Endülüs'te yaşanan büyük isyan: 1568 Muhammed bin Umeyye ayaklanması!

Endülüs'te 1492 sonrasında Müslümanlara karşı başlayan başlayan ağır zulümler ve zorla Hristiyan yapma hareketine karşılık Muhammed bin Umeyye tarafından 1568 yılında başlatılan isyan hareketi tarihin pek bilinmeyen ilginç olaylarından birisi olarak kabul edilmektedir. Öncesi ve sonrasıyla isyanın tüm hikayesi.

1. resim

Endülüs'te kalan son İslam devleti olan Gırnata Emirliği'nin 1492 yılında İspanyolların başlattığı Reconquista (yeniden fetih) hareketiyle ortadan kalkmasından sonra İber yarımadasında yaşayan Müslümanlar için kara günler başlamıştı. 

Aslında ilk başta yapılan teslim antlaşmasında Müslümanların inanç ve dil hakkı korunmuş ve İspanyol devleti tarafından garanti altına alınmıştı. Fakat daha sonra aşırı yobaz olmasıyla tanınan Kardinal Cisneros'un yaptığı baskılar ile özgür ortam bitmiş ve Müslümanlara zulüm dönemi başlamıştı. İlk olarak Müslümanlar topluca vaftiz edilmeye başlandı. Endülüs zamanından kalan kitapların Tıp ile ilgili olanlar hariç tamamını yaktıran bu yobaz Kardinal Arapça konuşulmasını da yasakladı. 

Kardinal'in devlete aldırdığı yeni kararlara göre vaftiz olan Endülüslü Müslümanların evlerinin kapısı açık tutulmak zorundaydı. Her Müslüman asıllı aile evinin tavanına kurutulmuş domuz budu asıp bunu her gün tüketecekti.

Bu kişilerin evlerinden mutlaka şarap kokusu gelmeliydi ve tamamı sokaklarda gezerken boyunlarında haç taşıyacaktı. Bu ağır zulmün asıl sebebi ise Endülüslü Müslümanların zenginliğiydi. Müslümanlar ticaret yapıyor ülkedeki ekonomiyi çeviriyorlardı. 

Müslümanların toplu halde bir arada bulunmaları ve ibadet etmeleri de yasaklanınca imamlar ve müderrisler doktorluk e fırıncılık gibi mesleklere geçtiler. Bunun sebebi de Müslüman asıllı insanlarla sürekli temas halinde kalma arzusuydu. Bu dönemde İspanya'da yaşayan Müslümanlar şeklen Hristiyan olsa da içten içe inançlarını koruyorlardı.

Endülüs'ün düşüşünden sonra bazı ufak isyanlar çıksa da en büyük isyan 1568 yılında yaşanmıştı. Bu döneme kadar Müslümanlar alınan bazı fetvalar ile Hristiyan gibi davranıyorlardı. İstavroz çıkarmayı serbest bırakan, namazları işaretle kılmayı ve abdest alınamazsa abdeste niyet edilmenin kafi sayılmasını içeren bu fetvalar ile idare eden Müslümanlar 1567'de alınan bir karar ile sarsıldı.

Kral 2. Felipe'nin çıkardığı bir yasa ile kadınların tesettürle dolaşması, erkeklerin Arap giysileri giymesi yasaklandı. İslam döneminden kalma tüm kitapların okunması ve bulundurulması da yasaklandı. Hristiyan olmayı kabul etmeyen Müslümanların çocukları ellerinden alınacak ve vergiler altından kalkamayacak kadar yükseltilecekti. 

Bu dönemde görünüşte Hristiyan olmuş bir Emevi soylusu olan Hernando Valor de Cordoba isimli gizli Müslüman'ın önderliğinde ilk isyan görüşmeleri başladı. Silah taşıma yetkisine sahip, şehir konseyinde üye olan bu şövalyenin önderliğinde tüm gizli din taşıyanlar 1568 yılının Noel zamanında toplandı ve kendisini Halife seçtiler.

