Türkiye'de başıboş köpek sorunu yok, belediyecilik sorunu var

Cumhur İttifakı’nın başıboş sokak hayvanları konusunda Meclise sunduğu yasa tasarısı tartışmaların odağında. Belediyeler ise sokak hayvanlarındaki artış gösteren popülasyon ile mücadele etmek yerine mama alımı ve beslenmelerine ağırlık veriyor.

1. resim

Cumhur İttifakı’nın ‘Hayvanları Koruma Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nda değişikliğe gidilmesi için hazırladığı ve Meclise sunduğu yasa tasarısı tepkilere neden olmuştu.

TBMM’ye sunulan yasa taslağında yer alan maddelere göre, Belediyelerin barınaklarda bulunan sahipsiz köpekleri sahiplendirmek için ilan vermesi, yayınlanan ilanın 30 gün askıda kalması, 30 gün içinde sahiplenilmeyen köpeklerin enjeksiyon yöntemiyle uyutulması, uyutulan köpeklerin yerine barınaklara yeni köpeklerin getirilerek aynı işlemin tekrarlanması, sahiplendirilen köpeklere çip takılma zorunluluğu ve bu köpeklerin takibinin yapılması, öngörülmekte.

İlk tepki hayvanseverlerden

Başıboş sokak hayvanlarına yönelik hazırlanan yeni yasa tasarısına ilk tepkiyi, hayvan hakları savunucuları gösterdi. Geçtiğimiz pazar günü başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin birçok ilinde meydanlara çıkan hayvan hakları savunucuları, çıkarılan bu yeni yasayla birlikte sokak hayvanlarının uyutularak 'katledileceklerini' iddia ettiler.

‘Önce bizi uyutun’ sloganıyla yasaya tepki gösteren hayvan hakları savunucuları, başıboş sokak hayvanları sorunuyla mücadele için 30 maddelik bir öneri sunuyorlar. Sorunun çözümü olarak sunulan önerilerde, ‘etkin kısırlaştırma ve sahipsiz hayvan nüfusunun kontrol altına alınması, etkili aşılama çalışmalarının yapılarak bulaşıcı hastalıkların önlenmesi, etkili ve özendirici sahiplendirilme çalışmalarının yapılması, fiziksel ve psikolojik rehabilitasyon bakım merkezlerinin çoğaltılması, geçici veya kalıcı hayvan bakım merkezlerinin koşullarının iyileştirilmesi’ gibi maddeler öne çıkmakta.

AK Parti dönemiyle başlayan mücadele

Türkiye’de başıboş sokak hayvanlarıyla mücadele noktasında kanun yapma çalışması ilk kez 1980’li yıllarda gerçekleştirilmiş olsa da bu çalışmaların yasalaşması 24 Haziran 2004 tarihinde 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun kabul edilmesiyle birlikte AK Parti döneminde gerçekleşti.

Hayvanları Koruma Kanunu’na yönelik ikinci önemli düzenlemeyse yine AK Parti ve MHP ortaklığındaki Cumhur İttifakı döneminde gerçekleşti. 9 Temmuz 2021 tarihinde meclisten geçen yeni düzenlemeyle birlikte, hayvanlar, mal ve eşya statüsünden çıkarılarak canlı statüsüne sokulurken, hayvanlara karşı yapılan ihlallerle daha etkili mücadele etmek ve caydırıcılığı sağlamak amacıyla idari para cezaları getirildi.

Kedi ve köpek sahiplerini sahip oldukları hayvanlar için dijital kimliklendirme zorunluluğu getiren yasa, ev hayvanları satışı yapan Pet-Shop'larda hayvan sağlığı açısından uygun ve hijyenik ortamların olmadığını gerekçe göstererek kedi ve köpek satışlarını yasakladı.

Hayvanların korunmasına yönelik bakım evleri ve hayvan hastaneleri kurmak, buralarda bakım, rehabilitasyon, aşılama ve kısırlaştırma gibi faaliyetlerin yürütülmesini de içeren bu yasayla birlikte sorumluluk en başta yerel yönetimlere verilirken yerel yönetimler ve diğer ilgili kurumlara Bakanlık tarafından uygun görülen miktarlarda mali destek verilmesi planlandı.

2021 yılından bugüne ne değişti?

Cumhur İttifakı tarafından 9 Temmuz 2021 tarihinde Mecliste kabul edilen tasarı, 14 Temmuz 2021 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. GDH olarak sizin için 14 Temmuz 2021 tarihinden bugüne Başıboş Sokak Hayvanlarına yönelik yerel yönetimlerin ve diğer kurumların yapmış oldukları ihalelerin izini sürdük.

Kısa adı EKAP olan, ’Elektronik Kamu Alımları Platformu’nda Temmuz 2021-Nisan 2024 tarihleri arasında tamamlanan ve ‘Sonuç İlanı’ yayınlanan ihaleleri incelediğimizde, ‘Geçici Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezindeki Sokak Hayvanları İçin Kullanılmak Üzere Mama ve İlaç Alım İşi, Sokak Hayvanlarının Rehabilitasyonu ve Hizmeti Alım İşi, Sokak Hayvanları İçin Mama Yapım Ünitesi Alım İşi, Sahipsiz Sokak Hayvanlarını Toplama Alım İşi, Sokak Hayvanlarının Kısırlaştırılması, Tedavi ve Bakım İşlerinde Kullanılacak Tıbbi İlaç, Medikal Mal/Malzeme ve Mama Alım İşi, Sokak Hayvanları İçin Mikroçip, Küpe Alım İşi’ gibi başlıklar altında yapılan ihalelerin yaklaşık tutarı 1.7 Milyar TL.

1.7 milyar TL tutarındaki bu ihaleler içinde, yaklaşık 500 milyon TL tutarındaki harcamalar, 5 belediye tarafından yapılan sokak hayvanları için barınak inşaatında kullanılmış. Geri kalan 1.2 milyar TL tutarındaki meblağın yaklaşık 200 milyon TL’lik kısmı, sokak hayvanlarının toplanması, kısırlaştırılması, mikroçip takılması ve küpelenmesi işinde kullanılırken yaklaşık 1 milyar TL tutarındaki meblağ ise, yaş ve kuru mama ile konserve alımı için kullanılmış.

Bu veriler gösteriyor ki; Temmuz 2021’de yürürlüğe giren yasa kapsamında başıboş sokak hayvanları ile mücadele için ön görülen kısırlaştırma ve nüfus artışını engelleme noktasında birinci derece sorumlu olan Belediyeler, sokak hayvanlarındaki artış gösteren popülasyon ile mücadele etmek yerine mama alımı ve beslenmelerine ağırlık vermiş durumda.

Türkiye genelinde faaliyet yürüten 1389 belediyenin sadece 254 tanesinde başıboş sokak hayvanları için bakım ve rehabilitasyon merkezi mevcut. Geriye kalan belediyelerde bu hizmet olmadığı için ne sokak hayvanlarının popülasyonu engellene bilmiş durumda ne de bu popülasyondan kaynaklı nüfus artışının önüne geçilebilmiş durumda.

Hal böyle olunca, başta hayvan hakları savunucuları olmak üzere toplumun birçok kesimi, ‘Türkiye’de başıboş köpek sorunu yok. Türkiye’de belediye ve belediyecilik sorunu var.’ şeklinde tepkisini ortaya koyuyor.

Tartışma