Sarıkamış Harekatı'nın Rus kaynaklarındaki yansımaları
Osmanlı ordusunun 1914 yılının Aralık ayında başlattığı Sarıkamış Harekatı ağır kış şartları ve yapılan hatalar yüzünden mağlubiyetle sonuçlanmıştır. Bu harekatın Rus tarafındaki yansımaları ise oldukça dikkat çekicidir.
Harekâtın hemen ardından dönemin Rus basınında hem harekât hem de Enver Paşa hakkında değerlendirmeler yapılmıştır.
Nitekim Vestnik X. Armiy gazetesinde yayınlanan bir yazıda, Alman komutanlarının sözlerine inanmış Enver Paşa’nın en iyi kolorduları Doğu Anadolu’ya sevkettiği lakin sonucun kendisi adına hüzünlü olduğu vurgulanmıştır.
“Sarıkamış ve Ardahan’da alınan galibiyetler, Rus askerinin Noel öncesi halkına armağanıdır.” diye belirtilen yazıda, mağlubiyet sonrası İstanbul’da büyük bir panik yaşandığı, sonucun Almanya ile İttihat Terakki hükumeti aleyhine gösterilere yol açtığı ve bunun bir isyana dönüşebileceği zikredilmiştir. (Vestnik X. Armiy 28 Dekabr (Aralık) 1914: 1-2)
Rus gazetesinin bu iddiasının sadece propaganda amaçlı bir haber olduğu apaçık ortadadır. Zira o sırada Enver Paşa’nın yenilginin duyulmaması için sıkı bir sansür uyguladığı, hatta İstanbul’daki karargahına kesin zafer kazanıldığını haber verdiği bilinmektedir. (Öğün 2015: 788)
Haberi duyan İstanbul basını adeta “zafer” coşkusuyla Osmanlı ordusunun Bakü yolunu tuttuğunu ve yakında Kafkasya’da Türk sancağının dalgalanacağını yazdı. (Öğün 2014: 82)
Dolayısıyla Osmanlı başkenti İstanbul’da olayın duyulması ve gösterilere yol açması gibi Rus basınının iddiaları gerçekleri yansıtmamaktadır. Harekâtın ardından bir değerlendirme de Reç gazetesinde yayınlandı.
“Türkiye’nin Ölümcül Sıçrayışı” adlı değerlendirme yazısında Osmanlı’nın savaşa girmekle aslında intihar ettiğinden söz edildi.
Yazıda Enver Paşa’nın 1914 yazında Osmanlı’nın asla savaşa girmeyeceği ve çekimser kalacağını ilan etmesinden kısa bir süre sonra Almanya’nın safında savaşa girmesi şiddetle eleştirildi, İttihat ve Terakki hükumetinden birkaç kişinin Almanların oyununa geldiği vurgulandı. (Reç 21 Dekabr (Aralık) 1914: 2)
Osmanlı’nın savaşa girmesinin temelinde, Enver Paşa’nın Mısır, Kafkasya ve Kırım’ı yeniden ele geçirmek arzusunun yattığına dikkat çekilen yazıda, paşanın kesin olarak kararını 9 Ekim tarihinde Avusturya elçisiyle görüşmesinde aldığı, böylece Almanya ve Avusturya’nın isteği doğrultusunda savaşa girdiğinin altı çizildi. (Reç 24 Dekabr (Aralık) 1914: 2)
Genel olarak Rus basını Osmanlı’nın Almanya safında savaşa girmesini şiddetle eleştirdi. Ayrıca Enver Paşa’nın kış şartlarında orduyu Sarıkamış’a götürmesinin de büyük hata olduğunu vurguladı.
Onun Osmanlı hükumeti üzerinde ciddi bir etkiye sahip olduğunu öne süren basın, paşanın aldığı kararları diğer bakanlarla istişareye bile gerek duymadığına, fakatbunun yanlış olduğuna dikkat çekti.
“Türkiye’nın yaşamı ve ölümü Enver ile Talat’ın ellerinde. Onların sözleri kanun kadar serttir. Devletin kaderi onların ellerinde. Diğer bakanlar işe yaramaz birer figürdür.” gibi değerlendirmelerle Enver Paşa’nın hükumet üzerinde baskın söz hakkına sahip olduğu vurgulandı. (Russkiy İnvalid 23 Dekabr (Aralık) 1914: 4)
Sonradan kaleme alınmış Rus kaynaklarında harekâtla ilgili yapılan değerlendirmelerde Türk komuta kademesinin büyük hatalar yapması, Türk askerinin ise kendisine verilen tüm emirlere harfiyen uyması ve cesurca savaşması üzerinde durulmaktadır.
Yalnız kaynaklar büyük bir harekât için Osmanlı askerinin yeterli hazırlığa getirilmediği hususunda mutabık kalmaktadır.
