Cezayir, Türkiye'nin deprem tecrübelerinden istifade etmek istiyor
Cezayir İmar ve Şehircilik Bakanlığı İnşa ve İkmal Araçları Genel Müdürü Rıza Buurva, Türkiye'nin deprem konusundaki tecrübelerinden istifade etmek istediklerini söyledi.
Cezayir İmar ve Şehircilik Bakanlığı, 21 Mayıs 2003'te yaklaşık 2 bin 500 kişinin hayatını kaybettiği 6,8 büyüklüğündeki Bumerdas depreminin 20. yılı münasebetiyle 20-21 Mayıs tarihlerinde "Deprem Riskinin Azaltılması: Yönetişim ve Öngörü" başlıklı bir sempozyum düzenliyor.
İki gün sürecek sempozyum boyunca uzmanların, deprem alanında küresel düzeydeki en son araştırma sonuçlarını ve depreme dayanıklı yapılar için modern teknolojilere ilişkin görüş ve düşüncelerini paylaşması bekleniyor.
Deprem riskinin daha iyi anlaşılması, alınacak önlemler, yatırım yöntemlerinin geliştirilmesi, hazırlık düzeyinin iyileştirilmesi ve toparlanma alanında daha iyi yeniden yapılanma yoluyla dayanıklılığın artırılmasına dayanan yeni yaklaşımın ortaya konulmasının hedeflendiği sempozyum kapsamında, çeşitli sektörlerden uzman ve bilim insanlarının katılımıyla tüm bu konuların inceleneceği ve çalıştaylar düzenlenerek bilimsel çıktılara dönüştürüleceği belirtiliyor.
Cezayir'in kuzeyinde deprem hareketliliği sürüyor
Cezayir İmar ve Şehircilik Bakanlığı İnşa ve İkmal Araçları Genel Müdürü Buurva, söz konusu sempozyum öncesi AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Buurva, ülke nüfusunun büyük çoğunluğunun temerküz ettiği Cezayir’in kuzey bölgesinde deprem hareketliliğinin devam ettiğini belirterek, "Bu bölge, eskiden beri bir deprem bölgesi olmuştur ve burada yaşanan depremler çok büyük yıkımlara, büyük can ve mal kaybına neden olmuştur." dedi.
Özellikle 10 Ekim 1980'de 2 bin 600 kişinin hayatını kaybettiği Şelef (Chelf) vilayetinde meydana gelen 7,3 büyüklüğündeki depremin ardından Cezayir makamlarının bir dizi tedbirler almaya başladığını kaydeden Buurva, 1981'de ABD'nin Stanford Üniversitesi'nden uzmanların desteğiyle ilk depremle mücadele sistemi oluşturulduğunu belirtti.
Başkent Cezayir’in doğusundaki Bumerdas kentinde 21 Mayıs 2003'te yaşanan depremin ülkeyi bir kez daha derinden sarstığına dikkati çeken Buurva, "İşte bu depremin 20. yılı münasebetiyle 'Deprem Riskinin Azaltılması: Yönetişim ve Öngörü' başlığıyla bilimsel bir buluşma gerçekleştireceğiz." dedi.
"Türkiye'den gelecek bilim adamı ve uzmanların düşünceleri çok kıymetli"
Buurva, sempozyuma Türkiye başta olmak üzere Akdeniz çevresi ve dünyada depremin vurduğu çeşitli ülkelerden yaklaşık 700 bilim adamı ve uzmanın katılacağına işaret ederek, "Bu buluşma boyunca, bilim insanları, uzmanlar, ülkelerinde yaşanan depremlerden çıkardıkları dersleri, görüş ve bilgilerini masaya yatıracak." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin yakın zamanda yaşadığı depreme dikkati çeken Buurva, şunları kaydetti:
"Biz özellikle yakın zamanda deprem yaşayan Türkiye'den gelecek bilim adamı ve uzmanların görüş ve düşüncelerini çok kıymetli buluyoruz. Çıkardıkları dersleri ve tecrübeleri bizimle paylaşmalarını bekliyoruz."
İmar ve Şehircilik Bakanlığı olarak, bu bilim insanlarının aktaracakları görüşler ve kullandıkları teknikler çerçevesinde hareket etmeye özen göstereceklerini vurgulayan Buurva, Türkiye başta olmak üzere İtalya, Fransa, İngiltere, ABD, Çin ve yurt dışında yaşayan Cezayirli bilim insanı ve uzmanların görüşleri doğrultunda ülkenin yapılaşma sürecini şekillendirmeyi hedeflediklerini kaydetti.
Cezayir, Türkiye'nin depremler konusundaki tecrübesini yakından takip ediyor
Cezayir-Türkiye ilişkilerinin çok güçlü olduğunu ve ülkesinin Türkiye'nin depremle mücadelesini yakından takip ettiğini vurgulayan Buurva, birçok Türk inşaat şirketinin Cezayir'de depreme dayanıklı kaliteli projeler hayata geçirdiğini kaydetti.
Türkiye-Cezayir ilişkilerinin geldiği seviyenin depremle mücadele tecrübesini de paylaşmayı beraberinde getirdiğini ifade eden Buurva, Türk uzmanların Cezayir'de düzenlenecek bu sempozyumda bilimsel ve teknik tecrübelerini paylaşacaklarını aktardı.
Buurva, Cezayir'in de bir deprem ülkesi olduğuna dikkati çekerek Türk uzman ve bilim adamlarının, Türkiye'nin yakın zamanda yaşadığı depremden çıkardıkları derslerin Cezayir için büyük önem arz ettiğini söyledi.
Bilim insanlarının çalışmaları şehircilikte uygulanacak
Bu sempozyumu her yıl düzenleyeceklerini ve Cezayir'in bu tecrübelerden istifade edeceğini dile getiren Buurva, "Sempozyum boyunca düzenlenecek çeşitli seminer, atölye çalışmaları ve derslerde uzmanların ortaya koyacakları değerli çalışmaları, biz bakanlık olarak uygulayacağız." dedi.
Buurva, Cezayir'in depremle mücadele noktasında etkili tedbirler almaya yönelik çalışmalarını hızlandırdığını, sismik izolasyon sistemleri ve son teknolojiyle donatılmış laboratuvarlar kurduğunu ifade etti.
Bu sistemi başkent Cezayir'deki Cezayir Ulu Camii'nin 265 metreye ulaşan minaresi altında devreye alarak bir deprem simülasyonu gerçekleştirdiklerin aktaran Buurva, ülkede muhtemel bir depremde can ve mal kaybını en aza indirmek için çalışmalarını yoğunlaştırdıklarını vurguladı.
Buurva ayrıca Cezayir genelinde düzensiz yapılaşmayı ve eski yapıları yenilemeyi hedeflediklerini ve bu bağlamda şu ana kadar birçok bölgede rehabilitasyon ve dönüşüm çalışmalarını tamamladıklarını sözlerine ekledi.