Financial Times: Avrupa'da gençler aşırı sağa kayıyor
Anketler bir zamanlar gençlerin hiç meyletmediği aşırı sağın Avrupa’da aşama kaydettiğini gösteriyor.
Avrupa'da aşırı sağ, kabuk değiştirerek güçlenmeye başladı. 2015 yılındaki Suriye krizinin ardından, yoğun göç oranlarının rekor seviyelere ulaşması, radikal düşüncenin temelini oluşturan korku ve endişeleri artırdı. Bir zamanlar gençlerin uzak durduğu aşırı sağ partiler, artık Avrupa'da dikkat çekiyor. Financial Times tarafından yapılan araştırmalar ve anketler, bu eğilimin Avrupa genelinde hızla yaygınlaştığını gösteriyor.
İşte o analiz...
Aşırı sağ Avrupalı gençleri cezbetti
18 yaşındaki matbaacı çırağı Eric Liebegut gelecek haftaki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde kime oy vereceğinden emin. Genç Alman’a göre Almanya için Alternatif (AfD) partisi bugünün kasvetinden kurtuluş ve parlak bir gelecek vizyonu vaat ediyor.
"İpler yıllardır onların elindeydi. Artık sıra bizde" diyor.
Almanca “Vatanımız geleceğimizdir” yazılı bir kapüşonlu giyen Liebegut sağ popülist partilerin çağrısına kulak veren çok sayıda genç Avrupalıdan biri. Bu partiler etno-milliyetçilik, “woke” kültürü karşıtlığı ve muhafazakar değerlerden oluşan cazip bir karışım sunuyor.
Fransa ve Hollanda’da yükseldiler
AfD 2013 yılında Euro Bölgesi’ndeki kurtarma paketlerine sinirlenen orta sınıf mensubu bir grup küskün iktisatçı tarafından kurulmuştu. Ancak son yıllarda yakaladığı yıkıcı karşı kültür ivmesiyle özellikle Doğu Almanya’da yeni destekçiler kazandı.
Uzmanlara göre Z kuşağı ve Y kuşağının genç üyeleri çoğunlukla Yeşiller gibi ilerici partileri desteklemeye devam ediyor. Ancak anketler bir zamanlar gençlerin hiç meyletmediği aşırı sağın Avrupa’da aşama kaydettiğini gösteriyor.
Fransa’da 18-24 yaş aralığındakilerin tam yüzde 36’sı Marine Le Pen liderliğindeki Ulusal Birlik’i desteklerken Hollanda’da aynı yaş grubunun Geert Wilders’ın Özgürlük Partisi’ne destek oranı yüzde 31. Geçen yılki seçimleri kazanan Özgürlük Partisi kısa süre önce “tarihin en sert sığınma yasası” vaadiyle yeni hükümeti kurdu.
Yeni bir anket ise Almanya’da 14-29 yaş aralığındakilerin AfD’ye desteğinin geçen yıldan bu yana yüzde 12’den yüzde 22’ye yükseldiğini gösteriyor. Aynı yaş grubundan bu kadar destek gören başka parti yok.
Avrupa politikaları değişebilir
Bu trendin birçok gencin ilk kez sandığa gideceği Avrupa Parlamentosu seçimlerine etkisi büyük olacak. Anketlere bakılırsa yeni parlamentoda oyların dörtte biri sağ popülist partilere gidebilir. 2019’da bu oran beşte birdi.
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi adlı düşünce kuruluşuna göre “Sağa keskin dönüş Avrupa genelindeki politikalar için ciddi sonuçlar doğurabilir.” AB’nin iklim değişikliği ile mücadele ve Brüksel’in yetkilerini artırma gibi gündem maddeleri için çoğunluk bulması daha da zorlaşabilir.
"İlerici diktatörlük" karşıtı Vox
Uzmanlara göre İspanya’daki Vox gibi aşırı sağ partilerin kendilerini sistem karşıtı asiler gibi gösterme taktiği özellikle genç erkeklerin gönlünü çalıyor. Vox lideri Santiago Abascal İspanya’daki “ilerici diktatörlüğe” esip gürlerken trans birey ve kürtaj haklarına dair yasaları iptal etmeyi ve ülkenin “iklim fanatikliğini” sonlandırmayı vaat ediyor.
