Sosyal medya dolandırıcıları şimdi de hasta çocukları kullanıyor
Sosyal medya dolandırıcılarının son dönemde hasta çocuk fotoğraflarıyla hayırsever insanlardan para toplamaya çalıştığı ortaya çıktı. Oluşturdukları sahte profille çocuğu hasta aile izlenimi veren dolandırıcılar, fotoğraflar dışında internetten kopyalanmış valilik belgelerini de ekleyerek inandırıcılık sağlamaya çalışıyor.
Bu acımasız dolandırıcılık yöntemi, geçtiğimiz günlerde 'Celal_bebek' adıyla açılan ve 6 bin 191 takişpçisi olan bir profil tarafından kullanıldı. Profilde 'İlknur' isimli bir kadın, çocuğunun bir yıldır solunum cihazına bağlı yaşadığını ve tedavisi için 55 bin liraya ihtiyacı olduğunu söylüyor.
Ancak hesapta paylaşılan fotoğrafı internette aratınca, Sakarya'da yaşan Azra isimli bir bebeğe ait olduğu ortaya çıkıyor. Sözde Celal bebeğe yardım toplamak için valilikten alınan iznin ise, kanser tedavisi gören Ayşe Nur İnak isimli bir çocuk için verildiği anlaşılıyor.
Dolandırıcılar, hasta çocukla ilgili gönderilen mesajları 'Evladım yoğun bakımda' cevabıyla geçiştiriyor, soru gönderen hesapları ise engelliyor.
Hasta çocuk fotoğrafları kullanarak dolandırıcılık yapan hesapların nasıl anlaşılacağı konusunda açıklama yapan Bilişim Teknolojileri ve Siber Güvenlik Uzmanı Yavuz Sultan Selim Yüksel, son zamanlarda bu yöntemin çok kullanıldığını belirterek, dolandırıcıların sadece para talep etmekle kalmayıp aynı zamanda yasal olduğu iddia edilen linklerle kredi kartı bilgilerini de ele geçirdiğini belirtti. Yüksel, "Sosyal medyada birçok hesap görüyoruz. Bu hesaplarda, valilik izinleri, ailesiyle birlikte bir bebek, iletişim ve IBAN bilgilerinin olduğu görseller paylaşılıyor. Bunlara ufak bir para gönderseniz bile toplamda milyonlarca liranın insanlardan alındığını görüyoruz" dedi.
"Yemleme yöntemiyle dolandırıyorlar"
Bu dolandırıcılık yönteminin 'yemleme' anlamına gelen, 'fishing' olarak adlandırıldığını belirten Yüksel "Aldatmaya yönelik senaryolar oluşturuyorlar. İçerisinde yemler var. Yem nedir? Valiliğin iznin belgesinin olduğu resmi bir kampanya. O valilik izninin gerçek olup olmadığını test etmek gibi bir şansınız yok. Örneğin sizi bir linke yönlendiriyorlar. O linke tıkladığınızda size bir bankanın ya da e-devlet sistemine benzeyen sistemin, sanki valiliğin sistemiymiş gibi bir kredi kartı sayfası çıkıyor. Bu sayfaya girdiğinizde kredi kartı bilgilerinizi de ellerine geçiyor. Siz 50-100 liralık bağış yapacağım diye, samimi duygularla destek olmak istediğinizde, kredi kartı bilginiz çalınıyor. Anında hesabınızdan binlerce liralık para çekilebiliyor" dedi.
"Fotoğrafı internetten aratmak gerekir"
Bu dolandırıcılığı fark edebilmek için, paylaşılan fotoğrafların internetten aratılması gerektiğini belirten Yüksel şu uyarıları yaptı, "Bu gibi bağış kampanyalarına samimi olarak destekte bulunmak istiyorsanız, devletimizin resmi kanallardan oluşturduğu kampanyalar var. Buraların tercih edilmesi gerekiyor. Çünkü sosyal medyada bir kontrol mekanizması olmadığı için, istismara her zaman açık bir durum var. Örneğin SMA hastası bir çocuğun fotoğraflarıyla sahte hesaplar ve sahte kampanyalar oluşturabiliyorlar. Google'dan o fotoğrafları aratmak çözüm olabilir. Çocuğun ismi ve fotoğraflarını aratarak farklı isimlerle farklı fotoğraflarla servis edildiğini görebiliriz. Ancak en önemlisi hiçbir linke tıklamamalıyız. Kredi kartı bilgilerinizi hiçbir şartta göndermemiz gerekiyor."