Rusya'nın Buça yalanları
Bütün dünya Buça’daki katliam görüntülerini konuşurken fail – Rusya dikkat dağıtma ve inkar pozisyonu aldı. Fakat Ukrayna’ya saldırıları başlattığı günden itibaren hemen-hemen her konuda olduğu gibi, yine biri diğerini yalanlayan çelişkili açıklamalara imza attı.
Bütün dünya Buça’daki katliam görüntülerini konuşurken fail – Rusya dikkat dağıtma ve inkar pozisyonu aldı. Fakat Ukrayna’ya saldırıları başlattığı günden itibaren hemen-hemen her konuda olduğu gibi, yine biri diğerini yalanlayan çelişkili açıklamalara imza attı.
Rusya’nın muhalif yayın kuruluşlarından (Rusya faaliyetini yasaklamış) Mediazona, Kremlin’in geleneksel algı oyununa Buça örneğinde mercek tutmuş.
İlk iddia: Ceset yok, yerde yatanlar oyuncular ve kıpırdıyorlar
Rusya’nın Buça olayları ile ilgili ilk algı videosu, Kremlin’in Telegram’daki propaganda kanallarından “Fake ile savaş” tarafından ortaya atıldı.
3 Nisan’da yayınlanan bu videoda Buça’daki görüntülerin kurgu olduğu, cesetlerden birinin elini kaldırdığı, diğerinin ise ayağa kalktığı öne sürüldü – görüntü olarak da bilerek çözünürlüğü düşürülmüş videolar kullanıldı.
Rusya Savunma Bakanlığı’nın Telegram Kanalı hemen bu videoyu paylaştı ve Buça’daki katliamın bir kurgudan ibaret olduğunu öne sürdü.
Oysa videonun kaliteli ve yaklaştırılmış gerçek versiyonunda “kalkan el” iddiasının camdaki su damlası yanılsamasından başka bir şey olmadığı net olarak görülüyordu.
“Ayağa kalkan ceset” in ise sağ dikiz aynasından kaynaklı bir yanılsama olduğu çok açık belli oluyordu. Zira görüntülerde sadece cesedin değil, diğer nesnelerin de aynada bozuk göründüğü çok açık ortadaydı. Bu detaylar ortaya çıkınca videoyu ilk yayınlayan Telegram kanalı, “elini kaldıran ceset” versiyonunu silmek zorunda kaldı, “ayağa kalkan ceset” versiyonunu ise tutmaya devam etti. Rusya Savunma Bakanlığı’nın Telegram kanalı ise hatta ilk versiyonu bile silme zahmetine katlanmadı – çünkü amaç gerçeğin ortaya çıkması değil, propaganda amelelerine malzeme desteği vermekti.
Kremlin destekli “Fake ile savaş” kanalı, bir gün sonra da cesetlerin yerinin değiştirildiğini iddia etti ve bazı fotoğrafları örnek gösterdi. Fakat kanal, söz konusu fotoğrafların farklı tarihlerde çekildiğini, 3 Nisan’da cesetlerin taşınmaya başladığını gösteren diğer fotoğrafların-kanıtların bulunduğunu “atlamıştı”…
İkinci iddia: Cesetlerin fotoğraf ve videoları Rus Ordusu'nun çıkmasından sonraki dördüncü günde çekildi
Rusya Savunma Bakanlığı, Buça’daki katliam görüntülerine 3 Nisan akşamı tepki verdi. Açıklamada, Rusya ordusunun Buça’yı 30 Mart’ta terk ettiği, fotoğrafların ise 3 Nisan’da çekildiği iddia edildi. Ancak yine “atlanan” önemli bir detay vardı. Rusya Savunma Bakanlığı’nın resmi yayın kuruluşu “Zvezda” televizyonu 1 Nisan’da yayınladığı haberde Rus deniz piyadelerinin Kiev etrafında Hostomel-Buça-Ozera’da “temizlik” yaptığını bildiriyordu.
