın Seçkin Gözlemci Günü'nde yaptığı konuşmada, can Azerbaycan'ın Bağımsızlık Günü'nde katılımcılarla beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyduğunu dile getirdi. Bağımsızlığın nasıl kazanıldığını, ne kadar değerli olduğunu çok iyi bilen bir milletin evladı olarak Azerbaycan'ın Bağımsızlık Günü'nü tebrik eden Erdoğan, "İstiklal ve istikbal yolunda verdiğimiz şanlı mücadeleleri, şehadetleriyle taçlandıran kahramanlarımızı rahmet ve hürmetle yad ediyorum. Rabb'im aziz şehitlerimizin ruhlarını şad, mekanlarını cennet eylesin. Rabb'im bizleri de şehitlerimizin kutlu ve mübarek yolundan ayırmasın." dedi.
İki hafta önce Rize-Artvin Havalimanı'nın açılışını Aliyev ile birlikte gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erdoğan, bugün ise Bakü'de bir başka tarihi buluşmaya yine birlikte imza attıklarını ifade etti. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in şahsında can Azerbaycan'ın mümtaz halkına samimi misafirperverlikleri için teşekkür eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Hazar'ın incisi Bakü'de bir millet, iki devlet, tek festival şiarıyla dünyanın en gözde Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST'i gerçekleştiriyoruz. Aziz Sancar hocamıza bu gurur günümüzde heyecanımızı paylaştığı için yine şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Rüzgarların şehri güzel Bakü'den Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu'nun Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte mücadele ettiği toprakların her karışına, Natavan'ın gazelinin işitildiği ovalara, şehidimiz Hüdayar kardeşimizin türkü söylediği diyarlara, Gence'ye, Şuşa'ya, Fuzuli'ye, Laçin'e, Azerbaycan'ın her bölgesine selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Bugün bir kez daha burada vücut bulan ebedi ve ezeli kardeşliğimizi Rabb'im daim eylesin."
Bu yıl iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden tesisinin 30. yıldönümünü büyük bir gururla idrak ettiklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ortak tarihimizden aldığımız ilhamla aramızdaki dostluk ve muhabbeti daha da sağlamlaştırıyor, birlik ve beraberliğimizi daha da perçinliyoruz. Her ne kadar diplomatik münasebetlerimiz 30 sene önce kurulmuş olsa da kader birliğimiz tarihin derinliklerine kadar uzanmaktadır. 1915'te Çanakkale'de, 1918'de Gence'de, Bakü'de ve Azerbaycan'ın diğer bölgelerinde yüreklerimiz ve bileklerimiz ortak mücadelemizde tekrar beraber olmuştur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki muhabbetin gücünü merhum şair Bahtiyar Vahapzade'nin "Bir ananın iki oğlu. Bir ağacın iki kolu. O da ulu, bu da ulu. Azerbaycan-Türkiye. Dinimiz bir, dilimiz bir. Ayımız bir, yılımız bir. Aşkımız bir, yolumuz bir. Azerbaycan-Türkiye" dizeleriyle ifade etmek istediğini söyledi.
"Bizler melali de sevinci de bir olan, sözde değil, özde kardeş olan iki devletiz, iki halkız." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Göklerde nazlı nazlı dalgalanan hilallerimiz gibi bizler aynı inancı paylaşan asil bir milletin mensuplarıyız. Tıpkı Anadolu gibi, burası bizim de toprağımızdır. Tıpkı Türkiye gibi, burası bizim de vatanımızdır. Tıpkı doğduğumuz yerler gibi, burası bizim de öz yurdumuzdur. Aynı şekilde Türkiye'nin her bir karışı da sizlerin vatanıdır, yurdudur. Türk milletinin kalbindeki Azerbaycan sevdasını kim söküp atabilir? Kardeşler arasına kim mesafe koyabilir? İki kardeşi hangi hudut ayırabilir? Gönüllerimiz arasına kim sınır çizebilir? 'Ellerin yurdunda çiçek açarken bizim ile kar geliyor gardaşım. Bu hududu kimler çizmiş gönlüme? Dar geliyor, dar geliyor gardaşım.' Evet biz gönüllerimize çizilen hudutları yıkarak, bugün burada birlikteyiz. Batıdan doğuya kadar nerede bir gardaşımız varsa orası bizim evimizdir, yurdumuzdur, gönül coğrafyamızın ayrılmaz bir parçasıdır."
