Daily Mail: Erdoğan tekrar kazanırsa dünya daha tehlikeli hale gelecek

Eğer Erdoğan giderse bu gelişme, son on yıldaki en hoş karşılanan jeopolitik olaylardan biri olacak. Ancak 28 Mayıs'ta Erdoğan kazanabilir ve dünyamız daha da tehlikeli hale gelebilir.

1. resim

İngiltere merkezli Daily Mail'de, artık Batı medyasının klasiği hale gelen bir anlayışla Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan bir analiz yayımlandı. 

Türkiye'deki seçimlerin ikinci tura kalması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kazanma ihtimalinin yükselmesi ile ilgili kaygıları dile getirilen analizde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden kazanması durumunda "dünyanın daha tehlikeli bir hal alacağı" gibi saldırgan bir üslup ortaya konuldu. 

İşte Daily Mail'de yayımlanan analizin tamamı: 

Yüzde 50'lerde seyreden enflasyon ve gerileyen bir ekonomi ile Türkiye, tehlikeli bir şekilde başarısız bir devlet olmaya yakın.

Şubat ayında 50.000 kişinin ölümüne yol açan feci bir depreme verilen yavaş tepkiyi de bunlara eklediğinizde, bu kabusa başkanlık eden herhangi bir liderin aslında seçimi ezici bir farkla kaybedeceği sonucuna varırsınız.

Ama Recep Tayyip Erdoğan için bu geçerli olmadı.

Pazar günü gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tam olarak kazanamasa da, oyların yüzde 49,5'ini alarak ortaya çıktı. Şimdi ise, yüzde 44,9'luk bir oy oranına ulaşan 74 yaşındaki Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı ikinci tur seçimlere gidecek.

Türkiye'de seçime katılım neredeyse yüzde 90'dı. Erdoğan'ın ve Türkiye'nin geleceği hala dengede. Eğer Erdoğan giderse bu gelişme, son on yıldaki en hoş karşılanan jeopolitik olaylardan biri olacak.

Türkiye'nin hikayesi, Doğu ile Batı arasındaki bağlantı noktasındaki bir ulusun hikayesi ve 69 yaşındaki Erdoğan ve rakibi Kılıçdaroğlu arasında yaşanan gerilim aslında bir bakıma bunun hikayesi.

Ülke sadece dünyanın en büyük İslami demokrasilerinden biri değil, ordusu da Amerika'nınkinden sonra NATO'nun en büyük ikinci ordusu konumunda.

AB'ye katılmayı başaramayan ülke, bunu Erdoğan'ın liderliği altında asla başaramayacak olsa da, AB ile bir ticaret anlaşmasına sahip.

En önemlisi, iç savaştan ve kendi ülkelerindeki ezici yoksulluktan kaçan milyonlarca Suriyeli'ye de ev sahipliği yapıyor. 2015'ten itibaren Erdoğan, AB'den milyarlarca avroluk sübvansiyon almak için bu insan akışını kullandı, Ayrıca Yunanistan ve Balkanlar'a sınır kontrollerini gevşetme tehdidinde bulundu.

Ayrıca Finlandiya ve İsveç'in katılımını engelleyerek NATO'ya sert bir şekilde meydan okudu.

Erdoğan sonrası bir dünyada Türkiye, Batı'nın şantajcısı olmaktansa Batı'nın gerçek bir dostu ve müttefiki olmaya geri dönebilir.

Erdoğan, kendi damadı tarafından icat edilen ve üretilen ölümcül Bayraktar TB-2 insansız hava araçlarını Ukrayna ordusuna sağlıyor ve onlar da bunları Rus tanklarını yok etmek için kullanıyor.

Ancak Türkiye, AB'nin Rusya'ya yönelik yaptırımlarına katılmayı anlamlı bir şekilde reddediyor ve büyük miktarlarda Rus gazı ithal ederek, bunu Balkanlar ve Güney Avrupa'ya ihraç ederek Rus enerji devi Gazprom'un Batı yaptırımlarına meydan okumasını sağlıyor.

2014'te cumhurbaşkanı olmadan önce İstanbul belediye başkanı ve daha sonra başbakan olan Erdoğan, başlangıçta etkileyici bir büyümeye başkanlık etti. Ancak daha sonra kendi alışılmışın dışında ekonomi politikaları tarafından bu başarıları geride kaldı.

Eleştirmenler Erdoğan'ı, Türkiye'nin kurucusu Kemal Atatürk'ün 1920'ler ve 1930'larda kurduğu laik demokratik sistemin altını sistematik olarak baltalamakla suçluyor.

Yakında Türkiye'nin geleceği belirlenecek ve gidişatı bir kez daha Erdoğan'ın lehine gelişebilir. 28 Mayıs'ta Erdoğan kazanabilir ve dünyamız daha da tehlikeli hale gelebilir.

Kaynaklar

Tartışma