SSB Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün KAAN'nın motoru hakkında bilgi verdi
SSB Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, KAAN'ın motoru için çok ayrı bir ekibin, uzun zamandır çalıştığını belirterek, "Bizim planımız kendi ürettiğimiz motorun seri üretime yetişmesi." dedi.
Görgün, SSB Nuri Demirağ Konferans Salonu'ndaki basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Savunma sanayisinde ihraç edilen ürünlerin yerlilik ve millilik oranlarına ilişkin bir soru üzerine Görgün, "Yerlilik oranını, kabaca bütçesel olarak hesaplayıp sunuyoruz. Söylenilen ve ifade edilen oranlar doğru. Şu an yüzde 80 yerli yüzde 20 yabancı ihtiyacımız var. Onlar da alt sistemler ve çeşitli platformlar. Uzun zamandır platform almıyoruz. Bir süre sonra platformları hiç konuşmayacağız." diye konuştu.
Yüzde 100 yerlilik ve millilik oranının önemine dikkati çeken Görgün, şu ifadeleri kullandı:
"Meseleye şöyle bakmak lazım. Kritik know-how nerede? Sen kullanmak istediğinde seni engelleyecek bir ambargo var mı yok mu? Bir ürünü farklı ülkelerden temin edebiliyor muyuz? Burada esas konu yüzde 100 yerli ve milliliğin yakalanmasının ötesinde ihtiyaç duyulduğunda herhangi bir şekilde sorgulanmadan, birilerinin oluru olmadan ürünlerin kullanılabileceği sistemlerin olması."
Görgün, İHA'larda kullanılan ve daha önce Kanada'dan ithal edilen kameralara ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:
"Alınacak kameraları tamamen askıya aldık. Yerli ve milli en iyisini üretiyoruz. Bizim ürettiğimiz kamera şu anda ihtiyaç duyulan kameradan çok çok daha iyi. Bunun bir önceki versiyonunu da yapmıştık. CATS kamerası da kullanılıyordu. CATS kamerası 15 ülkeye ihraç edildi. Bahsettiğimiz ASELFLIR-500 kamerasının kalifikasyon testleri bitti. Her yönüyle daha iyi olan bir kamera. Bunun da bu ay seri üretimi başlıyor. İlk siparişlerini birkaç gün içinde şirkete vereceğiz."
Milli Muharip Uçak KAAN'ın motoru için yurt içinde özgün bir çalışma yürüttüklerini belirten Görgün, "Var olan tüm sistemlerimiz için motorlarımızı kendimiz üretiyoruz. TB3 tamamen yerli motorla uçuyor. KAAN'ın motoru için çok ayrı bir ekip, uzun zamandır çalışıyor. TR Motor bu işin bir parçası. Bizim planımız kendi ürettiğimiz motorun seri üretime yetişmesi." dedi.
Bu nedenle platform ve motor çalışmalarının birlikte başladığını anlatan Görgün, "Uçağın ihtiyaç duyduğu itki gücü ve enerji ihtiyacını karşılayabilecek bir motor tasarımıyla başlandı ve devam ediyor. Seri üretime başladığımızda motorumuzu alamıyor gibi durum olmasını istemiyoruz. KAAN'ın Türkiye'deki motor üretiminde bir ortaklık yok." değerlendirmesinde bulundu.
Görgün, savunma sanayisinde çalışan kadın mühendislerin sayısının arttığını ve daha da artmasını arzu ettiklerini de dile getirdi.
"Hava savunma sistemlerini geliştiriyoruz"
Hava savunma sistemleri konusunda çalışmaların titizlikte yürütüldüğünü anlatan Görgün, "Çalışmalar konusunda kesin tarih veren, teknik özellikleri veya bütçesel büyükleri açıklayan bir yaklaşımım yok. Bizim hava savunma sistemleri kurgumuz, katmanlı hava savunma sistemleri kurgusu." ifadelerini kullandı.
Görgün, havadan tehdit oluşturabilecek drondan seyir füzesine kadar her türlü saldırı aracının dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, bu tarz saldırıları önleyebilmek için hem mühimmatla hem de elektronik olarak katmanlı bir savunma yapısı oluşturduklarını söyledi.
Katmanlı hava savunma sistemlerinin noktasal veya bölgesel koruma olarak değerlendirebileceğini söyleyen Görgün, şunları kaydetti:
"Tehdidi önceden belirleyip nasıl bir tehdit olduğunu kesinleştirebilmek oldukça önemli. Çünkü bazen öyle bir tehdit olur ki o tehditte karşı kullanacağınız karşı tedbir de o tehditle ve oluşturabileceği hasarla orantılı olmak zorunda. Biz, var olan elektronik harp ve lazer yeteneklerimizle yakın temas ve noktasal savunma açısından belli bir seviyeye ulaşmış durumdayız."
Görgün; Hisar A, Hisar A+, Hisar O, Hisar O+ ve SİPER Ürün 1 gibi daha yüksek irtifalarda kullanılabilen hava savunma sistemi ürünlerinin testlerinin başarılı bir şekilde tamamlandığını belirterek, bu ürünlerin seri üretimleriyle ilgili sözleşmelerin yapıldığını anımsattı.
Hem tehdidin niteliğinin hem de tehdide karşı uygulanabilecek silahların belirlenmesine yönelik çalışmaların sürdürüldüğünü bildiren Görgün, "Bütünsel olarak radarlar, füzeler ve bunların atış kontrol sistemlerine yönelik çalışmaları yürütmeye devam ediyoruz. Bizim vazifemiz, her zaman ihtiyacımız olanı yerli ve milli olarak en iyi şekilde karşılamak." dedi.