Türkiye’nin Çelik Kubbe’si güçlenmeye devam ediyor: SİPER Ürün-2 (Blok-2) füzesi ile yeni test atışı

SİPER'in menzili

Savunma sanayi yetkilileri tarafından daha önce açıklandığı üzere, SİPER Blok-2 füzesinin hedef menzilinin 150+ km olduğu bilinmektedir.

Bu, projenin bir önceki aşaması olan ve 100+ km menzile sahip SİPER Ürün-1 (Blok-1)'e kıyasla önemli bir ilerleme anlamına geliyor.

Ürün-1’in önleme irtifası 20 km, Ürün-2’nin önleme irtifası ise 30 km.

SİPER’in takip menzili ise 290 km’nin üzerinde. SİPER’de atışa hazır 18 füze bulunuyor. Aynı anda 10 farklı hedefe angaje olunabiliyor.

S-400 ve Patriot ayarında

SİPER projesi, S-400 ve Patriot gibi küresel çapta tanınan hava savunma sistemlerinin kapsadığı irtifa ve menzilleri hedefleyecek şekilde bloklar halinde tasarlanıp geliştiriliyor.

Projenin nihai hedefi ise 2028 yılına kadar anti-balistik füze sistemi kabiliyetine ulaşmak olarak belirtiliyor.

SİPER'in özellikleri

Sistemin teknik özellikleri arasında, her türlü hava koşulunda ve elektronik harp ortamında etkin çalışabilecek arayıcı başlıkların entegrasyonu da yer alıyor.

Bu özellik, füzelerin operasyonel kabiliyetlerini ve güvenilirliğini önemli ölçüde artırıyor.

SİPER projesinin endüstriyel boyutu da dikkat çekici. Projede 200'den fazla alt yüklenici ve 1.000'in üzerinde tedarikçi yer alıyor.

Bu durum, projenin Türk savunma sanayisine ve ekonomisine geniş çaplı katkısını gözler önüne seriyor.

Geçtiğimiz yıl Aralık ayında SİPER Ürün-1'in seri üretim sözleşmesi imzalanmıştı ve sistemin 2024 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine girmesi bekleniyor.

Türkiye, bu gelişmelerle birlikte dünyada hava savunma sistemi üretebilen az sayıdaki ülkeden biri haline geliyor. Yetkililer, katmanlı hava savunma kabiliyetine sahip ülke sayısının beşi geçmediğini belirtiyor.

Türkiye'nin hava savunma sistemleri

Türkiye'nin hava savunma sistemleri yelpazesi oldukça geniş.

Alçak irtifada KANGAL, SAPAN, İHTAR ve GERGEDAN gibi elektronik harp ağırlıklı sistemler özellikle insansız hava araçlarına karşı kullanılıyor. Ayrıca, lazer teknolojisi entegre edilmiş ALKA sistemi de hedefleri etkisiz hale getirme konusunda başarılı sonuçlar veriyor.

Orta irtifada KORKUT, SUNGUR ve HİSAR-A sistemleri hali hazırda hizmette bulunuyor. Bunların üzerindeki katmanda ise HİSAR-A+ ve HİSAR-O+ görev yapıyor.

GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN füzelerinin de yakın zamanda envantere girmesi bekleniyor.

Deniz Kuvvetleri için geliştirilen KORKUT-D sistemi gemilere entegre edilmeye başlandı.

Ayrıca, HİSAR sistemlerinin deniz türevi olan SAPAN'ın da modern savaş gemilerine entegrasyonu planlanıyor.

Türkiye'nin hava savunma alanındaki bu çok yönlü ve katmanlı yaklaşımı, ülkenin savunma kabiliyetlerini önemli ölçüde artırırken, aynı zamanda savunma sanayisinin gelişimine de katkı sağlıyor.

SİPER Ürün-2'nin başarılı testi, bu stratejik hedefler doğrultusunda atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

SİPER sistemi, Türkiye'nin başta hava savunması olmak üzere savunma kabiliyetlerinde kendine yeterliliğini artırmaya yönelik daha geniş stratejisinin bir parçası.

Gürz ve HİSAR gibi mevcut sistemleri tamamlayarak Türkiye'nin hava sahasını çeşitli tehditlere karşı korumayı amaçlayan kapsamlı bir hava savunma ağı oluşturuyor.

SİPER'in geliştirilmesi, özellikle ABD Patriot füzeleri ve tartışmalı Rus S-400 sistemi alımı gibi sistemlerin edinilmesinde yaşanan zorluklardan sonra, Türkiye'nin yabancı askeri teknolojiye bağımlılığını azaltma çabalarını yansıtıyor.

Çelik Kubbe hakkında

Çelik Kubbe, Türkiye'nin hava sahasına tam koruma sağlayacak.

Bu sayede tüm algılayıcı ve silahlar entegre çalışabilecek. Proje, ortak hava resminin oluşturulmasını ve gerçek zamanlı olarak harekât merkezlerine iletilmesini sağlayacak.

Ayrıca, yapay zeka desteğiyle karar vericilere sunulacak.

Sistem, bir "sistemler sistemi" olarak tasarlanıyor.

Çelik Kubbe, Türk savunma sanayii tarafından geliştirilen KORKUT, HİSAR-A+, GÖKDEMİR, GÖKER, GÖKBERK, HİSAR-O+ ve SİPER gibi hava savunma sistemlerini entegre edecek. Bu entegrasyon, sistemlerin birbiriyle uyumlu çalışmasını sağlayacak.

Projenin kapsamı, silah sistemleriyle sınırlı değil.

Bu özelliğiyle Türkiye'nin hava savunma alanındaki beyni olma görevini üstlenecek.