Foreign Policy: Jeopolitik rekabetin Afrika'ya geri döndüğü yıl 2023
2023 yılı, bölgesel ve küresel güçlerin askeri ve ekonomik nüfuzlarını arttırmak için Afrika'ya döndüğü bir yıl oldu. İşte kıtadaki güç mücadelesi ve beklentiler...
ABD'nin önde gelen yayın organlarından Foreign Policy'de, 2023 yılında Afrika'da yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Rusya'dan ABD'ye kadar küresel güçlerden, BAE'den ve Suudi Arabistan'a kadar bölgesel güçlerin ve BRICS'ten NATO'ya kadar uluslararası oluşumların Afrika'ya olan ilgisinin 2023 yılında arttığı belirtilen analizde ayrıca, Afrika'daki yaşanan darbelerin de geleceği değerlendirildi.
İşte Foreign Policy'de yayınlanan analiz:
Afrika jeopolitik rekabete yabancı değil. 1884-85 Berlin Konferansı'ndan Soğuk Savaş'a kadar geçen uzun dönemde, dış güçler kıtayı sömürgeleştirmeye, parçalamaya ve sömürmeye çalıştı.
2023 yılı ise bir kez daha, bölgesel ve küresel güçler, askeri ve ekonomik nüfuzlarını arttırmak ve rakiplerine karşı diplomatik nüfuz ya da toprak ve doğal kaynaklara erişim açısından üstünlük sağlamak için Afrika'ya odaklandığı bir yıl oldu.
Fransa'nın eski Batı Afrika sömürgelerindeki etkisi azalırken, Sahel bölgesindeki bir dizi darbe 2023 yılında kıtayı tekrar ön plana çıkardı.
Orduların yönetime el koyması, ülkedeki halkların kendi krizlerini yönetmede ve muhtemelen müdahalede öncülük edip edemeyecekleri sorusunu gündeme getirdi.
Nisan ayında Sudan'da tam teşekküllü bir iç savaşın patlak vermesi, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın çatışmada karşıt tarafları desteklemesi ve çatışmaların tüm bölgeyi sarma tehdidiyle karşı karşıya kalması nedeniyle, kendilerini genellikle müttefik olarak gören bölgesel güçler arasındaki çatlakları ortaya çıkardı.
Yevgeny Prigoin'in, Wagner Grubu'nun iki ay önce Rusya'da başarısız bir isyan sahnelemesinin ardından Ağustos ayında öldürülmesi, paralı asker grubunun Orta Afrika Cumhuriyeti'nden Mali'ye kadar nüfuz bölgeleri oluşturduğu ve genellikle Rus çıkarları için bir vekil olarak hareket ettiği Afrika'daki geleceği hakkında sorulara yol açtı.
Bu arada, Batı'da uzun süredir bir durgun su olarak görülen kaynak zengini ve stratejik konumdaki Moritanya, darbeden sonra Çin'den Suudi Arabistan'a ve NATO'ya kadar herkesin yoğun bir ilgi duyduğu bir rekabet sahnesi haline geldi.
BRICS ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) Batı liderliğindeki ekonomik düzene alternatif arayışlarını sürdürürken, yeni yılın başında katılacak olan Etiyopya ve Mısır da dâhil olmak üzere birçok yeni üyeyi kapsayacak şekilde genişleyen blokta, dolarsızlaşma ve yeni bir uluslararası rezerv para biriminden söz edilmeye başlandı.
Sudan nasıl Suudi-BAE vekalet savaşına dönüştü?
Sudan'ın iç savaşa sürüklenmesi, Batılı güçler dışında iki bölgesel gücü de çatışmanın karşıt taraflarında bıraktı. Suudi Arabistan Sudan Silahlı Kuvvetleri'ni desteklerken, Birleşik Arap Emirlikleri ise isyancı Hızlı Destek Güçleri'ni destekliyor.
Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri, Sudan'ın kaynaklarını, enerjisini ve lojistiğini kontrol etme arayışında ve şu anda yaşadıkları anlaşmazlık Sudan'daki iç savaşı körüklüyor
Diğer yandan ülkenin zengin yeraltı kaynakları ve stratejik konumu, çok sayıda ülkenin de iki taraf arasındaki savaşa örtülü olarak katılmasına neden oluyor.
Nijerya bölgesel bir güç olarak rolünü geri kazanacak mı?
Nijer'deki darbenin ardından bölgesel örgüt ECOWAS'ın (Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu) verdiği sert tepki, birçok gözlemcinin bölgenin en büyük gücü olan Nijerya'nın müdahale edip etmeyeceğini ya da çok taraflı bir güce liderlik edip etmeyeceğini sormasına neden oldu.
Ancak analistlere göre, ülkenin 1999'da demokrasiye dönmesinden bu yana seçilmiş başkanlar arasında en az yetkiye sahip olan bir başkana itibarını pekiştirme fırsatı sunuyor.
Nijer'deki darbe Afrikalılar için bir dönüm noktası mı olacak?
Fransa'nın Batı Afrika'daki askeri varlığının azaldığı ve ABD'nin ise etkisinin azaldığı bir dönemde Nijer'de gerçekleşen darbe, bölgesel bir krizi yönetme sorumluluğunu Nijer'in komşularına yükledi.
Bu durum, Afrikalıların nihayetinde kendi kıtalarının jeopolitik manzarasını, Batılı ya da diğer dış güçler olmadan çizip çizemeyeceğini gösterecek bir sorun olarak önümüzdeki dönemde de yakından takip edilecek.
Wagner Grubu neden Afrika'yı terk etmiyor?
Eski bir Wagner komutanı Prigozhin'in ölümünün Rusya'nın Afrika'daki paralı askerlik faaliyetlerinin sonu anlamına gelmeyeceği ortaya çıktı.
Analistler; Rus devletinin Wagner'e, Wagner'in de devlete olduğundan daha fazla ihtiyacı olduğunu savunuyor.
Kremlin'in kıtadaki ayak izi küresel nüfuzunu güçlendiriyor ve kısmen de olsa Afrika'nın altını ve diğer doğal kaynaklarından faydalanmasını sağlıyor.
Neden büyük güçler Moritanya'ya kur yapıyor?
Nijer'deki darbe Moritanya'yı "Sahel bölgesinde göreceli siyasi istikrarın tek kalesi" ve gelecek vaat eden bir yatırım seçeneği olarak bıraktı.
Çin'den Suudi Arabistan'a ve NATO'ya kadar çok sayıda gücün rekabeti, Moritanya'nın doğal gaz rezervleri ve geniş çöl arazisinin sunduğu yeşil enerji potansiyeli etrafında dönüyor.
Moritanya'nın, Atlantik kıyısındaki stratejik açıdan değerli konumu ise tüm bu güçlerin ilgisinin diğer bir sebebi olarak öne çıkıyor.
BRICS Afrika'da ne hedefliyor?
Her ne kadar dolarsızlaşma söylemi iddia edildiği kadar karşılık bulmamış olsa da, dünyada faiz oranlarının yükseldiği bir dönemde dolar cinsinden borçla karşı karşıya olan birçok Afrika ülkesi, yeni bir küresel rezerv para birimi ve Batı tarafından yönetilmeyen uluslararası bir diplomatik kulüp fikrine ilgi duyuyor.
Birçok Afrikalı lider, BRICS tarafından ortaya konulan doların küresel finans sistemi üzerindeki hakimiyetinin azaltılması yaklaşımına olumlu bakıyor.
BRICS ile ilgili gelişmeler ve Afrika'daki atacağı adımlar ise, özellikle 2024 yılında Rusya'nın dönem başkanlığını yapacağı dönemde dünya tarafından yakından takip edilecek.