Toplantıya gelirken Hristiyan giysilerini çıkartıp Arap giysilerini giyen ve eski giysilerini yakan bu kişiler yeniden kelime-i şehadet getirip tekrar Müslüman olduklarını ilan ettiler. Ardından fetih suresi okuyan Müslümanlar Alpujarras dağlarında bir toplantı yapıp artık Muhammed bin Ümeyye adını kullanmaya başlayan Hernando Valor'u Halife ilan ederler.

İber yarımadasındaki her yere gönderilen temsilciler vasıtasıyla Müslümanların Halife'ye tabi olmalarını, Müslümanların özgür oldukları ve bu durumun Halife tarafından garanti altına alındığı ilan edilir. İspanyolların eline geçmiş olan eski İslam kaleleri teker teker alınır ve İslam bayrakları asılır. 

70 yıldır susmuş olan ezanlar yeniden Endülüs topraklarında duyulmaya başlar. Yarımadadaki Müslümanlar toparlanıp Muhammed bin Ümeyye'nin yanına gelirler. Hazırlıksız yakalanan ve böyle bir isyanı beklemeyen İspanyollar ise şaşkındır. Ümeyye, devrin süper gücü Osmanlı'dan yardım ister.

Bu dönemde ne yazık ki daha önce Endülüs devletlerinin yıkılmasının sebebi olan aşiretlerin birbirine düşmesi gerçekleşir. 1569 yılında Muhammed bin Ümeyye, kuzeni olan Diego Lopez yani yeni adıyla Abdullah Muhammed tarafından şehit edilir.

El Reis lakabıyla ayaklanmayı devam ettiren ve başarılı da olan Abdullah Muhammed yeni devletin bayrağına "Daha fazlasını istemez, daha azıyla yetinmezdim" sözünü yazdırır. İlk zamanlar cephe savaşı yapan Müslümanlar daha sonra gerilla savaşı taktiğine geçerler.

Abdullah Muhammed aslında askeri açıdan başarılıdır ancak bazı şehirleri alıp diplomasi yapan komutanlarını İspanyollarla işbirliği yaptığı bahanesiyle öldürtür. En son 400 adamıyla birlikte savaşırken sığındığı kıyıya yakın bir mağarada Türkleri beklerken 1571'de şehit edilir.

Aynı yıl belki de Müslümanlara yardım için toplanan büyük Osmanlı armadası İnebahtı'da Haçlı Donanması tarafından yenilince Osmanlı'nın yardım etme ihtimali de ortadan kalkmıştır. 

Bu isyandan sonra tüm Moriskoların (İnancını gizleyen Müslümanlar manasında) hayatı cehenneme döner. Hepsinin İspanya'dan kovulma süreci başlatılır. Sadece kardinallerin "evet bu inanmış bir Hristiyandır" dediği kişiler kalacaktır.

Kıyılara her 5 km'de bir kuleler inşa edilir. Osmanlı gemilerinin gelmesini engellemek veya  yerli Moriskoların Osmanlı'ya yol göstermelerine mani olmak için dikilen bu kuleler sıkınca korunur.  Müslümanların kıyılara yaklaşması yasaktır. Zamanla Osmanlı'nın zayıflamasıyla artık Moriskoların kurtulma ümidi de ortadan kalkar.

Cadiz, Murcia, Ronda gibi bölgelerde 1800'lü yıllarda özellikle kırsalda ölenlerin evlerinin duvarlarına gizli son derece bozulmuş kelimelerle de olsa Kuran sureleri bulunur. "Al jamdulia ji rabel alemey el Reymano reym" (ElhamdulillahirabbilAlemiyn,Errahmanirrahiym manasında).

20. yy'ın başına kadar İspanya'da hala tek tük de olsa gizlice inancını yaşayan Morisko kalmış olsa da daha sonra bunlar da ortadan kalkar.

Kaynaklar

Tartışma