Arab News: Dünya Gazze Savaşı'na odaklanırken İsrail Batı Şeria'yı nasıl ilhak ediyor?

İsrail Gazze'de uluslararası tüm kuralları ihlal ederken Netanyahu hükümetinin arka plandaki hedefleri nasıl işliyor? İsrail, savaşın gölgesinde Batı Şeria'yı ilhak planını nasıl hayata geçiriyor?

1. resim

Suudi Arabistan'ın önde gelen yayın organlarından Arab News'de, İsrail'in Gazze Savaşı'nın gölgesinde gerçekleştirdiği Batı Şeria'yı nasıl ilhak faaliyetlerinin detaylarının verdiği bir analiz yayınlandı.

Daha geçtiğimiz hafta İsrail hükümetinin, beş yei yasadışı yerleşim yerini savaşın gölgesinde sessiz sedasız yasalaştırdığı belirtilen analizde, İsrail'in 18 ay önce başlattığı izli bir planın hayata geçirilmeye başlandığına dikkat çekildi.

Analizde ayrıca; İsrail'in uluslararası hukuka göre iki devletli çözümün tek uygulanabilir alternatif olduğu BM kararlarını yok saydığına dair ayrıntılara yer verildi.

İşte Arab News'de yayınlanana analiz:

İsrail, BM yasalarına göre suç olan yerleşim yerleriniı yasallaştırarak ve Filistin Yönetimi'nin fonlarını kesip idari yetkilerini elinden alarak Batı Şeria'yı ilhakını hızlandırıyor.

Ancak daha da tehlikeli olan, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in Batı Şeria üzerindeki yasal yetkiyi ordudan alarak, Yahudi yerleşimciler tarafından yönetilen sivil bir oluşuma devretme planı.

Geçtiğimiz hafta İsrail hükümeti beş yerleşim yerini savaşın gölgesinde sessiz sedasız yasalaştırdı.

Ayrıca İsrail meclisi, Filistin Yönetimi'ne Batı Şeria'nın B Bölgesi'ndeki sivil otoritesinin bir kısmını geri çekmek de dahil olmak üzere cezalandırıcı yeni tedbirler uygulama önerisini onayladı.

Oslo Anlaşmaları uyarınca bu bölge Filistin Yönetimi ve İsrail ordusu tarafından ortaklaşa yönetiliyor. Ancak son yıllarda Yahudi yerleşimciler Oslo Anlaşmalarını açıkça ihlal ederek B Bölgesi'ndeki özel Filistin topraklarına ekim ve yerleşim için el koyuyor.

Filistin Yönetimi, Batı Şeria'nın toplam topraklarının yaklaşık yüzde 18'ini oluşturan A Bölgesi üzerinde münhasır idari kontrole sahip. B Bölgesi ise yaklaşık yüzde 22'sini oluşturuyor.

Bu iki bölge birlikte yaklaşık 2.8 milyon Filistinliye ev sahipliği yapmaktadır.

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Aralık 2022'de aşırı sağcı hükümetini kurmasından sonra, Ürdün Vadisi'nin tamamı ve Yeşil Hat olarak adlandırılan bölgedeki topraklar da dahil olmak üzere Batı Şeria'nın yaklaşık yüzde 60'ını oluşturan C Bölgesi'ndeki yerleşimlerin genişletilmesi planlarını onaylamıştı.

Aslında bu plan savaştan çok önce, hatta 18 ay önce başlatıldı ve bazı bölümleri aşamalı olarak hayata geçirildi.

Smotrich'e göre hükümet, uluslararası incelemeyi devre dışı bırakmak için Savunma Bakanlığı'nın sürece dahil olmasına izin verdi ve böylece Batı Şeria yönetiminin merkezinde hala ordu varmış gibi bir tablo çiziyor.

Bu süreç fazla dikkat çekmeden gerçekleştiriliyor ve Batı Şeria'nın tamamen ilhakını bir oldu bittiye getirecek adımlar atılıyor.

Yahudi yerleşimciler, hükümet destekli bir tkampanya ile C Bölgesi'ndeki yüzlerce Filistinli aileyi şimdiden yerlerinden etmeyi başardı.

BM İnsani İşler Ofisi, 7 Ekim ile Mart tarihleri arasında İsrailli yerleşimcilerin Batı Şeria'daki Filistinlilere yönelik 650 saldırısını kayıt altına aldı. En az dokuz Filistinli yerleşimciler tarafından öldürülürken, İsrail işgal güçleri Batı Şeria genelinde 400'den fazla Filistinliyi öldürdü.

İsrailli insan hakları örgütü B'Tselem'e göre İsrailli yerleşimciler ve örgütleri Batı Şeria topraklarının yaklaşık yüzde 42'sini kontrol ediyor. Buna karşılık yerleşim alanlarının yüzde 21'i Filistinlilere ait özel araziler üzerinde yer alıyor.

Mart ayına kadar geçen bir yıl içinde hükümet, işgal altındaki Batı Şeria'da 20,000'den fazla ek birim inşa edilmesini onayladı.

BM rakamlarına göre işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te yaklaşık 700,000 İsrailli yerleşimci yaşıyor.

Ocak ayı itibariyle Batı Şeria'da 146, Doğu Kudüs'te ise 12 İsrail yerleşimi bulunuyor ve bunların hepsi uluslararası hukuka göre yasadışı.

Smotrich'in planı Filistin Yönetimi'ni lağvetmeyi ya da yerleşimlerle çevrili enklav veya kantonlardaki Filistinlilere belediye hizmetleri sağlamaktan sorumlu idari bir organa indirgemeyi amaçlıyor.

Smotrich'e göre B plan, fiili ilhak hiçbir zaman bir Filistin devletinin kurulmamasını sağlayacak.

Netanyahu ise, taktikler konusunda küçük anlaşmazlıklar olsa da nihai hedefi destekliyor.

Nitekim; daha geçtiğimiz hafta beş yasadışı yerleşim biriminin tanıması karşılığında Smotrich, Filistin Yönetimi'ne borçlu olduğu bazı fonları serbest bırakmayı kabul etti.

Dünyanın dikkati Gazze'deki savaşa odaklanmışken, Smotrich Batı Şeria'daki ilhak planını kusursuz bir şekilde devam ettiriyor.

Uluslararası toplumdan gelen olağan kınamaların dışında, İsrail'e Filistin topraklarına yavaş yavaş ele geçirmesi konusunda hiçbir baskı oluşturmuyor.

Batı Şeria Filistinlilerine karşı yürütülen savaş, doğal kaynakların gasp edilmesini de içeriyor. Su ve toprak gibi kaynaklar üzerindeki kontrol genellikle yerleşimlere kaydırılarak kalıcılıkları pekiştiriliyor. Bu yasadışı yerleşimlerin sürekli genişlemesi, gelecekteki bir Filistin devleti için ayrılan toprakları parçaladığı ve bitişik bir Filistin devletinin kurulmasını zorlaştırdığı için iki devletli bir çözümün uygulanmasını imkansız hale getiriyor.

İki devletli çözümün tek uygulanabilir alternatif olduğu BM kararları ile ortada iken İsrail'in savaşın gölgesinde izlediği bu politika gözlerden kaçıyor.

Kaynaklar

Tartışma