Firari Ali Gül'ün Yunanlara referansı İmamoğlu mu?

Jeoloji Mühendisi Mehmet Veysi Meşe, 12 Aralık 2022 tarihinde, İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ‘Müşteki/Şikayetçi’ olarak ifade verdi. İfadesinde, Büyükçekmece Belediyesi’nde çok sayıda usulsüzlük yapıldığını, Belediye’nin İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Ruhsat ve Demetim Müdürlüğü’nde görev yapan Ömer Faruk Apaydın isimli şahsın, yapı denetim ve müteahhit firmaları ile rüşvet karşılığında anlaşarak muhtelif inşaatlarda, ‘İmar Kanunu ve Deprem Yönetmeliği’ne uyulmadığı halde uyulmuş gibi evrak düzenlendiğini iddia etti.

Belediye’de bir rüşvet çarkının oluşturulduğunu iddia eden ‘Müşteki/Şikayetçi’ Meşe, zemin etüt firmalarının belediyeye evrak teslim ve onay işlerinde bilerek zorluk çıkartarak rüşvet karşılığı anlaştıkları şahısları Tansu Aksu isimli şahsın firmasına yönlendirildiği beyan etti. 

Gül İnşaat ve ölüm villaları

‘Müşteki’ Mehmet Veysi Meşe, iddialarına yönelik İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, Eskice Mahallesi, 113 Ada, 6 Parsel (Yeni: 1902 Ada 1 Parsel) ile 115 Ada, 4 Parsel (Yeni: 2013 Ada 3 Parsel) ve yine İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, Çakmaklı Mahallesi, 165 Ada 3 Parsel de devam eden inşaatlarla Gül İnşaat’a ait villa kent projesinde yapılan usulsüzlükleri tek tek anlattı.

Medya’ya ‘Ölüm Vilları’ olarak geçen Gül İnşaat’a ait projede, şantiye alanlarında zemin etüdü yapılmadığı halde yapılmış gibi rapor hazırlandığını, fore kazıkların tamamının çakılmadığı halde çakılmış olarak gösterildiği gibi ‘İmar ve Deprem Yönetmeliği’ne aykırı şekilde yapılan usulsüzlüklere yönelik belgeleri savcılık makamına iletti. 

‘Müşteki’ Meşe’nin iddiaları doğrultusunda, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosuna davet edilen ve ‘Tanık’ sıfatıyla ifadesi alınan Coşkun Ofluoğlu’da Meşe’yi doğrulayan ifadelerde bulundu. 

Savcılık harekete geçti

Meşe ve Ofluoğlu’nun ifadelerinin ardından savcılık, Gül İnşaat’a ait projede araştırma yapılması için Fethi Ahmet Yüksel ile Ümit Şafak’ı, ‘Uzman Bilirkişi’ olarak 4 Nisan 2023’te görevlendirdi.

İnşaat alanlarında inceleme yapan Yüksel ve Şafak, 26 Eylül 2023’te raporlarını tamamlayarak savcılığa teslim etti. Hazırlanan rapora göre, ‘Söz konusu parsellerde usul ve mevzuat gereği fore kazıklar ve diğer hususların yapılmadığı, yapılmayan bu işlemler için belediye, zemin etüt ve yapı denetim firmalarının yapılmış gibi göstermek adına sahte evrak düzenledikleri, inşaat ruhsatlarında da sahtecilik yapıldığı’ tespit edildi.

Belediye çalışanları ve Ali Gül tutuklandı

Delilleri toplayan savcılık düğmeye bastı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele ekipleri, aralarında Gül İnşaatın sahibi Ali Gül, Büyükçekmece Belediyesi Başkan Yardımcısı Nuraydın Sak, İmar ve Şehircilik Müdürü Abdurrahim Çakır, Mühendisler Ömer Faruk Apaydın, Burak Aldanmaz, Alper Kaymaz, Taylan Aksu, Serkan Kayasel’in yer aldığı 22 kişiyi gözaltına aldı.

Şüpheliler, alınan ifadelerinin ardından tutuklanma talebiyle Büyükçekmece 2.Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildiler. Gül İnşaatın sahibi Ali Gül ile birlikte 8 kişi tutuklanarak cezaevine yollandı.

Önce tahliye ardından firar

21 Ocak 2024’te Büyükçekmece 2.Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanan sanıklar, aylık tutukluk değerlendirilmesi olarak yapılan duruşmalarda tahliye talebinde bulunsalarda 5 ay bu talepleri reddedildi. Ta ki; 8 Mayıs 2024 tarihinde yapılan duruşmaya kadar.

İddia edilen suçlamalar Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetki alanında olduğu için ve Küçükçekmece ile Büyükçekmece etrafında işlenen Ağır Cezalık Suçlara Bakırköy Adliyesi’nin yetki alanında olmasından dolayı 8 Mayıs 2024’te görülen duruşma, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşti.

