YTB'den yurt dışında ırkçı saldırıya uğrayanlara hukuk desteği
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren, "Yurt dışında ırkçı saldırılara uğrayan vatandaşlarımıza bireysel ve hukuki destekler veriyoruz." dedi.
Eren, Almanya'da 29 Mayıs 1993'te ırkçılar tarafından kundaklanan evlerinde çıkan yangında ailesinin 5 ferdini yitiren Mevlüde Genç'in, Amasya'nın Taşova ilçesinde düzenlenen cenaze töreni sonrası AA muhabirine yaptığı açıklamada, Mevlüde Genç'in, Almanya'da ırkçılıkla ve ayrımcılıkla mücadelenin sembolü olduğuna işaret etti.
Genç'in, 29 sene önce Solingen'deki saldırıda, 2 çocuğunu, 2 torununu ve yeğenini kaybettiğini hatırlatan Eren, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buna rağmen, bir yandan ırkçılıkla mücadele etti bir yandan Türk toplumu ile Alman toplumunun arasında nefret tohumlarının ekilmesine mani olmaya çalıştı. Almanya'da her zaman üst düzey bir şekilde saygı gördü. Mevlüde Genç, hem bir Türk kadınının hem de bir Müslümanın, Avrupa'da yaşayan Türklerin nasıl olması gerektiğini, duruşuyla ve yaşayışıyla bizlere gösterdi. Mevlüde Genç, Almanya'daki Türk toplumunun Almanya'ya neler kattığını somut bir şekilde göstermiş oldu, örnek bir şahsiyetti. İki toplum arasında ilişkilerin geliştirilmesine çok büyük katkılar verdi. Umarız ırkçı saldırılar son bulur. Mevlüde Genç gibi teyzelerimiz bu acıları yaşamazlar diye ümit ediyoruz."
"Irkçılık ve yabancı düşmanlığı maalesef gitgide artmakta"
Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına karşı yapılan ırkçı saldırıları önlemek için gerekli çalışmaları sürdürdüklerini anlatan Eren, "Almanya'da büyük çoğunluğu olmak üzere, Avrupa'nın dört bir yanında yaşayan vatandaşlarımız var. Irkçılık ve yabancı düşmanlığı maalesef gitgide artmakta bu ülkelerde, kurumsal ırkçılık da var. Bunlara karşı çok ciddi mücadele vermemiz lazım." diye konuştu.
Eren, kurumsal bir şekilde, bu ırkçılıkla mücadeleyi yürütmeleri gerektiğini belirterek, "Bu kapsamda bizler, yurt dışında ırkçı saldırılara uğrayan vatandaşlarımıza, bireysel ve hukuki destekler veriyoruz. Yurt dışındaki saldırıları raporluyoruz, ilgili makamlara gönderiyoruz. Hukuki mücadele bu işin temelinde." ifadelerini kullandı.
Yurt dışındaki saldırıların çoğunun raporlanmadığını dile getiren Eren, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu saldırıların raporlanması için vatandaşlarımızın da bilinçlenmesi lazım. Solingen bir dönüm noktası. Almanya'daki Türklerin 61 yıllık hikayelerine baktığımızda birkaç olay var. Bunların en belirgini Solingen, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı anlamında. Solingen'de bu Neo-Nazi saldırısından sonra halkımızda da bir tepki oluştu. Alman toplumunda da bu konuyla alakalı daha büyük bir farkındalık oldu. Ama buna rağmen gerekli adımlar atıldı mı? Onu tam anlamıyla bilemiyoruz. Biz de elimizden gelen mücadeleyi sürdüreceğiz."