The New Arab: Türkiye'nin bölgedeki ve Karadeniz'deki rolü artıyor
Rusya'nın, Mısır'da bir sanayi bölgesi kuracak olması, Türkiye'yi Afrika ile ilgili daha kritik bir noktaya taşıyacak. Karadeniz'de yaşanacak askeri bir tırmanma, Türkiye büyük risklerle karşı karşıya bırakabilir.
İngiltere merkezli The New Arab'da, Karadeniz'de yükselen gerilimin ve Rusya tarafından devam ettirilmeyen tahıl koridoru anlaşmasının değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Türkiye'nin Karadeniz'deki rolünün giderek arttığı belirtilen analizde, özellikle Türk Boğazları'nın kritik rolü nedeniyle, Karadeniz'deki olası bir askeri tırmanmanın Türkiye için de büyük riskler yaratabileceği tespitine yer verildi.
Diğer yandan; Rusya'nın, Mısır'daki Port Said Limanı'nda bir sanayi bölgesi kuracak olması ile Türkiye'nin bölgesel öneminin daha da artacağı ve bu hamlenin Türkiye'yi Afrika ile ilgili daha kritik bir noktaya taşıyacağı belirtildi.
İşte The New Arab'da yayınlanan analiz:
Rusya geçtiğimiz ay Karadeniz Tahıl Girişimi'ne son verdiğini ve Ukrayna limanlarından ayrılan gemilerin askeri hedef olarak kabul edileceğini açıkladı.
Bu anlaşma BM'nin de katılımıyla Rusya, Ukrayna ve Türkiye arasında varılan bir anlaşmaydı.
Her şey Rusya'nın kendi koşullarını kabul ettirme ısrarı ile başladı. Bu anlaşmada kozların çoğu Rusya'nın elindeydi. Moskova'nın üstün gelebileceğini göstermek için Odesa limanını üç gece üst üste bombalayarak 60.000 ton tahılı yok etti. İran yapımı bir insansız hava aracı da Romanya sınırına sadece 300 metre mesafede bulunan Ukrayna limanı Reni'yi vurdu.
Tüm bu saldırılar savaşın her yöne doğru istikrarlı bir şekilde genişlediğini gösteriyor. Ayrıca, pek çok şeyin kıt olduğu bir ortamda, bu kadar büyük miktarda gıdanın israf edilmesi oldukça üzücüdür.
Diğer yandan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, en az gelişmiş Afrika ülkelerinin halklarının gönlünü kazanmak amacıyla, geçen hafta onlara Ukrayna'dan alamadıkları tahılı hibe ya da ticari anlaşma yoluyla sağlama sözü verdi.
Putin, Rusya'nın bu yıl rekor bir hasat beklediğini ve bu nedenle tahıl anlaşmasından çekilmesinin bu ülkeleri olumsuz etkilemeyeceğini söyledi. Putin, Rusya'nın bu Afrika ülkelerine tahıl, gıda, gübre ve diğer malzeme tedarikini sürdüreceğini yineleyerek, bu ülkelere 2022'de 11,5 milyon ton, 2023'ün ilk yarısında ise 10 milyon ton tahıl gönderdiklerine işaret etti.
Rusya, Karadeniz'de daha önce verdiği güvenlik garantilerinin artık geçersiz hale geldiğini açıkladı. Böyle bir açıklama Karadeniz'i istikrarsız bir bölge haline getiriyor.
Rusya tahıl anlaşmasına son vererek, Türkiye'nin önemli bir oyuncu olduğu bir anlaşmaya da son vermiş oldu. Türkiye'nin İsveç'in NATO üyeliğini şartlı olarak onaylaması Rusya'yı kızdırmış olabilir.
Tüm bu göstergeler Karadeniz'de bir tırmanma riskinin gerçek olduğu anlamına geliyor.
Misket bombalarının kullanılmaya başlanması Ukrayna savaşında bir başka karmaşık faktör haline geldi. Bu mühimmat siviller üzerindeki etkisi nedeniyle 2010 yılında bir BM sözleşmesi ile yasaklanmıştı. O tarihten bu yana yaklaşık 110 ülke bu sözleşmeye katılmıştır. Rusya Ukrayna'da yoğun bir şekilde misket bombası kullandı. Şimdi de ABD Kiev'e misket bombası göndermeye karar verdi. Bu durum kayıpların sayısını büyük ölçüde arttıracaktır.
ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Adam Hodge, Washington'un Rusya'nın Ukrayna limanlarının çevresine ek mayınlar döşediğine dair bilgi edindiğini iddia etti. Hodge ayrıca Rusya'nın Karadeniz'de seyreden kargo gemilerine yönelik olası saldırılar için hazırlık yaptığını da iddia etti.
Eğer bu söylentiler doğru çıkarsa, Karadeniz'de askeri bir tırmanma yaşanabilir. Karadeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip ülke olarak Türkiye büyük risklerle karşı karşıya kalacaktır. Ayrıca, Türk Boğazlarının kontrolünü elinde tutan Ankara da ilave risklere maruz kalabilir.
ABD ve AB ülkeleri Rus mallarına sadece seçici yaptırımlar uygulandığını iddia etse de Moskova, uluslararası sigorta şirketlerinin Rus gemilerini sigortalamayı reddettiğinden ve diğer ülkelerin limanlarını kullanmalarına izin verilmediğinden şikayet ediyor. Ayrıca Rus bankalarının SWIFT olarak bilinen uluslararası transfer sistemini kullanmalarına izin verilmemesinden ve Rusya'ya tarımsal ekipman ve yedek parça ithalatına kısıtlamalar getirilmesinden şikayetçi. Rusya büyük ölçüde boğulduğundan şikâyet etmektedir.
Rusya ayrıca tahıl koridorunun aslında yoksul ülkeler için tasarlandığını, ancak şimdi çoğunlukla Batılı ülkeler tarafından kullanılan sıradan bir ticari mekanizmaya dönüştürüldüğünü iddia ediyor. Türkiye'nin resmi istatistiklerine göre tahılın yüzde 40'ı Avrupa ülkelerine, yüzde 30'u Asya'ya, yüzde 13'ü Türkiye'ye, yüzde 12'si Afrika'ya ve yüzde 5'i Orta Doğu'ya gidiyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky ile temasa geçerek çıkmazın aşılmasında Türkiye'nin öncülük etmesi gerektiğini söyledi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise anlaşmanın yeniden yürürlüğe girmesi amacıyla Rus mevkidaşı Sergei Lavrov ile temasa geçti ancak şu ana kadar herhangi bir ilerleme kaydedilmedi.Rusya ısrarla tahıl ve gübre satışının engellendiğinden şikayet ediyor.
Anlaşma yenilenmezse en büyük kaybeden Ukrayna olacak. Bir sonraki en büyük kaybeden ise Rusya olacaktır. Ancak Rusya'nın ekonomisi daha büyük ve Asya ülkelerine alternatif ihracat yolları var. Tahıl anlaşmasına devam edilmesi halinde tüm taraflar kazanacak, yeni bir anlaşma yapılmaması halinde ise tüm taraflar kaybedecektir.
Lavrov, Hakan Fidan ile yaptığı görüşmelerde Rusya'nın tahıl anlaşmasından çekilmesinin çeşitli nedenlerini sıraladı. Fidan Rusya'yı müzakere masasına geri getirmek için çok çalışıyor. Rusya'nın tahıl anlaşmasını engellemeye devam etmesi 400 milyon insanı etkileyecek gibi görünüyor. Ukrayna tahılının Romanya, Slovakya ya da Polonya üzerinden dünya pazarlarına ulaştırılması için başka yollar da var ancak bu kara koridorunu kullanmanın maliyeti çok daha yüksek. En iyi çözüm Türk Boğazlarını kullanmak için yapılacak bir anlaşma olacaktır.
Geçen hafta sonunda Petersburg'da yapılan bir toplantıda Putin, Mısır'ın Port Said limanının eteklerinde bir sanayi bölgesi kurulacağını ve buranın Rusya'nın Afrika'ya açılan penceresi olacağını açıkladı.
Bu ayrı bir düzenleme olacağından, Türk Boğazları yine Afrika ile ilgili bu anlaşmanın bir parçası haline gelecek. Rusya'nın bu şekilde Ukrayna'yı tamamen izole edip edemeyeceğini göreceğiz.
Her bir ülkenin faydalanacağı bir düzenlemenin yapılabilmesi için Karadeniz bölgesindeki ülkelerin birbirine ihtiyacı var.