Eski Yunanistan Maliye Bakanı Varufakis: Avrupa ekonomisi 15 yıldır hasta
Eski Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis, "Avrupa’da kalıcı durgunluk var. Parasal birlik tamamlanmadı. Avrupa ekonomisi 15 yıldır hasta" dedi.
550 milyonun Avrupa Birliği’ne ekonomik entegrasyonu 1950’lerde başladı. Ancak ortak para birimi Euro’ya geçiş 10 yıllar sonra geldi ve Avrupa Ekonomik Parasal Birliği şekillendi.
İngiltere’nin Avrupa Birliğinden çıkışıyla dengelerin yeniden değiştiği dönemde, Eski Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis, Project Syndicate'dee Avrupa'nın güncel sorunlarını değerlendirdi.
İşte Eski Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis'ın op-ed yazısı:
Avrupa uzun süreli ekonomik durgunluğun pençesinde. Olayın kökenleri, 2008’de Wall Street’te ölümün eşiğine gelinen günlere dayanıyor. Aradan geçen zamanda büyümede (ve umutlarda) ciddi sıçramalar olsa da hepsi kısa süreli oldu.
Zaten Avrupa Birliği’nin para politikası tercihlerine bakınca başka türlü olamazdı. Bu politikalar Euro Bölgesi’nin kusurlu dizaynını yansıtıyor ve düşük yatırımın kronikleşmesini garanti ediyordu. Halbuki yaşlanan Avrupa endüstrisinin tam tersine ihtiyacı vardı. Kirli enerji, kimyasallar ve içten yanmalı motordan vazgeçip bulut sermayeye ve yeşil teknolojilere geçmesi için muazzam yatırımlar gerekiyordu.
Atlantik’in iki yakası da 2008’de Lehman Brothers’ın çöküşüyle başlayan zincirleme reaksiyona para politikaları açısından benzer tepki verdi. ABD ve AB tarihin en kapsamlı ve umarsız transferini gerçekleştirdi. Finansçıların defterlerindeki özel kayıpları kamu borcu defterlerine aktardılar. Buna artmaya başlayan kamu borcunu dizginlemeye yönelik mali kemer sıkma politikası eşlik etti.
Sonuç likidite tuzağı oldu. Hem kamu borcu arttı hem de elverişli likidite ile reel sermaye yatırımı arasında görülmemiş bir kopuş yaşandı.
Öngörülebilir uzun vadeli sonuç ise ekonomik durgunluktu. Mevcut örnekte hastalık öyle ağır ve uzun ömürlü oldu ki hem Avrupa’daki hem de ABD’deki siyaseti zehirledi. Ancak Avrupa’nın ABD’ye kıyasla dezavantajı giderek büyüyor. Çünkü ABD’nin aksine Euro Bölgesi federal kurumlardan yoksundu.
1929 veya 2008 gibi kriz dönemlerinde parasal birliğe istikrar sağlayacak ve uzun süreli durgunluğa girmesini önleyecek kurumlar yoktu.
"Ben de yanıldım"
2008 sonrası AB’nin parasal birliğini zarar görmeden koruması için iki seçeneği vardı ve bunların sadece ilki kalıcı durgunluğu engelleyebilirdi. Bu ilk seçenek ortak borç, federal vergilere benzer vergiler ve bütün Avrupa’yı kapsayan beş yıllık yeşil yatırım planı gibi hukuki değilse de fiili bir strateji benimsemekti.
Ancak Avrupa’nın bu seçeneği tercih etmesi için Euro Bölgesi’nin merkezinde bulunan Alman ve Hollandalı iş modelleri için olmazsa olmaz nitelikteki "neomerkantilizmi" terk etmek gerekiyordu. Avrupa elitlerinin neomerkantilizmi bir kenara bırakmayı kalıcı durgunluktan kaçmak için görece küçük bir bedel olarak göreceği düşünülebilirdi. İtiraf edeyim ben de böyle düşünmüştüm.
Ama Avrupa’nın en başarılı net ihracatçıları ve onların siyasi temsilcileri, Avrupa’nın dinamizmini umursamak yerine ABD’nin ticaret açığı sayesinde elde ettikleri net ihracat gelirini sürdürmeye odaklandılar. Ayrıca Çin’e yaptıkları net ihracatı ve Almanya’daki ücretlerin bastırılmasını, Avrupa’ya toparlanma fırsatı vermekten daha önemli gördüler.
İkinci seçenek ise Euro Bölgesi’ndeki en sıkıntılı ülkelere kapsamlı kemer sıkma politikası dayatmak, bir yandan da görece rahat durumdaki ülkeleri kayıran devasa parasal gevşemeyi yürürlüğe koymaktı. Bu seçenek tercih edildi.
Neticede Avrupa genelinde toplam yatırımda kalıcı durgunluk pahasına euro kurtarılmış oldu. Bu arada AB’nin kuzeyi ile güneyi arasındaki uçurum derinleşti. Doğusu ile batısındaki de giderek büyüyor. Daralmaya ve dolayısıyla güçsüzleşmeye yol açan kemer sıkma politikası Avrupa’nın mevcut kurumsal çerçevesinin değişmez parçalarından biri olmayı sürdürüyor.
Avrupa’da kalıcı durgunluk var ve parçalanma sürüyor. Kıtanın parasal birliği tamamlanmadı. Üstelik kendisini işler hale getirecek siyasi ve mali birlikten yoksun. 15 yıllık hastalık bu açmazı daha da beter hale getirdi. Avrupalılar olarak ya sorunlu para birimimizin dayattığı kalıcı çöküşe hazırlanmalı ya da bu konuda bir şeyler yapmalıyız. Yapısal sorunlar siyasi çözümler ister.