National Interest: Rusya-Ukrayna savaşı “nükleer aşamaya” doğru mu ilerliyor?

ABD ve Batı silahları ile Rus topraklarına yapılacak saldırı savaşın seyrini değiştirebilir mi? Rusya-Ukrayna savaşı “nükleer aşamaya” doğru mu ilerliyor?

1. resim

ABD'nin önde gelen yayın organlarından The National Interest'de, ABD ve Batı silahlarının Rus topraklarını doğrudan vurması yönündeki kararın ve bu hamlenin olası sonuçlarının değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

ABD Başkanı Joe Biden'ın ve bazı Batılı ülkelerin Ukrayna'ya gönderilen silahların Rus topraklarını hedef almak için kullanılmasına izin vermeye başladığına dikkat çekilen analizde, bu hamlenin Rusya'nın nükleer silah kartına başvurmasını tetikleyebileceği belirtildi.

Analizde ayrıca; Rusya'nın uzun menzilli silahlarla vurulmasının ülkeye zarar verebileceği ancak savaşın gidişatını değiştiremeyeceği belirtildi.

İşte Natıonal Interest'de yayınlanan analiz:

Geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna'ya Rusya içindeki sınırlı hedefleri vurması için Amerikan tarafından sağlanan silahları kullanma iznini verdi.

Ancak Biden'ın açıklamadığı şey, en hayati sorunun cevabıydı. Bu karar Amerika'nın çıkarlarına nasıl hizmet ediyor?

Böyle bir sorunun sorulması dahi dünya için şaşırtıcı ve endişe verici.

Ancak Beyaz Saray, ABD Dışişleri Bakanlığı ya da ABD Savunma Bakanlığı'ndan herhangi birinin Rusya topraklarında Amerikan destekli ölümcül eylemlere izin verme kararı öncesinde, iyi düşünülmüş bir strateji belirlediğine dair hiçbir kanıt yok.

ABD Dışişleri Blinken bu hamlenin sadece değişen savaş koşullarına "uyum sağlamak ve ayarlamak" için yapıldığını açıkladı. Ancak bu açıklamada bile politika değişikliğinin savaşın gidişatını nasıl değiştireceği, Ukrayna için daha iyi bir duruma yol açacağı ya da Amerika için olumlu bir sonuç üreteceği konusunda hiçbir yorum yapmadı.

Bu eylemin bunların hiçbirini yapmayacağını anlamak için fazla analiz yapmaya gerek yok. Ancak hem Ukrayna hem de Amerika Birleşik Devletleri için durumu daha da kötüleştirebilir.

Amerika Birleşik Devletleri ve genel olarak Batı, Rusya ile vekalet savaşlarının yürütülmesi konusunda yüzyıllık bir deneyime sahip.

Bir tarafta Batı bir tarafta Rusya, rakiplerini zayıflatmak, kaynaklarını kurutmak ya da yayılmacı arzularını köreltmek amacıyla uzun süredir vekalet savaşlarını körüklüyorlar.

Bu çatışmalarda tüm tarafların titizlikle kaçındığı şey ise; nükleer silahlı hasımlarının topraklarına doğrudan saldırmaları için vekil güçlere ölümcül yardım sağlamamak olmuştur.

Ta ki şimdiye kadar.

2022'nin başlarında savaş ilk patlak verdiğinde, Batı dünyasında savaşın genişlemesi, Rusya'nın Batı'ya saldırma ihtimali ve varsayılan 'kırmızı çizgilerin' aşılması konusunda çok fazla endişe vardı.

Önce sadece "saldırı silahları", sonra tanksavar füzeleri, hava savunma füzeleri, ABD obüsleri gibi belirli sistemler, daha sonra modern Batı tankları, üst düzey zırhlı personel taşıyıcıları, hava savunma sistemleri, uzun menzilli füze sistemleri ve son olarak F-16 savaş uçakları Ukrayna'ya gönderilmeye başlandı.

Tüm bunların savaşı genişletebilecek 'kırmızı çizgiler' olmasından korkuluyordu, ancak hiçbiri gerçekleşmedi.

Ruslar ya da Çinliler Taliban'a sadece duygusal destek sağlamakla kalmayıp fiziksel olarak da silah, mühimmat, eğitim ve istihbarat desteği vermiş olsalardı, Afganistan'daki 20 yıllık savaş sırasında Amerikalı liderlerin nasıl tepki vereceğini hayal edebiliyor musunuz?

Geçtiğimiz hafta Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov Putin'in "çok önemli bir uyarıda bulunduğunu ve bunun son derece ciddiye alınması gerektiğini" söyledi ve Amerikalı liderleri "ölümcül sonuçlar doğurabilecek yanlış hesaplamalara karşı" uyardığını belirtti.

Batı'da uzun menzilli silahların ve F-16'ların Rus anakarasındaki hedeflere saldırmasına izin verilmesinin, savaşın gidişatını değiştireceğine dair inanç var.

Ancak bunun nükleer bir hamleyi tetikleyebileceği de açık.

Ukrayna ile Rusya arasındaki güç dengesinin temel analizi, Putin güçlerinin hava gücü, hava savunması, zırh, füzeler, insansız hava araçları, endüstriyel kapasite ve insan gücü bakımından belirleyici avantajlara sahip olduğunu göstermektedir.

Rusya'ya bir avuç uzun menzilli atış yapmak onlara zarar verecektir ama savaşın gidişatını değiştirmek şöyle dursun, sonucunu bile değiştirmeyecektir.

Rusya'nın Ukrayna'nın kritik askeri altyapısına yönelik istikrarlı ve yıkıcı uzun menzilli füze saldırıları bile Kiev güçlerini dize getirmediğini düşünün. Batı'nın Rusya'ya yönelik sürekli ve geniş çaplı bir kampanyası da benzer şekilde asgari düzeyde sonuç verecek ve Rusya'yı misilleme yapmaya itecektir.

Bu noktada en ihtiyatlı hareket tarzı, mevcut en iyi şartlarda müzakere edilmiş bir çözüm aramak, mevcut savaşı sona erdirmek ve nükleer bir savaşın patlak vermesini önlemek için diplomasi yoluna başvurmaktır.

Amerikan ulusal güvenliği risk altında değilken Rusya ile varoluşsal bir savaşı tetiklemek dünyayı bir kaosa sürükleyebilir.

Tartışma