Türkiye ve Suudi Arabistan ilişkileri bölge için büyük önem taşıyor
Türkiye ile Suudi Arabistan arasında ikili ticaret, iş dünyası ve hükümetler arası işbirliğinde yeni bir dönem büyük önem taşıyor.
Türkiye ile Suudi Arabistan arasında ikili ticaret, iş dünyası ve hükümetler arası işbirliğinde yeni bir dönem başlamak üzere.
22 Haziran itibariyle, iki ülke İslam dünyasında siyasi hakimiyet elde etmek için aralarında uzun süren mücadeleyi bir kenara bıraktı.
Daha 2021'in ikinci yarısında, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dünyanın büyük bir kısmıyla olan ilişkileri düşük bir seviyedeydi. Ancak Türkiye bu tarihten sonra, uluslararası ilişkilerini toptan bir şekilde yeniden ele alma ve yumuşatma politikasını devreye soktu. AB'ye, Mısır'a, İran'a, Yunanistan'a ve şaşırtıcı bir şekilde İsrail'e, hatta Suudi Arabistan'a karşı olumlu bir yaklaşım ve değişiklik sinyali verdi.
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Salman'ı eleştirileriyle bilinen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul'daki konsolosluğunda cinayete kurban gitmesinden bu yana Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkiler dibe vurmuştu.
Konuyla ilgilenen Birleşmiş Milletler Özel Raportörü, konsolosluk içinde Türk istihbaratı tarafından kaydedilen konuşmaların kayıtlarını dinledikten sonra, gazetecinin 15 kişilik Suudi ajanlardan oluşan bir ekip tarafından binanın içinde vahşice öldürüldüğü ve ardından cesedinin parçalara ayrıldığı sonucuna vardı. Kaşıkçı cinayeti dünya çapında öfkeye yol açtı. Erdoğan suikastı vahşi ve planlı olarak tanımlayarak kınadı.
ABD istihbarat teşkilatları, Suudi Arabistan'ın fiili hükümdarı olan Veliaht Prens'in operasyonu onayladığı sonucuna vardı. Selman ise herhangi bir rol oynadığına dair iddiaları reddetti.
Cinayetten bir yıl sonra, bir Suudi mahkemesi beş kişiyi öldürmeye doğrudan katılmaktan suçlu buldu ve onları ölüme mahkum etti. Cezalar daha sonra 20 yıl hapis cezasına çevrildi. Diğer üç kişi ise olayla ilgileri olmadığı fakat suçu örtbas etmek istediklerinden dolay daha az ceza aldı.
Türkiye bu sonucu bir skandal olarak niteledi ve reddetti. Neredeyse iki yıldır İstanbul'daki bir mahkeme, 26 Suudi yetkiliyi kasten adam öldürmek veya delilleri yok etmek suçlamasıyla gıyaben yargılıyordu.
28 Nisan 2022'de Erdoğan, Türkiye'nin dış ilişkilerini sıfırlama politikasının bir parçası olarak, Kral Selman ve ülkenin fiili hükümdarı Prens Selman ile görüşmek üzere Suudi Arabistan'a bir ziyaret gerçekleştirdi. Suudi devlet haber ajansı, Türk cumhurbaşkanının veliaht prensi kucaklarken görüntülerini servis etti.
"Diplomatik koşullar değişti"
Erdoğan Türkiye'ye dönüşünde “diplomatik koşulların değiştiğini” açıkladı. Bu hamle, Suudi Arabistan'a ve dünyaya, Türkiye'nin dış ilişkilerinde köklü bir değişimin devam ettiğine dair açık bir mesajdı.
Erdoğan'ın Prens Selman ile görüşmeleri ve müteakip eylemleri Riyad'da iyi sonuçlanmış olmalı ki hemen ardından 22 Haziran'da Prens Selman, Türkiye'ye tarihi bir ziyaret olarak nitelendirilebilecek bir ziyaretde bulundu.
Görüşmelerin ardından yapılan ortak açıklamada iki lider, yeni bir işbirliği dönemi başlatmaya kararlı olduklarını belirterek, görüşmelerin aralarındaki mükemmel ilişkilerin derinliğini yansıttığını da sözlerine ekledi. İki ülke; ticareti nasıl kolaylaştıracaklarına ve enerji, ticaret, savunma ve yapay zeka dahil olmak üzere çeşitli alanlarda daha yakın işbirliği yapmaya nasıl başlayabileceklerini tartıştılar.
Suudi Aramco şirketi, küresel ekonomik büyümenin pandemi kaynaklı bir gerilemeden kurtulduğu 2021 yılında, net kârının %120'den fazla arttığını açıkladı. Kısacası, Suudiler yurt dışına yatırım yapacak ve Türk ekonomisini destekleyecek bir konumda.
Erdoğan, Türkiye'nin Birleşik Arap Emirlikleri ile ilişkilerini de normalleştirme konusundaki başarısını hiç şüphesiz tekrarlamayı umuyor. Körfez devleti, Türkiye ile savunma ve ticaret alanlarında 12 anlaşma imzalayarak yeni kurulan dostluğu taçlandırdı. Ayrıca Türkiye'deki yatırımları desteklemek için 10 milyar dolarlık bir fon ayırdığına dair açıklamada bulundu.
Suudi Arabistan'dan Al-Tamayoz Holding'in başkanı Suudi işadamı Abdullah Al-Maleihi, yeni kurulan Suudi-Türkiye ilişkisinin etkileri hakkında verdiği röportajda, Suudi Arabistan ve Türkiye'deki şirketlerin çeşitli alanlarda işbirliğini genişletmek için müzakerelere başladığını açıkladı.
Türkiye ile Suudi Arabistan arasında ikili ticaret, iş dünyası ve hükümetler arası işbirliğinde yeni bir dönem artık tam anlamı ile başlamak üzere. Gelişme, Körfez bölgesi ve Orta Doğu'da inşa edilen İran karşıtı ittifakın önemli bir şekilde güçlenmesi anlamına geliyor ve bölgedeki yeni dönem için büyük önem taşıyor.
Jerusalem Post'da yayımlanan analiz gdh.digital tarafından çevrilmiştir.