Mahkeme Başkanı A.A., Üye Hakimler ise, Z.K. ve F.M.Y tarafından yapılan duruşma sonucunda, Gül İnşaatın sahibi Ali Gül ve diğer tutuklu 7 şahıs hakkında tahliye kararı verildi.

Verilen bu tahliye kararının ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı karara itiraz etti fakat kararı veren mahkeme bu itirazı reddetti. Bunun üzerine savcılık bu kez üst mahkeme olan Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu ve başvurusu kabul edildi. Gül İnşaatın sahibi Ali Gül’ün de aralarında olduğu 8 kişi hakkında, ‘Tutuklanmaya Yönelik Yakalama Kararı’ çıkarıldı fakat Ali Gül ve diğer sanıklar firar ettikleri için yakalanamadı.

Önce Yunanistan'a kaçtı sonra iltica başvurusu yaptı

Hakkında çıkartılan yeniden tutuklamaya yönelik kararın bilgisini daha önceden alan Gül İnşaatın sahibi Ali Gül, deniz yoluyla Yunanistan’a firar etti. Yunan karasularında Yunan Polisine teslim olan Ali Gül, 5 gün boyunca gözaltında tutuldu. Gözaltı işlemleri tamamlanıp ifadesi alınan Gül, çıkarıldığı mahkemede Yunanistan’a iltica etmek istediğini beyan etti. Bu talebi dikkate alan Yunan Mahkemesi, Gül’ü kefaret karşılığında serbest bıraktı.

Şuan bir otelde misafir olarak konaklayan ve iltica başvurusunun sonucunu bekleyen Gül’ün Yunanistan’a firar etmesi, Yunanistan’da yapılan ve kefaretle serbest bırakılması ve iltica başvurusunda kim veya kimlerin Gül’e referans olduğu sorusunun cevabı adeta bir merak konusu.

İlk akla gelen isim ise, seçildiği günden itibaren defalarca Yunanistan’a ziyaretlerde bulunan, Yunan yetkilileri kendi makamında kabul eden ve Yunan yetkililerle arasının çok iyi olduğu bilinen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu.

Para kuleleri, İmamoğlu ve Gül İnşaat ortaklığı

CHP İstanbul İl Binası’nın satın alınmasına yönelik, ‘Para Sayma’ görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir soruşturma başlatmış, ifade verenler arasında bavul, bavul paraların getirildiği Avukatlık bürosunun sahibi Gökhan Taşkapan da yer almıştı. Taşkapan, ifadesinde Gül İnşaat hakkında şu bilgileri vermişti,

‘Bizim tarafımızdan teklif edilen 43 Milyon ile anlaşmaya varılan 41 Milyon TL bedel arasındaki 2 Milyon pazarlık payını Gül İnşaat sahibi Metin Gül tamamladı.’

Taşkapan’ın beyanına göre, CHP İstanbul İl Binası’nın taşına yönelik yapılan anlaşmada, 43 Milyon TL. istenen taşınmazlar için 41 Milyon TL verilmiş, aradaki 2 Milyon TL’yi de Gül İnşaatın sahiplerinden Metin Gül’ün ödeyeceği hususunda anlaşma yapılmıştı. Daha sonra yayınlanan görüntülerde de bu paranın Gül tarafından ofise yollandığı ortaya çıkmıştı.

Gül İnşaat’ın ortaklarından Metin Gül’ün adı ‘Para Kuleleri’ olayında, diğer ortağı Yunanistan’a firar eden Ali Gül’ün adı da, ‘Ölüm Vilları’nda geçerken her iki ismin kesiştiği noktaysa, Ekrem İmamoğlu ve babası Hasan İmamoğlu’nun sahibi oldukları inşaat şirketleri.

Gül İnşaat ve İmamoğlu İnşaat, birçok projede ortaklık yaptılar. Bu projelerin başında ‘Vira İstanbul’ ve ‘Beylikdüzü Teras Park AVM’ projesi gelmekte. Ne kadar ilginç ki; ortak oldukları projelerde de adları usulsüzlüklere karışan Gül İnşaat ve İmamoğlu İnşaatın tamamladıkları projeler için yargı süreçleri işlemiş ve nihayetinde çıkan ‘İmar Affı’ndan yararlanarak davalık olan bu projeler son anda yıkılmaktan kurtulmuştu.

Gül inşaat ve Ekrem İmamoğlu arasındaki bu bağlantılar ve ortaklık, şimdi akıllarda tek bir soruya cevap arıyor.

Yunanistan’a firar eden ve kefaretle serbest kalarak iltica talebinin sonucunu bekleyen Ali Gül için Yunan yetkililere referans olan isim, Ekrem İmamoğlu mu?