AB'nin Türkiye raporu şaşırtmadı

AB'nin 8 Kasım tarihli Türkiye ile ilgili genişleme raporu, ikili ilişkilerdeki çatlakların devam edeceğini gösteriyor. Her ne kadar AB, Rusya - Ukrayna Savaşı'nın ardından Orta Koridor bağlamında Türkiye'ye ihtiyaç duysa da Türkiye ile olan ilişkilerinde ABD ile Türkiye arasındaki münasebetleri göz önünde bulunduruyor. Bu da ilerleme ve genişleme raporlarına yansıyor.

 AB Komisyonu'nun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi'nin duyurduğu rapor, "Türkiye, AB'nin kilit ortağı ve aday ülke olmaya devam ediyor." cümlesiyle başlasa da geçmiş yıllarda ilişkilerde gerilime neden olan eleştirilerde, AB Komisyonu'nun ısrarcı olduğu görülüyor.

 AB'nin terörle mücadele rahatsızlığı

Türkiye'nin terör örgütü PKK/YPG ile olan mücadelesinin Batı'da yarattığı rahatsızlık bilinen bir gerçek. Bu durum, son AB raporuna da yansımış vaziyette.

Raporda Türkiye'nin terörle mücadele operasyonlarının "orantılı" olması gerektiği belirtiliyor. Ayrıca insan haklarına saygı vurgusu da dikkat çekiyor.

Azınlıklara açılım çağrısı

AB raporu, Türkiye'yi azınlıkları ve korumaya muhtaç diğer grupları koruma konusunda adımlar atmaya çağırırken, Romanların kayıt dışı istihdam edildiğini öne sürdü ve Romanların çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin Romanların haklarıyla ilgili çeşitli eylem planları geliştirdiğini belirten rapor, Ankara'yı Romanlar başta olmak üzere diğer etnik gruplara yönelik açılımlar yapmaya çağırdı.

LGBT+Q dayatması

Türkiye'de toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda problemler bulunduğunu iddia eden AB raporu, LGBT+Q bireylere yönelik şiddetin arttığını vurguladı. Rapora göre, Türkiye'de cinsiyet ayrımcılığı ve LGBT+Q bireylere yönelik nefret söylemleri artıyor.

AB, bu raporda LGBT+Q konusunda Türkiye'nin adımlar atmasını beklediğini belirterek LGBT+Q dayatmasını açıkça dile getirdi.

Türkiye'ye Rusya'ya yaptırım çağrısı

Raporda Türkiye'nin Rusya ile Ukrayna arasındaki müzakere süreçlerinde üstlendiği kolaylaştırıcı rolden övgüyle bahsedilse de AB üyesi ülkelerin Rusya'ya yaptırım uyguladığı hatırlatılarak Rus menşeili mal ve hizmetlerin serbest dolaşımı konusunda Türkiye'nin adım atması istendi.

Oysa Türkiye, AB üyesi değil. Haliyle AB'nin uyguladığı yaptırımlara katılmak zorunda değil. AB, üyelik sürecinin hızlandırılması konusunda somut adımlar da atmıyor.

Türkiye'de insan hakları, demokrasi, seçim güvenliği ve sivil toplumun durumu hakkında da eleştiriler barındıran raporda, göç ve ulaştırma konusunda ise Türkiye'nin işbirliğinden övgüyle bahsedildi.