Ukrayna ordusu da 31 Mart akşamı yaptığı açıklamada Rus ordusunun daha bu bölgede olduğunu duyurmuştu. Rus propagandasının “elini kaldıran ceset” iddiasının kaynağı olan görüntüler ise 1 Nisan’da çekilmişti – gazeteciler Meta verileri ile bunu da ortaya koydular. Ayrıca, 1 Nisan’da söz konusu görüntü Twitter’da da Ukraynalı gazeteciler tarafından yayınlanmıştı. Bunun yanı sıra, BBC muhabirleri 1 Nisan’da Jitomir otobanında sivil cesetlerini görüntülemişti.
Üçüncü iddia: cesetler yenidir
Rusya Savunma Bakanlığı ve Kremlin propaganda araçları daha sonra fotoğraflardaki cesetlerin yeni olduğunu iddia etmeye başladı. Bakanlığın açıklamasında “Kiev rejimi tarafından yayınlanan tüm fotoğraflardaki cesetler 4 günlük gibi durmuyor, karakteristik ceset lekeleri yok, yaralarında ise pıhtılaşmamış kan görünüyor” denildi. Ancak bu iddia, Buça’dan yayınlanan çok sayıdaki resimler karşısında birkaç saniye içinde çürüdü.
Dördüncü iddi: Cesetler var ama onları Ukrayna Ordusu ve Naziler öldürdü
Rusya’nın bir sonraki iddiası ise Buça’daki katliamın Rus ordusu çıktıktan sonra Ukrayna ordusu tarafından gerçekleştirildiği, ardından gazeteciler davet edilerek kaydedildiği ve Rusya’yı suçlamak için kullanıldığı yönündeydi.
İddiayı ilk ortaya atan Komsomolskaya Pravda muhabiri Aleksandr Kots idi. Kots, bazı cesetlerin kolunda beyaz şerit olduğuna dikkat çekti, bu şeritleri Rus askerlerinin kullandığını, Ukrayna savunma güçlerinin bu sebepten kolunda beyaz şerit olan Buçalıları düşman veya işbirlikçi sanarak öldürmüş olabileceğini öne sürdü. Hatta buna gerekçe olarak da Kiev Savunma Birliklerinin komutanlarından “Botsman” lakaplı Sergey Korotkiy’nin kanalında yayınlanan bir videoyu gösterdi. Söz konusu videoda Botsman’ın savaşçılarından birisi Buça’ya giderken soruyor: “Mavi kurdelesi olmayanlara ateş edebilir miyiz?” Diğeri de “dene” diye cevap veriyor.
Bu gerekçe belki biraz iknaedici görünebilirdi, ancak yine bir detay atlanmış: “Botsman’ın savaşçıları Buça’ya 2 Nisan akşamı gitti, videonun 2 Nisan’da çekildiği de Meta verilerle kanıtlanıyor. Kots’un bahsettiği ceset fotoğrafları ise 1 Nisan’da çekilmiş – bu da verilerle kanıtlanıyor. Dolayısıyla, Kiev savunma güçleri Buça’ya girdiğinde o insanlar artık öldürülmüştü.
Öte yandan, bu “gerekçe”yi “Botsman”ın söz konusu videosunun devamında görüntüler de çürütüyor. Görüntüde “mavi şeridi olmayanı vurabilir miyiz” diye soran askere doğru kolunda belirleyici şerit olmayan siyah üniformalı askerin geldiği görülüyor.
Rus propagandistleri, “Botsman”ın söz konusu videoyu sildiğini iddia ediyor, ancak bu da gerçek değil, video kanalda duruyor.
Cesetlerin kolundaki beyaz şeride gelince, Buça’dan daha 14 Mart’ta kaçmayı başaran mülteciler Rus işgalcilerin insanları kollarına beyaz şerit bağlamaya zorladıklarını medyaya verdikleri röportajlarda anlatmışlardı. Öte yandan, Buça’da öldürülenler arasında kolunda beyaz şerit olanlar da, olmayanlar da var, Kots’un bahsettiği fotoğrafta ise sadece bir kişide bu şeritte olduğu görülüyor. Dolayısıyla, bu, gerekçe olamayacak kadar zayıf iddia.
