CNN Greece: Yunanistan, Türk İHA'larına karşı "Drone Dome" sistemini devreye sokacak

CNN Greece, kurulacak olan İHASAVAR kalkanının İHA’ları “kör edeceğini” iddia etti. İşte o yazının çevirisi.

İHA'ların haberleşme sistemlerine müdahale ederek ve uçuş planlarını karıştırarak "kısa devre" yaptırabilecek olan İHASAVAR sistemi gerektiğinde devreye girmeye hazır.

Peki, Ege üzerinde kurulan ve Yunanistan’a hava savunma kalkanı sağlayan İHA Kalkanı nedir?

Yunanistan ile Türkiye arasında ilişkilerin normalleştiği bir dönem olabilir ancak Yunan Silahlı Kuvvetleri'nde rehavet yok. İHASAVAR sisteminin detayları "gizlilik" alanında kalsa da CNN Yunanistan sistemin nasıl çalıştığına dair bilgi topladı.

Savunma Bakanlığı ve Yunan Genelkurmayı, Türk insansız hava araçlarının Ege'deki uçuşlarının artması nedeniyle 2022 yılından itibaren büyük bir endişe yaşıyor.

Savaş uçaklarının mevcudiyeti konusunda büyük bir sorunla karşı karşıya olan Türk hava kuvvetleri, Türk İHA'larını Yunan adaları üzerinde aşırı uçuşlar için kullanmaya başladı.

Türkler, Yunan Silahlı Kuvvetleri'nin tepkilerini her gün çok az maliyetle test ediyor, geceleri bile İHA'lar gönderiyordu.

Bunlar çoğunlukla Küçük Asya kıyılarındaki Türk üslerinden kalkan Anka ve Bayraktar tipi insansız uçaklardı ve keşif, mevzilerin teyidi ve Yunan Silahlı Kuvvetlerinin hareketleri hakkında bilgi toplama görevlerinde casus rolü üstleniyorlardı.

Türkler aynı zamanda Yunan mürettebatını da yormaya çalışıyordu, çünkü Hava Kuvvetleri onları tespit etmek ve durdurmak için her gün savaş uçaklarını kaldırmak zorunda kalıyordu.

Türk İHA'larının her girişinde Yunan savaş uçakları Ege semalarındaydı ve Hava Kuvvetleri'nin 365 gün 24 saat Ege semalarında olduğu mesajını veriyordu.

Yunan Genelkurmayı, 2022'nin başından itibaren sıkı bir gizlilik altında ve hükümetin talimatlarıyla bir İHASAVAR sisteminin tedariki ve kurulumu konusunda ilerledi.

İHA şemsiyesi, Türk İHA'larının Ege'deki faaliyetlerini izleyen ve inceleyen Yunan Savunma Bakanlığı'nın yetkili personeli tarafından belirtilen bölgelere konuşlandırıldı, böylece etkinleştirilmesiyle Türk İHA'ları "görünmez bir koruma kalkanı" bulacaktı.

Bu sistem, kurulmuş ve testlerin son aşamalarında olan bir İsrail teknoloji sistemidir. Sistem kritik bölgelere yerleştirilen ve bir sensör ağı oluşturan istasyonlar içermektedir.

Sistemin amacı düşman İHA'larının iletişim sistemlerine ve GPS'lerine müdahale ederek onları "körleştirmek" ve havalanmadan önce hafızalarında kayıtlı olan uçuş planını bozarak yönlerini şaşırtmaktır.

Müdahale sonucunda İHA pasif hale gelecek ve ya iniş yapacak ya da başladığı noktaya geri dönecektir.

Sistem, çift kademeli bir Ege zırh sisteminin tam olarak konuşlandırılmasını içermektedir. Bir kısım aktif caydırma sistemi, yani hedefleri vurarak ve ikinci müdahale sistemi ile ilgili olacaktır. Bu iki sistem bağımsız olarak değil, birlikte çalışacak ve her seferinde hangisinin kullanılmasının daha uygun olacağına karar verilecektir. Örneğin bir işi her ikisini de kullanarak yürütmek mümkün olacaktır.