"Geniş bir yelpazede güçlü işbirlikleri kurduk"
Türkiye-Azerbaycan olarak bu anlayışla ilişkileri önce stratejik ortaklığa, geçen yıl da Şuşa Beyannamesi'yle "stratejik müttefikliğe çıkardıklarına dikkati çeken Erdoğan, enerjiden kültüre, savunmadan ticari, ekonomik ve beşeri münasebetlere uzanan geniş bir yelpazede güçlü işbirlikleri kurduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Burada Selçuk kardeşime, ağabeyine, Bayraktar ailesine, özellikle bu Akıncı, zirve noktasında olan bir SİHA. İstanbul'dan buraya non-stop uçmak suretiyle o da bir rekora imza attı. Tabii çok daha farklı gelişmeler inşallah olacak. Bunları da yaşayacağız. Bunları da inşallah göreceğiz. İlham kardeşimin de eşsiz katkılarıyla ikili ilişkilerimizi sadece bölgeye değil, tüm dünyaya örnek olacak bir seviyeye taşıdık. İstikbalimizin teminatı olan gelecek nesillerin ülkelerimiz arasında her alandaki örnek iş birliğini daha da ileri götüreceğine inanıyorum." diye konuştu.
"Azerbaycan, Karabağ deyince yüreğinde fırtınalar kopan 85 milyonun selamını getirdim"
Bu ziyaretin Azerbaycan'ın kadim şehri Şuşa yılında gerçekleşiyor olmasının da ayrıca anlamlı olduğunun altını çizen Erdoğan, "Sizlerden aziz şehitlerimizin şanlı mirasına gerektiğinde canınız pahasına sahip çıkmanızı bekliyorum." dedi.
Gençlere, "Bugün buraya aramızdaki muhabbetin nişanesi olarak geniş bir heyetle geldim." diye seslenen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Her birinize kalbi sizinle çarpan gençlerimizin selamını getirdim. Sizlere can Azerbaycan deyince, Karabağ deyince yüreğinde fırtınalar kopan 85 milyonun selamını getirdim. Sizlere ellerini semaya her açtığında Azerbaycan'ın huzuru ve esenliği için dua eden Türkiye'deki kardeşlerimizin selamını getirdim. Sizlere Azerbaycan türküleriyle sevinen, Azerbaycan ağıtlarıyla hüzünlenen milyonlarca dostunuzun, kardeşinizin selamını getirdim. Sizlere bölgesinde istikrar abidesi olarak yükselen Azerbaycan'la birlikte dayanışmamızın özellikle ifadesi olan şu canlı toplulukla birlikte geleceğe zafer dolu, heyecanla, coşkuyla yürümenin anlam ve manasını getirdim."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, karşılaştığı onca haksızlığa, hukuksuzluğa rağmen, diplomaside, ekonomide, kültürde destan yazan Azerbaycan'la iftihar ettiklerini vurgulayarak "Kardeşim İlham Aliyev'in dirayetli liderliğinde can Azerbaycan'ın emin adımlarla aydınlık bir geleceğe yürüdüğünü memnuniyetle görüyoruz." dedi.
"Biz baskıyla, tehditle korkutulanlardan olmadık, asla olmayacağız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycanlılara, bu sene doğumunun 130. seneyi devriyesinde rahmetle andığı Azerbaycan'ın milli şairi Ahmet Cevad'ın, "Men Türk evladıyam, derin aklım, zekam var. Ne vahtacan çiynimizde gezecekdir yağılar? Ne kadar ki hakimlik var, mehkumluk var, men varam. Zülme garşı isyankaram, ezilsem de susmaram." sözleriyle seslenmek istediğini belirtti.