Öte yandan, Rus yorumcular Ukrayna polisini de katliam yapmakla suçluyor. Gerekçe olarak Ukrayna polisinin 2 Nisan akşamı “Buça’da sabotajcılardan ve Rus ordusunun destekçilerinden temizleme başladı” açıklamasını gösteriyorlar. Ancak bu “gerekçe” de ilk cesetlerin bulunduğu tarihle – 1 Nisan – örtüşmüyor. Ukrayna polisi 1 Nisan’da kentin diğer tarafındaki Vokzalnaya sokağında enkaz temizlerken gazeteciler cesetleri görüntülemişlerdi bile. Bir diğer iddia da Rus ordusunun gitmesinden sonra Ukrayna ordusunun Buça’yı topçu ve havan ateşine tutmasıyla ilgilidir. Ancak hatta bu gerçek olsa bile, havan ateşi elleri bağlı öldürülen veya bodrumlardan bulunan cesetlerin açıklaması olamaz…
Rusya yanlısı yorumcular Buça Belediye Başkanı Fedoruk’un 1 Nisan’daki açıklamasında cesetlerden bahsetmemesinin de şüphe çektiğini öne sürüyor. Ancak Meta verileri Buça Belediye Başkanının konuşmasının ilk cesetlerin bulunduğu dakikalara denk geldiğini gösteriyor – o anda bu konuda bilgi sahibi olmayabilirdi. Zira Ukrayna Ulusal Polisi Buça’ya, askerler eşliğinde giren yabancı gazetecilerin Yablonevo sokağında cesetleri görüntülemesinden sonra girmişti
Buça'da katliamın diğer kanıtları
Rusya yetkililerinin ve devlet televizyonlarının çalışanlarının bütün “gerekçeleri” – “ölüm sokağı” Yablonevo’dan çekilen görüntülerle ilgili. Ancak Buça’dan çekilen görüntüler sadece bunlar değil. Diğer sokaklarda ve evlerde, ayrıca Kiev vilayetinin diğer kentlerinde çekilmiş çok sayıda ceset görüntüleri var. Rusya tarafı, ilk görüntülere yoğunlaştığından bu kanıtlarla ilgili gerekçe uydurmaya yetişemiyor.
Buça’daki görüntülerin dışında da bu şehirde Rusya’nın yaptığı savaş suçlarına ilişkin tanık ifadeleri var. Bu ifadelerin çoğu mart ayında yayınlandı, ancak çok dikkat çekmedi, çünkü görüntü yoktu. Rus askerlerinin insanları kurşuna dizmekle tehdit ettiğini, sokaklarda cesetlerin olduğunu Buça’dan kaçanlar 14 Mart’ta verdikleri röportajlarda söylemişlerdi. 29 Mart’ta “Nastoyaşee Vremya” televizyon kanalı, Buça’lı 14 yaşındaki çocukla röportaj yayınlamıştı – röportajda çocuk babasının bisikletiyle insani yardım almaya giderken Rus askeri tarafından öldürüldüğünü anlatıyordu. Buça’daki katliamla ilgili en erken kayıt ise 27 Şubat’a aittir.
Buça’yı terk eden insanların anlattıkları da bunları kanıtlıyor. Bu insanların hepsi Rus askerlerinin evlerine daldığını, insanları sorgulamak için kaçırdığını, savaş gazilerini veya savunma güçlerini aradığını, telefonlara incelediğini, aldığını, Buça’lıları aşağıladığını anlatıyorlar. Bu insanların röportajlarını The İnsider, Vot Tak, Reuters, Meduza gibi kuruluşlar defalarca yayınladı. Ayrıca, Buça sakinleri bulunan cesetlerden yakınlarını, tanıdıklarının kimliklerini belirliyor ve hangi ortamda öldürüldüklerini anlatıyorlar.
Rusya’nın cesetlerin güya Rus ordusunun çıkmasından sonra görüldüğüne ilişkin iddiaları ise Maxar’ın uydu görüntüleri de yalanlıyor. New York Times’in araştırmasına göre, Yablonevo’daki bazı cesetler hatta 11 Mart’tan beri duruyor… Bisikletli bir vatandaşın öldürülme anı ise dron görüntüsüne bile yansımış…