Diğer yandan askerin cesaretine rağmen komutanların taktik hatalarının vakit kaybına ve büyük kayıplara neden olduğu da Rus kaynaklarınca belirtilmektedir.
Özellikle Doğu Anadolu’nun iklim koşullarının iyi hesaplanmadığı, kış şartlarında engebeli bir coğrafyada harekât yapılarak risk alındığı da kaynakların altını çizdiği hususlardandır. (Strokov 1974: 267-269)
Ruslara göre, Osmanlı ordusunun elindeki bölgeyi gösteren haritalar da hatalıydı. Nitekim bu hatalı haritalarda gösterilen dağlık alanlardan geçen yolların aslında sadece küçük patikalar olduğu, lakin bu gerçeğin Osmanlı komuta kademesince bilinmediği vurgulanmaktaydı.
Harita sayısının yetersizliği ve bütün birliklerde mevcut olmaması da mağlubiyeti getiren nedenler arasındaydı. Osmanlı ordusu bu sorunu çözmek niyetiyle yol boyunca yanına kılavuzlar almıştı. Fakat bu da yetersiz kalmıştı.
Osmanlı tarafına kıyasla Ruslar, kendi ellerindeki haritaların bölgeyi en ince ayrıntısına kadar gösterdiğini dile getirmekteydi. (Korsun 1937: 13)
Rus kaynakları harekâtın komutanı Enver Paşa hakkında da değerlendirmelerde bulunmaktadır. Nitekim Yevgeni Maslovski, kitabında Enver Paşa’yı cesur bir komutan olarak zikretmekte, lakin harekâta başlamakla büyük bir hata yaptığını söylemektedir.
Ona göre paşa, Rus kuvvetlerinin dayanıklılığından habersizdi ve Sarıkamış’ın savunmasız olduğunu tahmin etmekle şehri çatışmasız bir şekilde ele geçireceğini düşünerek büyük bir yanılgıya düşmüştü.
Halbuki Sarıkamış’taki Rus güçlerinin cesaretle direndiğini söyleyen Maslovski, takviye aldıktan sonra Kafkas Ordusu’nun savunmadan taarruza geçtiğini ve tüm Osmanlı saldırılarını püskürmeği başardığını kaydetmektedir. (Maslovski 1933: 132)
Bir diğer araştırmacı, Aleksey Oleynikov harekâtla ilgili yaptığı değerlendirmede, Moskova’nın Fransız imparatoru Napoleon Bonaparte’ye “mezar” olduğu gibi Sarıkamış’ın da Enver Paşa’ya “mezar” olduğunu söylemektedir. (Oleynikov 2016: 13)
Genel olarak bakıldığında Rus kaynaklarının Enver Paşa’yı şiddetle suçladıkları anlaşılmaktadır. Basında onun bir maceracı olduğu, Almanya tarafından kullanıldığı iddiaları seslendirilmektedir. (Reç 21 Dekabr (Aralık) 1914: 2; Russkiy İnvalid 13 Yanvar (Ocak) 1915: 1)
Şüphesiz zafer kazanmış Rusların kendi komutanlarını övmesi, rakip komutanı ise alınan sonuç nedeniyle yerden yere vurması çok da yadırganmamalıdır.
Halbuki Rus kaynaklarının Sarıkamış’ta yenilmek üzere olduklarından, telaşa kapıldıklarından ve hatta bölgeyi terk etmek niyetine düştüklerinden pek bahsetmeden sadece Enver Paşa’ya yüklenmeleri olayı propagandaya dönüştürmeye çalışmaları bakımından manidardır.
Dolayısıyla bize göre sadece Enver Paşa’yı alınan sonuç nedeniyle suçlamak doğru olmasa gerekir. Çünkü hazırlanan plan ilk günlerde başarıyla icra edilmiş, Sarıkamış’a ulaşılmış, Rusların Kars ile bağlantısı kesilmiştir.
Bütün bunlar onun askeri hamlesinin doğru olduğunu göstermektedir. (Aksun 2005: 220) Lakin Kafkas Ordusu’nun sürekli diğer hatlardan ve özellikle de Tiflis’ten takviye alması durumu Ruslar lehine değiştirmiştir.
Buna rağmen Enver Paşa elindeki güçlerle defalarca Sarıkamış’a taarruz cesaretinde bulunmuş, fakat Rusların teknik üstünlüklerine galip gelememiştir.
Diğer yandan bazı komutanların taktik hataları ve havanın muhalefeti nedeniyle yenilgi kaçınılmaz olmuştur. Sonuçta Türk askerinin cesaretli taarruzları son bulmuş, geri çekilmek zorunda kalınmış, bu ise büyük bir faciaya neden olmuştur.
Ramin Sadıgov