Erdoğan, haksızlık karşısında susanlardan olmadıklarını ve olmayacaklarını dile getirerek şunları kaydetti:
"Bu vesileyle Haydar Baba'mızı da rahmetle yad ediyorum. Mekanı cennet olsun. Biz baskıyla tehditle korkutulanlardan olmadık, asla olmayacağız. İşgale ve haksızlığa karşı her ortamda doğru olanı söylemekten meşru davamızı savunmaktan geri durmadık, durmayacağız. Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde gözümüz olmadığı gibi, habis niyetlilere verecek tek karış toprağımız da yoktur, olmayacaktır çünkü biz tesadüflerin bir araya getirdiği insanlar değil, tarihiyle, kültürüyle, medeniyet değerleriyle büyük bir milletin evlatlarıyız. Nerede bir zulüm varsa, hukuksuzluk varsa, adaletsizlik varsa, sesini yükselten, tüm hücreleriyle karşı çıkan yürekli bir milletin mensuplarıyız. Karabağ Zaferi milletimizin kahramanlık destanlarının en son örneğidir. Aziz kardeşim Muzaffer Ali Başkumandan Sayın Aliyev'in kararlı duruşu sayesinde Karabağ 30 yıl sonra esaretten kurtulmuştur."
44 günlük vatan muharebesinin akıl, teknoloji ve cesaret bir araya geldiğinde neler yapılabileceğini tüm dünyaya gösterdiğinin altını çizen Erdoğan, bu süreçte Azerbaycan ile paylaştıkları savunma sanayi ürünlerinin başarısına bütün dünyanın şahit olduğunu söyledi.
Erdoğan, savunma sanayi ürünlerinde geldikleri yerin önemli olduğunu ancak henüz önlerinde katedilecek çok mesafe bulunduğunu belirterek, her hususta olduğu gibi savunma sanayinde de gençlerin birikimine, enerjisine, azmine, gayretine güvendiklerini, TEKNOFEST'in de bu güvenin sembolü bir etkinlik olduğunu kaydetti.
"Azerbaycan gençliğinin yeteneklerini sergilemesi için burası önemli bir platform"
TEKNOFEST'i yurt dışında ilk defa can Azerbaycan'da düzenlemenin heyecanı ve haklı gururunu paylaştıklarını dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Azerbaycan gençliğinin becerilerini, yeteneklerini sergilemesi ve geliştirmesi için burası önemli bir platform özelliği taşıyor. TEKNOFEST yarışmalarında çalışmalarıyla dereceye giren siz gençlerimiz yarının insansız hava araçlarını, yapay zekalarını, dijital teknolojilerini üreten ve geliştiren bilim insanları olacaksınız. Azerbaycan'la birlikte daha nice projelerde gençlerimize yeni ufuklar açmayı ve milli teknoloji hamlemizi birlikte gerçekleştirmeyi sürdüreceğiz. TEKNOFEST Azerbaycan'da, Türk Devletleri Teşkilatı'ndan davetli misafirlerimizin de yer alması bahtiyarlığımı daha da artırıyor. Türk dünyasının, en yeni teknolojileri üretecek genç nesillerle çığır açacak atılımlar gerçekleştireceğine yürekten inanıyorum. TEKNOFEST kuşağı, bugüne kadar Türkiye'de son derece güzel projelere imza attı. Azerbaycan'da da aynı başarıyı yakalayacağımızdan şüphe duymuyorum. Türk Devletleri Teşkilatı'nın da bu tür platformlarda temelleri atılacak yeni ve daha büyük iş birlikleriyle ortak geleceğimizde daha etkin bir konuma erişeceğine inanıyorum."
"Vakit artık bu topraklarda başarı, barış ve kalkınma hikayesi yazmanın vaktidir"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şuşa Beyannamesi'nde belirttikleri üzere, savunma sanayi alanında ortak araştırma ve üretim faaliyetleri gerçekleştirilmesi yönünde gayretlerin kararlılıkla sürdüğünün altını çizdi.
Her alanda olduğu gibi uzay ve havacılık alanında Azerbaycan ile yakın iş birliği içinde olacaklarını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Türk Devletleri Teşkilatı kapsamında kardeş ülkelerimizdeki uzay ajansları ve ilgili makamlar bir araya geliyorlar. Vakit artık bu topraklarda başarı, barış ve kalkınma hikayesi yazmanın vaktidir. Maziden ve geçmişte yaşadığımız acılardan ders çıkartarak bölge halkları olarak hep birlikte geleceği inşa etmemiz gerekiyor. Savaşta olduğu gibi barışta da Azerbaycan'ın yanındayız. Bölgesel barış ve istikrar adına aziz kardeşim Aliyev'in, Ermenistan'la kurmak istediği kalıcı barışı Türkiye olarak güçlü biçimde destekliyoruz."
