Avrupa'nın gaz krizinden çıkması Türkiye'nin tavrına bağlı
Gelecekteki asıl sorun, Avrupa'nın gaz krizinden kurtulması için Türkiye'nin tavrının ne olacağı.
Uzmanlar, enerji krizi çeken Avrupa'ya gaz sağlayacak olan EastMed boru hattının diplomatik tartışmalar sonrası iptal edilmesi nedeniyle tedirginlik yaşıyor.
Bölgesel uzmanlar, Türkiye ile Yunanistan arasında artan gerilimin, Doğu Akdeniz doğalgazını enerji krizi yaşayan Avrupa'ya taşımayı amaçlayan projelerin "ölümü" olabileceği konusunda uyarıyor.
Türkiye geçtiğimiz günlerde, Yunan karadan havaya füzelerinin bir keşif görevi sırasında Türk savaş uçaklarına kilitlendiğini bildirdi. Olay 23 Ağustos'ta Yunanistan'ın Girit'teki S-300 füze sisteminin Türk jetlerini kilitlediği sırada gerçekleşti. Raporda, Türk uçaklarının "düşman ortama rağmen" görevini tamamlamayı başardığı belirtildi.
Yunanistan Savunma Bakanlığı Türk iddialarını yalanladı ve beş Türk jetinin önceden uyarıda bulunmadan Yunan hava sahasında uçtuğunu ve ABD B-52 bombardıman uçaklarına eşlik ediyor göründüğünü belirtti.
Her iki ülke de NATO üyesi olmasına rağmen, Türkiye ve Yunanistan'ın Ege Denizi'ndeki iddiaları konusunda uzun süredir devam eden anlaşmazlıkları var.
Kudüs Strateji ve Güvenlik Enstitüsü ve Tel Aviv Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Türkiye uzmanı Dr. Hay Eytan Cohen;
“EastMed projesinin artık uygulanabilir olup olmadığı konusunda büyük bir sorunlar var. Türkiye ve Yunanistan arasındaki sorunlar göz önüne alındığında, hiçbir çokuluslu şirketin bu tehlikeli adımı atmaya ve potansiyel bir çatışma bölgesine milyonlarca dolar yatırım yapmaya istekli olacağını düşünmüyorum.”
ifadelerini kullanıyor.
Doğu Akdeniz, önemli doğal gaz kaynaklarına sahiptir ve bölge ülkeleri için önemli bir stratejik varlık olarak kabul edilmektedir. Yunanistan, İsrail ve Kıbrıs liderleri, 2020'nin başlarında EastMed projesine imza attılar. Ancak ABD, bu yılın başlarında bu projenin uygulanabilir olmadığını belirterek verdiği desteği geri çekti.
Bununla birlikte, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin hemen ardından ortaya çıkan enerji krizi ile Avrupa bu proje ile yeniden ilgilenmeye başladı.
Doğu Akdeniz'deki gazın Avrupa'ya ulaşması isteniyorsa, İsrail, Türkiye, Kıbrıs ve Yunanistan'ın işbirliği yapması gerekiyor. Ancak şu anda bunu görmek bir bilim kurgu gibi geliyor.
Ankara, Atina'yı, birçoğu Türkiye kıyılarına yakın olan bölgedeki adaları askeri olarak güçlendirerek uluslararası anlaşmaları ihlal etmekle defalarca suçladı. Yunanistan, söz konusu adaları olası bir Türk saldırısından koruduğunu ileri sürerek konuyla ilgili tutumunu savundu.
Atina merkezli Hellenic Foundation for European and Foreign Policy'de kıdemli araştırma görevlisi olan Dr. George Tzogopoulos;
"Türkiye'nin Yunanistan'a karşı söylemleri, eylemlerinden çok daha ağır. Yunan-Türk farklılıklarının özünde dünya istikrarsızlığının ve Ankara'nın bölgesel emellerinin etkisi, gelecek adına tahmin yapmayı zorlaştırıyor."
ifadelerini kullanıyor.
Uzmanlar EastMed boru hattını, Rusya'nın Avrupa'ya doğal gaz tedarikini sınırlamasının bir sonucu olarak, Avrupa'nın süregelen enerji sorunlarına çözüm sağlayabilecek önemli bir proje olarak görüyor.
Projenin bu şartlarda hayata geçmesi zor olduğu için İsrail Avrupa'ya gaz ihracatını artırmak için farklı yollar izlemeye çalışıyor. Haziran ayında İsrail, Mısır sıvılaştırma tesisleri aracılığıyla Avrupa'ya milyarlarca dolar değerinde gaz göndermeyi kabul etti.
İsrail Enerji Bakanı Karine Elharrar geçen hafta yaptığı açıklamada, İsrail'in 2022'nin ilk yarısında doğal gaz üretiminin yüzde 22 artmasıyla Avrupa'ya ihracatını artırdığını duyurdu. İsrail'e komşu ülkelere yapılan ihracat aynı dönemde %35 artarken, gaz satışlarından elde edilen gelirler de %50 artarak kabaca 253 milyon dolar oldu.
EastMedprojesinin geleceği tartışılırken,gelecekteki asıl sorunun ise, Avrupa'nın gaz krizinden kurtulması için Türkiye'nin tavrının ne olacağı ve Doğu Akdeniz'de bulunacak gaz miktarlarının nasıl paylaşılacağı ve şekilleneceğidir.
The Medialine'da yayımlanan analiz gdh.digital tarafından çevrilmiştir.