Carnegie Endowment for International Peace: Putin-Kim Zirvesi nasıl sonuçlar ortaya çıkaracak?

Ukrayna Savaşı ve artan ABD-Çin rekabeti Kuzey Kore'yi stratejik bir noktaya taşıdı. Peki Kuzey Kore'nin "yeni bir dönüm noktası" olarak nitelediği Putin-Kim Zirvesi nasıl sonuçlar ortaya çıkaracak?

1. resim

Analistler, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un bu hafta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı ve büyük yankı uyandıran zirveyi çok sayıda açıdan kritik olarak değerlendiriyor.

Putin ve Kim, Rusya'nın Uzak Doğusundaki bir roket üretim tesisi olan Vostochny Cosmodrome'da dört yıldan uzun bir süre sonra ilk zirveleri için bir araya geldi.

Kuzey Kore'nin resmi Kore Merkez Haber Ajansı, Putin ve Kim'in ayrıntı vermeden "stratejik ve taktiksel işbirliğini" güçlendirme sözü verdiklerini belirtti.

Silah anlaşması endişesi

Washington, Pyongyang'ın kıtalararası balistik füzeler, nükleer tahrikli denizaltılar ve askeri keşif uyduları inşa etmesinin önündeki kritik engellerin aşılmasında Moskova'dan yardım alması karşılığında Ukrayna'daki savaşı için Moskova'ya mühimmat sağlayabileceğinden şüpheleniyor.

Nitekim görüşmenin ardından ABD, Kuzey Kore'yi Rusya'ya silah tedarik etmemesi konusunda uyardı.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby gazetecilere verdiği demeçte;

"Gezegendeki hiçbir ulus, Putin'in masum Ukraynalıları öldürmesine yardım etmemelidir. Eğer bir tür silah anlaşmasıyla ilerlemeye karar verirlerse, açıkçası bununla uygun bir şekilde ilgileneceğiz"

ifadelerini kullandı.

Ancak analistler, Kim'in silah programlarında teknik yardımdan daha fazlasını arıyor olabileceğini belirtiyor.

Kuzey Kore ile kapsamlı bir şekilde ilgilenen eski bir Güney Koreli istihbarat yetkilisi olan Seong Ok Yoo, Kim'in zirveyi bir propaganda aracı olarak kullanmaya çalıştığını ve küresel imajını yükseltmeye çalıştığını belirtti.

Seong Ok Yoo;

"Kim uluslararası alanda tanınmak istiyor. Kendi varlığını öne çıkararak ABD'yi kendisine karşı tutumunu yumuşatmaya zorlayabileceğine inanıyor. Diğer bir ifade ile; ABD'nin kendisini ciddiye almasını sağlamak istiyor"

tespitinde bulundu.

Seul'deki Kuzey Kore Çalışmaları Üniversitesi'nde profesör olan Jong Dae Shin ise, bir ülkeyi yönetmek için uluslararası bir olayı araç olarak kullanmanın Kuzey Kore'nin iktidardaki Kim hanedanı üyeleri için köklü bir gelenek olduğunu belirtti.

Shin'e göre Kuzey Kore gibi onlarca yıldır ağır yaptırımlarla izole edilmiş bir ülke için bu köklü yönetim stratejisi, vatandaşlar arasında sadakat ve bağlılığı yeniden güçlendirerek rejime hizmet ediyor.

Prof. Jong Dae Shin;

“Bu ziyaret Kim için konumunu güçlendirmek adına ciddi bir fırsat oldu. Kim'in zirve diplomasisi, eski Başkan Donald Trump ile Haziran 2018'de Singapur'da yapılan ve o dönemde Kore Yarımadası'nda barışa giden olası bir yol olarak selamlanan tarihi buluşmayla doruğa ulaşmıştı. Ancak o dönemde iki lider Şubat 2019'da Hanoi'de gerçekleşen ikinci zirvede bir anlaşmaya varamadılar.”

değerlendirmesinde bulundu.

Analistler ayrıca, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve ABD-Çin stratejik rekabeti gibi son jeopolitik gelişmelerin Kim'e imajını yükseltmek için bir şans daha verdiğini belirtiyor.

Onlara göre Kim, ülkesinin silah programlarınının etkisini artırmak ve ABD ile anlaşmazlık içinde olan Rusya ve Çin üzerindeki etkisini artırmak için süreci bir fırsat görüyor.

Kuzey Kore 2022 yılında, çok sayıda BM yaptırımını ihlal ederek rekor sayıda füze denemesi gerçekleştirmişti. Ancak BM Güvenlik Konseyi, veto yetkisine sahip olan Rusya ve Çin'in itirazları nedeniyle harekete geçemedi.

Aralık 2017'de konsey, Pyongyang'ın Rusya ve Çin'in desteğiyle kıtalararası balistik füze fırlatmasına cevaben Kuzey Kore'ye yönelik sert yaptırımları kabul etti.

Güney Koreli istihbarat yetkilisi olan Seong Ok Yoo, Moskova'nın Ukrayna'daki savaş nedeniyle Washington'la karşı karşıya gelmesi nedeniyle, Kuzey Kore'nin Rusya üzerindeki etkisinin arttığına inanıyor.

Seong Ok Yoo, Rusya ile Kuzey Kore arasında Nisan 2019'da yapılan zirveye atıfta bulunarak;

"Bir önceki zirveye göre bir pozisyon değişikliği söz konusu"

tespitinde bulundu.

Yoo'ya göre Kim, Trump'la başarısızlıkla sonuçlanan zirvenin ardından diplomatik destek için o dönemde de Putin'e başvurmuştu. Ancak o dönemde olumlu sonuçlanmaya süreç, şimdi mühimmata ihtiyacı olan Rusya'nın yaklaşımı ile sonuç verdi.

Seong Ok Yoo ayrıca;

"2019'da Kim'in diplomatik izolasyondan kurtulmak için Putin'e güvenmekten başka çaresi yoktu. Şimdi ise sürücü koltuğunda Kim var,"

değerlendirmesinde bulundu.

Kore Ulusal Birleşme Enstitüsü'nde kıdemli araştırma görevlisi olan Cho Han-Bum da, Putin ve Kim arasındaki son zirvenin uluslararası basında yer almasına ve Putin'in Kuzey Kore lideri için hazırladığı gösterişli karşılamaya dikkat çekti.

Atta bazı Güney Kore haber kaynakları, yabancı liderlerle görüşmelere geç gelmesiyle bilinen Putin'in Kim'i görüşme yerinde 30 dakika boyunca beklediğini bildirdi.

Kuzey Kore devlet medyası zirveyi Pyongyang ve Moskova arasındaki ilişkilerin gelişmesi için "yeni bir dönüm noktası" olarak tanımladı.

Diğer yandan zirve, Kuzey Kore'nin ciddi gıda sıkıntısıyla karşı karşıya olduğu bir dönemde gerçekleşti.

Güney Kore Ulusal İstihbarat Servisi tarafından yönetilen bir düşünce kuruluşu olan Ulusal Güvenlik Stratejisi Enstitüsü'nde (INSS) baş araştırma görevlisi olan Kuzey Koreli Intae Kim ise, Kuzey Kore lideri Kim'in Aralık 2011'de iktidara geldiğinden beri ekonomik büyümeyi ve nükleer gelişmeyi aynı anda genişletme politikası izlediğini belirtti.

Tartışma