Kızılay Başkanı Kınık: Üstünde AFAD yazan çadırların büyük bir kısmını AFAD’a biz dikiyoruz
Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da sert bir şekilde tepki gösterdiği Kızılay’a yönelik eleştirileri hatırlatan Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, kuruma yönelik eleştirileri Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a sordu.
"Kızılay Başkanı’na ‘1 tane çadır bile vermediniz mi?’ diye sordum" başlıklı yazısında "10 ilimizi yıkan depremin yaralarını sarmaya çalışırken, bazı çevreler Kızılay’ı hedef aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da sert bir şekilde tepki gösterdiği Kızılay’a yönelik eleştirilere de duyarsız kalmadım. Tam aksine eleştirileri tek tek Kızılay Başkanı Dr. Kerem Kınık’a sordum. “Bir tek çadır bile vermediniz mi?” diye sordum. Kerem Kınık, “İlk anda 54 bin çadır verdik” dedi. Şimdi sizi Kızılay Başkanı Kınık’la yaptığımız söyleşi ile başbaşa bırakıyorum" diyen Abdulkadir Selvi, soru ve cevapları şöyle aktardı:
Sayın Başkan, şu anda neredesiniz?
Şu anda Malatya’dayım, sahadayım. Depremzedelere hizmet ediyoruz. Deprem gecesi hemen yola çıktım. O günden beri depreme maruz kalan 11 vilayetimizde ve 87 ilçemizde sahada çalışmalar yapıyoruz. Ankara’daki Afet Komuta Kontrol Merkezi’ndeki arkadaşlarımıza da geri bildirim yapıyorum. Bakanlarımızla, valilerimizle, koordinasyon yapıyoruz.
Kızılay, deprem bölgesinde hangi hizmetler veriyor?
Türkiye’nin bir afet müdahale planı var. Bu afet müdahale planının 25 hizmet kümesi var. Biz beslenme ve kan hizmetlerinden sorumluyuz. Bunun dışında tabii 155 yıllık bir afet kurumu olduğumuz için, kapasitelerimizi de devletin hizmetine sunduk.
Kapasite olarak ne var?
Kızılay lojistik olarak 2 bin aracımız var. TIR’larımız, kamyonlarımızla dağıtım sistemimiz var. Bizim bölgede lojistik merkezlerimiz vardı. Çok hızlı bir şekilde afet lojistik merkezlerimizi açtık. Barınma konusunda birinci derecede sorumluluk AFAD’da. Biz de AFAD’a destek veriyoruz.
Kaç çadır verdiniz?
54 bin çadır verdik ve kurduk.
Kızılay’ın bir tane bile çadırı yok deniliyor ama siz 54 bin çadır verdik diyorsunuz.
Üstünde AFAD yazan çadırlar var ya, o çadırların da büyük bir kısmını AFAD’a biz dikiyoruz. AFAD hem Kızılay’dan hem de başka özel şirketlerden de çadır tedarik ediyor. Barınma sorumluluğu AFAD’da olduğu için onlara veriyoruz. İlk zamanlarda AFAD kendi logosu ile birlikte bizim logomuzu da kullanıyordu. Böylece toplumsal belleğin sahada aradığı hilalimiz de görünür oluyordu ama daha sonra sadece kendi kurumsal logolarını konumlandırmayı tercih ettiler. Deprem olduğunda destek kapasitemizin tamamını bölgeye sevk ettik.
Kızılay’a “Bir çadırın bile yok muydu?” diyenler oldu, deprem olduğunda ne kadar çadırınız vardı?
Bizim Türkiye’deki depolarımızdan 40 bin, 14 bine yakın da yurtdışı depolarımızdan ve Kızılhaç Kızılay Federasyonu’ndan olmak üzere aşağı yukarı 54 bin civarında çadır sevkıyatı yaptık. Bunları AFAD’a teslim ettik, kurulmalarına yardımcı olduk.
Konteyner hizmetiniz oluyor mu?
Bizim Malatya’da bir üretim üssümüz var. Konteyner yapan bir fabrikamız var. Depremden 3 ay önce açıldı. Fakat deprem sırasında çalışan arkadaşlarımızdan kayıplarımız oldu. Yakınları enkaz altında kalanlar oldu. Hemen dışarıdan takviye yaptık. Şu an günde 50 civarında konteyner üretip afetzedelere ulaştırıyoruz.
Sağlık hizmeti ne olarak ne yapıyorsunuz?
Kan hizmetlerimiz devam ediyor. Depremde 100 bin civarında bir yaralanma oldu. Hamdolsun vatandaşlarımızdan çok ciddi kan bağışı topladık. Bir günde 50 bin ünite kan topladık. Ayrıca 6 ilde Kızılay’ın doktorlarından, hemşirelerinden oluşan mobil sağlık hizmeti veriliyor.
