gdh'de ara...

Yıldırım Test Tesisi, Milli Muharip Uçak Projesi ile yerlileşiyor

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) ana yükleniciliğinde gerçekleştirilen Milli Muharip Uçak Projesi, test tesislerinin yerlileşmesini sağlıyor.

1. resim
07.01.2022

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarını karşılamak üzere başlatılan Milli Muharip Uçak (MMU) Projesi, birçok yerli alt yüklenici firmanın kararlı çalışmalarıyla ilerliyor.

Uçak bakımları için hizmet vermekte olan Yıldırım Test Tesisi, proje başlamadan önce Türkiye’de bulunmuyordu.

MMU Projesi ile birlikte taktik öneme sahip Yıldırım Test Tesisi yerlileştirilmiş olacak.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarını karşılamak üzere başlatılan Milli Muharip Uçak (MMU) Projesi ile Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde bulunan ve 2030’lu yıllardan itibaren kademeli olarak devreden çıkartılması düşünülen F-16 uçaklarının yerini alabilecek yurt içi imkân ve kabiliyetler ile tasarlanan modern uçakların üretilmesi amaçlanıyor.

Yıldırım Test Tesisi bu amaçla yerlileştiriliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ana vurucu gücü olan F-16’lardan daha yüksek kabiliyetlere sahip olacak Milli Muharip Uçak, yeni nesil teknoloji ile donatılmış olmasından dolayı yeni nesil test tesislerine ihtiyaç duyuyor.

1. resim

Yıldırım Test Tesisi

Milli Muharip Uçak Projesi kapsamında, sayılı ülkede bulunan ve hava platformlarının yıldırım etkilerine karşı test edilmesine imkan sağlayan Yıldırım Test Tesisi, Türkiye'ye kazandırılacak.

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ) ile Hızal LTD arasında imzalanan sözleşme doğrultusunda kurulacak Yıldırım Test Tesisi Türkiye için ilk olacak.

Yıldırım Test Tesisi'nde yer alacak laboratuvarlarda uçak, helikopter, insansız hava aracı (İHA) platformları; alt sistemleri, bileşen ve malzemeleri doğduran ve dolaylı yıldırım etkilerine karşı test edilecek. Bin volttan milyon voltlara kadar darbe gerilimleri üretebilecek kapasitede test cihazları yer alacak tesiste, tüm sistemler milli olacak ve yerli imkanlarla kullanıma sunulacak.

Tesis; uçak, helikopter ve İHA'ların komple test edilebileceği boyutlarda, altyapıda, kapasite ve donanımda olacak.

Yıldırım Test Tesisi ile Türkiye, özgün uçar platformlar tasarlayan her ülkenin sahip olduğu bir kabiliyet ve altyapıya kavuşacak. Gerçek yıldırım şartları ve etkilerinde yapılacak testler doğrultusunda dizayn, tasarım ve üretimler gerçekleştirilebilecek. Tasarım ve üretimler, ilgili uluslararası askeri teknik standartlarda test edilip doğrulanabilecek.

Bu tesis sayesinde daha önce yurt dışında yapılan askeri platformların yıldırım testleri Türkiye'de yapılacak. Bu durum ekonomik olarak maliyetleri aşağı çekecek, test süreçlerine ilişkin süreleri kısaltacak, kritik ve stratejik tasarımlarda gizlilik sağlayacak. Tesiste yürütülecek çalışmalarla uzman eleman ve yönlendirilmiş enerji alanlarında uzman mühendis ve teknisyen yetiştirilecek.

1. resim

Tesiste, Yüksek Gerilim Yıldırım Direkt Etkileri Test Laboratuvarı, Yüksek Gerilim Yıldırım Dolaylı Etkileri Test Laboratuvarı, yüksek akım ve yakıt test sistemi testleri, test ölçüm sistemlerinin kontrol odaları, atölye ve destek birimleri, personel alanları yer alacak.

OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi üyesi yüklenici firma Hızal LTD, Yıldırım Test Tesisi'nde yer alacak laboratuvarların yüksek gerilim ve yüksek akım jeneratörleri ile birlikte test ölçüm sistemlerinin tasarımı ve üretimini üstlenecek.

Tesisinin işletmeye alınmasında da eğitim ve danışmanlık hizmetlerini yerine getirecek Hızal LTD, aynı zamanda eğitim ve entegre lojistik destek konularında OSTİM Teknik Üniversitesi ve OSSA üyesi Molekulas AŞ ile ortak imalat, tasarım, ileri seviye mühendislik analiz ve hizmet alımları gerçekleştirecek.

Hızal LTD, 1972'den bugüne çeşitli model ve güçlerde 3 bine yakın yüksek gerilim ve yüksek akım makinesi, test ve ölçüm sistemini yurt içi ve dışında (Portekiz, Rusya, Malezya, Suudi Arabistan, Özbekistan) sanayii ve üniversitelerin hizmetine sundu. Şirket, yüksek gerilim teknolojileriyle 2000 yılından bu yana savunma sanayii projelerinde danışman, çözüm ortağı olarak yer alıyor.

1. resim

Milli Muharip Uçak Projesi

Projede yeni nesil bir uçakta olması gereken düşük görünürlük, dâhili silah yuvası, yüksek manevra kabiliyeti, artırılmış durumsal farkındalık ve sensör füzyonu vb. teknoloji alanlarındaki çalışmaların sonucunda Türkiye, dünyada ABD, Rusya ve Çin’den sonra 5'inci nesil bir muharip uçağı üretebilecek altyapı ve teknolojiye sahip ülkeler arasında yer alacak.

MMU'nun, 2070’lere kadar Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde yer alması öngörülüyor.

İmzalanan ana sözleşme, geliştirme ve üretim sürecinin bir parçası olan ön tasarım aşamasını kapsıyor. Söz konusu dönem içinde hava aracının, mühendislik, teknoloji, test altyapılarının ve sertifikasyon süreçlerinin geliştirilmesi, muharip uçak tasarımına yönelik kabiliyet kazanılmasını amaçlanıyor.

1. resim

Ana sözleşme, SSB ile 05 Ağustos 2016 tarihi ile imzalanmış olup, başta ana yüklenici TUSAŞ olmak üzere, proje kapsamında görev alan tüm paydaşlar ile birlikte heyecanla çalışmalar artırılarak sürdürülüyor.

TUSAŞ ile BAE Systems (İngiltere) arasında Milli Muharip Uçak geliştirmesine yönelik Ana İlkeler Sözleşmesi (Heads of Agreement) 28 Ocak 2017 tarihinde, Anlaşma Tutanağı 10 Mayıs 2017’de imzalandı. TUSAŞ ve BAE Systems arasındaki iş birliği anlaşması 25 Ağustos 2017 tarihinde imzalanarak yürürlüğe girdi.

Ön tasarım aşaması sonunda ise projenin takip eden dönem ve aşamaları için kesintisiz bir geçiş öngörülüyor.

TUSAŞ, projenin ana hedefleri doğrultusunda ülkemizin muharip uçak tasarımı, üretimi, sertifikasyonu, bakım ve idame bilgisini ve tecrübesini artırmaya yönelik tüm milli imkânlardan yararlanma yönünde azami gayret gösteriyor.