Washington Post: Erdoğan'ın kazanması sonrası Batı ne yapmalı?
Beş yıllık bir dönem daha kazanan Erdoğan'ın neden olabileceği sorunları en aza indirmenin anahtarı, Türkiye ile yaşanan sorunları yumuşatmak olacaktır. Kongre'nin, Türkiye'nin istediği F-16'lara dair bir anlaşmanın önünü açması akıllıca olacaktır.
ABD'nin önde gelen yayın organlarından Washington Post, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim zaferinin ardından, Batı ile Türkiye arasındaki ilişkileri değerlendirdiği kısa bir değerlendirme yazısı yayımladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Batı'ya zarar veren politikalar" izlediği belirtilen analizde, ABD ve Avrupa'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu politikalarına karşı farklı kaldıraçlar kullanmaları gerektiği ve sorunlu başlıklarda sıkı pazarlıklar yaparak sorunları yumuşatmaları gerektiği belirtildi.
Analizde ayrıca, "ABD Kongresi'nin Türkiye'nin istediği F-16'lara dair bir anlaşmanın önünü açması akıllıca olacaktır." ifadelerine yer verildi.
İşte Washington Post'da yayımlanan değerlendirmenin tamamı:
Hafta sonu yapılan seçimlerde beş yıllık bir dönem daha kazanan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Washington ve Batılı müttefiklerinin onsuz olmayı diledikleri türden bir müttefik olarak görevine devam edecek.
Rusya'nın Türkiye'nin zorlanan ekonomisine yaptığı milyarlarca dolarlık yardım karşılığında Moskova ile ortak hareket eden Erdoğan, Batı için yönetilmesi gereken bir sorun olmaya devam edecek.
Ancak ABD ve Avrupalı liderlerin Türk liderini, zarar verici politikalarının en azından bir kısmından uzaklaştırmaya yardımcı olacak kaldıraçları var.
Sert pazarlıklar ve Türkiye ile yaşanan sorunlardaki bazı başlıkları yumuşatmak, Erdoğan'ın neden olabileceği sorunları en aza indirmenin anahtarları.
Erdoğan, terörist olarak gördüğü “Kürt aktivistlerin” iade edilmesi de dahil olmak üzere, çok sayıda şart koşarak sert bir tavır aldığı için, İsveç'in NATO'ya katılmasını engelledi. Ve Rusya'ya yönelik Batı yaptırımlarına karşı çıkarak, Moskova'nın Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa tarafından ihracatı yasaklanan bazı mallar için koridor sağladı.
Erdoğan'ın ABD'den en az bir büyük talebi var ve Türkiye ekonomisi kötü gitmeye devam ettikçe muhtemelen daha fazlasını da isteyecek.
Erdoğan bir yılı aşkın bir süredir, Türkiye'nin eskiyen jet filosunu yenilemek için 20 milyar dolarlık ABD yapımı F-16 savaş uçağı paketi ve modernizasyon kitleri satın almaya çalışıyor. Satış, Biden yönetimi tarafından destekleniyor. Ancak diğer sorunların yanı sıra Ankara'nın İsveç'in NATO üyeliği başvurusunu kabul etmeyi reddetmesinden rahatsız olan kongre liderleri tarafından durduruluyor.
NATO, İsveç Silahlı Kuvvetleri'ni resmi bir güvenlik garantisi vermeden bile askeri yapılarına zaten entegre ediyor.
Bu açmazda, Washington'ın en azından Türkiye üzerindeki F-16 kozunu gündeme taşıması gerekir. Kongre üyelerinin bir anlaşmanın önünü açması akıllıca olacaktır.
Biden yönetimi ayrıca, Rus oligarklarının Türkiye'yi bir operasyon merkezi ve tatil yeri olarak kullanmasını engellemek için Ankara'ya daha fazla taviz vermeli. Washington tarafından yapılan geçmiş baskılar, Batı tarafından yaptırım uygulanan Rus mallarının Türkiye üzerinden geçmesini engellemek konusunda kısmen etkili oldu. Bu nedenle ABD'li yetkililer, kuralları çiğneyen Türkiye kaynaklı kuruluşları cezalandırma konusunda agresif olmalı.
Batı yaptırımları, Rusya'nın petrol ve doğalgaz gelirleri üzerinde baskı oluşturmaya devam ederken, Kremlin'in Türk ekonomisine olan mali desteğinin önceki seviyelerde akmaya devam etmesi pek olası değil. Bu durum muhtemelen Erdoğan'a, Moskova'nın Ukrayna'da sergilediği askeri beceriksizlikle de birleştiğinde, Putin ile olan sıcak bağlarının azalacağı konusunda mesaj verecektir.
Batı'nın, Erdoğan'ın demokratik normlardan istikrarlı bir şekilde uzaklaşmasını ise engelleyemeyebileceği doğru.
Yine de Biden yönetimi ve Avrupalı müttefikleri, Erdoğan'ın ayaklar altına aldığı temel Batı değerleri adına seslerini yükseltmeye devam etmeli.