Depremzedelere psikososyal destek veriliyor mu?
Şu ana kadar yaklaşık 26 bin kişiye psikolojik destek verdik.
Sahada şu an yaklaşık 4 bin gönüllümüz var. 1200 civarında profesyonel ekibimiz sahada. İnsan yardım malzemelerini, gıda maddelerini, giyim malzemesini, battaniye vesaire gibi ihtiyaçları merkezde ve 2 bin 155 köyde dağıtıyorlar. Gıda almak için geldiklerinde çocuk maması, çocuk bezi gibi ihtiyaçlarını da karşılıyoruz. Kızılay kadın gruplarımız çalışıyorlar. Kadınların hijyen seti dahil olmak üzere ihtiyaçlarını karşılıyorlar.
Ayrıca vatandaşlara açmış olduğumuz bir WhatsApp uygulamamız var. Konumunu oraya atıyor, konum attığı anda kendisini en yakın olan insani hizmet noktalarına yönlendiriyoruz.
Kızılay’ın aleyhindeki haberler sahadaki çalışmalarınızı etkiliyor mu?
Sürekli olarak bölgede çalıştığımız için çok takip edemiyorum. Kızılay ekipleri olarak şu anda sahanın tozunu yutuyoruz. Medyadaki, sosyal medyadaki paylaşılan pek çoğu yalan. Samandağ’da hiçbir hizmet yok denildiği sırada Samandağ’daydım. Biz Samandağ’daki vatandaşlarımızla sarılıp ağlarken, Kızılay başkanı nerede diye haberler yapıyorlardı. Kızılay başkanı nerede? Samandağ’da. Bizim de hatalarımız olabilir. Ama bu doğru bilgilere dayanmalı ve insaflı olmalı. Sahada gönüllülerimiz zaten çok yüksek stres altında çalışıyorlar. 4 bin gönüllü sahada çalışıyor. Bu çocuklar çadırlarda yatıyor, konteynerlerde yatıyor, arabalarda yatıyorlar. Bunların takdire ihtiyacı var, morale ihtiyacı var. Ama bu tür yalan haberler moral bozuyor. Kızılay nerede? Kızılay nerede olacak, depremzedenin yanında.
Kızılay’a yönelik eleştiriler insaf ölçülerini aşıyor mu?
Bazı insanlarda bilgi eksiği olabilir, bu bizden kaynaklanıyor olabilir. Raporlarımızı düzenli olarak internet sitemizde yayınlıyoruz. Orada inceleyebilirler. Bugüne kadar 60 milyon öğün sıcak yemek verdik.
Ayrıca yemek hizmeti de veriyorsunuz değil mi?
Beslenme konusundaki sorumluluk bizde. Bizim Türkiye Afet Beslenme Platformu’muz var. Bu platformlarda sivil toplum kuruluşları var, farklı kamu kuruluşları ve belediyelerden bizim sisteme entegre olan yapılar var. Sahaya kurmuş olduğumuz sahra mutfakları, mobil fırınlar, mobil ikram araçları olmak üzere 748 aracımız sahada. Kızılay ve Beslenme Platformu olarak 638 dağıtım noktasında, 87 ilçede hizmet veriyoruz. 2.5 milyon insana sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemeği hizmeti veriliyor. 5 milyon 700 bin insanı doyurabilecek bir kapasitemiz var. Sahaya 271 bin personel geldi. Onlara da hizmet veriyoruz.
Olumsuz haberler Kızılay’a olan bağışları olumsuz yönde etkiyor mu?
Yok etkilemiyor. Biz, tarihimizin en yüksek bağışını alıyoruz. Bireysel bağışçılar 3 milyonu geçti. Kızılay’a tekil bağışçı sayımız 1.5 milyondur. Bu iki katına çıktı. Küçük bağışçılarımız SMS desteğiyle bağışlarını sürdürüyorlar. Ayrıca Kızılay’a uluslararası fon desteği var. 50’yi aşkın çok büyük fon sağlayıcı uluslararası kuruluş var. Avrupa Birliği’nden, Birleşmiş Milletler’e, Kızılhaç ve Kızılay hareketinden insani yardım ve kalkınma ajanslarına kadar çok büyük fon sağlayıcı kuruluşlarla şu an projelerimizi konuşuyoruz.
Kızılay, sertifikalı bağımsız denetim kuruluşları tarafından düzenli olarak denetlenir. Bağımsız denetim firmaları gelir. Avrupa Birliği’nin fonlarını kullandığımız için Avrupa Birliği bizi denetler. Devlet Denetleme Kurulu, Cumhurbaşkanlığı’mız, İçişleri Bakanlığı düzenli olarak bizi denetler. Dolayısıyla hem hesap verebilirlik ve şeffaflık açısından hem de uluslararası denetim kalitesinde raporlarımızı da sürekli yayınlarız.