Bu özel "Son Teknoloji" sistem İsrail'in Drone Dome sistemine benzemekle birlikte bir ada ülkesi olan Yunanistan'ın ihtiyaçlarına göre uyarlanmıştır.

Sistemin tamamı İsrail ile iş birliği içinde geliştirilmiş ve iyileştirilmiştir. Yüksek rütbeli askeri kaynaklar şöyle açıklıyor:

"Anti-drone sisteminin devreye sokulmasıyla, insansız hava araçları kullanılarak işlenen suçlara kesin bir çözüm getirilmek istenmektedir, zira Türk İHA'larının artık Ankara'nın - yeni savaş uçakları edinene kadar - Ege'deki egemenliğimize ve egemenlik haklarımıza fiilen meydan okumak için kullanacağı ana araç olduğu bir gerçektir".

Kısa bir süre önce Savunma Bakanı Nikos Dendias, Meriç'ten Rodos ve Girit'e kadar bir anti-drone şemsiyesinin planlanması, geliştirilmesi ve kullanılmasına ilişkin önceki bilgileri doğruladı.

Nikos Dendias'ın dediği gibi: "Ülkemizin Silahlı Kuvvetleri için bir anti-drone kubbesi oluşturulması öngörülmektedir. Yani Silahlı Kuvvetlerimizin insansız hava araçlarının tehdidinden korunarak faaliyet göstermesini sağlayacak araçlar."

Nikos Dendias tarafından açıklanan planın, yukarıda da belirttiğimiz gibi, hükümetin en önemli önceliği olduğu ve gerektiğinde devreye sokulabileceği kaydedildi.

Bu, Atina FIR'ına uçuş planı olmadan girme niyetiyle bir Türk üssünden kalkan herhangi bir İHA'yı tespit edebilmek için yeterli sayıda birimin kurulduğu ve birlikte çalışacağı anlamına gelmektedir.

Askeri kaynaklar şunları belirtiyor:

"Yunanistan'da daha önce hiç böyle bir şey yaşamadık. Artık uçmuyor, hareket etmiyor, bizim tespit edemeyeceğimiz hiçbir şeye yelken açmıyor. Sistem etkileyici yeteneklere sahip."

Türkiye insansız hava araçları için geniş bir operasyonel üs ağına sahiptir. Bunların birçoğu İncirlik ve Gaziantep gibi Doğu Akdeniz kıyılarının yanı sıra Çanakkale Boğazı ve Dalaman gibi Ege'de yer alırken, Ankara son yıllarda ana üslerinin yakınında insansız hava araçları için daha küçük destek üsleri kurdu.

Türk açık kaynaklarına göre, bu tür yardımcı üsler Türk kıyılarına yakın en az yedi hava alanında bulunmaktadır.

Anti-drone şemsiyesinin devreye girmesi Ege'yi otomatik olarak sadece casus tipi İHA'lar için erişilmez kılmayacak, aynı zamanda silahlı Bayraktar ya da Akıncı'ya da görünmez bir duvar çekecektir.

İsrailli Rafael  tarafından geliştirilen ve ilk kez 2016 yılında tanıtılan "Drone Dome" askeri cihazları, İHA ve dronelar tarafından hedef alınabilen havaalanları gibi stratejik yerleri korumak için kullanılıyor.

İngiliz ordusunun Aralık 2018'de tanımlanamayan İHA'lar tespit etmesi üzerine Drone Dome cihazlarını geçici olarak Londra Gatwick Havalimanı'na getirdiği iddia edilmiş ancak daha sonra sadece yerli cihazların uçuş yaptığı bildirilmişti.

Yunanistan'ın Türkiye'nin İHA'larını her koşulda parazit yayan elektronik harp cihazlarıyla etkisiz hale getirmesi mümkün değil.

Kullanılan alan ve rota önceden belirlenmişse, uçak havalandıktan sonra yerden ilave komutlara ihtiyaç duymadan kaldığı noktaya geri dönüyor.

Böylece dış sinyal parazitlerini "bertaraf" etmiş olur.