Erdoğan, Azerbaycan'ın her alanda inkişaf yolunda sergilediği başarılara bizzat şahitlik ettiğini aktararak, şunları kaydetti:
"Karabağ ve Doğu Zengezur'da Türkiye'nin de rol aldığı yeniden imar ve ihya süreciyle büyük dönüş için sürekli şartlar oluşturuluyor. Atalarımızın dediği gibi ne ekersek onu biçeriz. Biz yıllardır mayın döşenen bu topraklara artık gelişmenin, kalkınmanın, refahın, barışın tohumlarını ekiyoruz. Karabağ'ın dünyaya açılan kapısı Füzuli Uluslararası Havalimanı'nı geçtiğimiz yıl kardeşim İlham Bey'le birlikte açmıştık. Şimdi sırada Zengilan ve Laçın'daki havalimanı projeleri var. Ağdam Sanayi Parkı ve Araz Vadisi Ekonomik Bölgesi de işgalden kurtarılan topraklardaki potansiyelden istifade edilmesine imkan verecek. Bu bölgelerde önümüzdeki dönemde akıllı kentler, bunların kurulmasına ilişkin projelerde birlikte çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz."
Bölgede yeni bir sayfa açmanın zamanı geldiğine işaret eden Erdoğan, "Hedefimiz kalıcı barışın tesisi, güvenin ve iyi komşuluk ilişkilerinin kurulması, kalkınmanın hızlanmasıyla bölgemizde istikrarın perçinlenmesidir. Bu hedeflerimizin hayata geçirilmesi için Azerbaycan'la yakın dayanışma, temas ve koordinasyonumuzu sürdüreceğiz. Mevla yolumuzu bahtımızı açık etsin diyorum." ifadelerini kullandı.
Festivalin gerçekleşmesine katkıda bulunan Azerbaycan makamlarının yanı sıra Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile T3 Vakfı yönetimine, diğer kurumlara, katılımcı gençlere ve emeği geçenlere şükranlarını sunan Erdoğan, TEKNOFEST Azerbaycan'ın hayırlı olmasını diledi.
Erdoğan ve Aliyev kazanan takımlara ödüllerini verdi
Programda, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Nobel ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar da konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından üzerlerinde TEKNOFEST montu bulunan Erdoğan ve Aliyev, etkinlik alanında birbirlerine sarıldı.
Daha sonra, Erdoğan, Aliyev ve Sancar, TEKNOFEST Azerbaycan'ın yarışmalarında dereceye giren 16 takıma ödüllerini verdi. Selçuk Bayraktar, Erdoğan ve Aliyev'e plaket, Sancar'a da hediye takdim etti.
Programa, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Göksel Aşan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Efkan Ala ve Ömer İleri, AK Parti İstanbul Milletvekilleri Şamil Ayrım ve Mihrimah Belma Satır, MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar da katıldı.
İki lider program sonunda katılımcılarla birlikte aile fotoğrafı çektirirken, kollarını önlerinde kenetleyerek TEKNOFEST pozu verdi.
Türk Yıldızları ve Solo Türk ekibinin akrobasi gösterini izlediler
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Aliyev, TEKNOFEST alanındaki silahlı insansız hava aracı Akıncı önünde fotoğraf çektirdi ve Selçuk Bayraktar'dan hava aracıyla ilgili bilgi aldı. Daha sonra liderler, Akıncı'ya imzalarını attı. Erdoğan ve Aliyev, alanda sergilenen hava araçları Cezeri ve Orbiter hakkında da bilgi aldı.
İki lider, TEKNOFEST alanını gezerken, Bayraktar TB2 de uçuş yaparak havadan görüntü kaydetti.
Daha sonra Erdoğan ve Aliyev, Azerbaycan Hava Kuvvetleri, Türk Hava Kuvvetlerine bağlı Türk Yıldızları ve Solo Türk ekibinin akrobasi gösterisini izledi.
Gösteri sırasında etkinliğe katılan bakanlar da TEKNOFEST pozu vererek fotoğraf çektirdi.