Nazi videosu
Geçen hafta Alman sosyal medyasında dolaşan bir video değişen havayı yansıtıyordu. Hali vakti yerinde bir grup genç erkek ve kadın zenginlerin popüler tatil rotalarından Sylt Adası'nda “yabancılar dışarı” ve “Almanya Almanlarındır” sloganları atarken görülüyor. Erkeklerden biri Hitler selamı veriyor.
Seçimlerde AfD listesinin başında bulunan ve halihazırda Avrupa Parlamentosu milletvekili olan Maximilian Krah’a göre aşırı sağ "şu anki solun inanılmaz cazibe yoksunluğundan” faydalanıyor.
Hippiler, Woodstock ve Vietnam Savaşı karşıtı hareketle simgelenen 1960 ve 70’lerde sol siyaset gençlere fazlasıyla hitap ediyordu. Ama “Şimdi hiç havalı değil. Vejetaryen beslenme ve kargo bisikleti mi? Olacak şey değil."
Vox gibi AfD de kendisini “woke” yani her tür toplumsal ayrımcılığa duyarlı ideolojiye öfkeli genç erkekler için çıkış yolu olarak sunuyor. Bu kesim Şansölye Olaf Scholz’un sosyal demokratlar, Yeşiller ve liberallerden oluşan koalisyonunun temsil ettiği statükoya karşı çıkıyor.
Krah’a göre “Sol, dayattığı ‘küçülme’ ajandasıyla aslında gençlere ebeveynlerinden ve dedelerinden daha yoksul bir yaşam vaat ediyor ve onlardan iklim için fedakarlık yapmalarını istiyor. Biz kimseden hiçbir şey feda etmesini istemiyoruz.”
AfD diğer sağcıları bile kızdırdı
Krah çarpıcı TikTok videoları ve kışkırtıcı imajıyla genç AfD destekçileri arasında çok popüler. Ama bazen aşırı sağcı müttefiklerine göre bile çizgiyi aşıyor. Financial Times’a verdiği röportajda Adolf Hitler’in toplama kamplarını yöneten tüm SS mensuplarının suçlu olmadığını söylemişti.
Bu yorum Paris’te infial yarattı ve Le Pen Ulusal Birlik’in AfD ile birlikte çalışmayı bırakacağını söyledi. Burnu sürtülen Krah seçim kampanyasında göz önünden çekileceğini ve AfD icra kurulundan istifa edeceğini söyledi. Ancak bu açıklama Ulusal Birlik gibi, Avrupa Parlamentosu’ndaki aşırı sağcı AfD müttefiklerini yatıştırmadı ve ertesi gün AfD bu partilerin oluşturduğu “Kimlik ve Demokrasi” grubundan atıldı.
Rock’n’roll çağı benzetmesi
Anketlere bakılırsa süregelen skandallar ılımlı seçmeni uzaklaştırsa da AfD’nin genç öncü birliklerini etkilemiyor. AfD’nin gençlik kolları olan Genç Alternatif (JA) oluşumunun Saksonya-Anhalt eyaletindeki lideri Florian Russ gençlerin partiye tam da yol açtığı toplumsal eleştiriler yüzünden yaklaştığını söylüyor.
Russ’a gör,
"1950’lerdeki rock’n’roll çağı gibi asi bir gençlik var. Birçok insan Elvis’i sırf anne babaları yasakladığı için dinliyordu. AfD için de aynısı geçerli. İnsanlar ‘Bu kadar kötü olabilirler mi?’ diye soruyor. Sonra araştırıp hiç de kötü olmadığını görüyorlar."
"Eski partiler sorunlarımı çözemez"
Sağa kayış Alman gençliğiyle yapılan yıllık ankette de bariz biçimde görünüyor. Covid-19 pandemisi, kapanmalar ve okulların tatil edilmesinden ciddi şekilde etkilenen kuşak, devamında Ukrayna savaşı, enflasyon ve süregelen iklim krizinin yarattığı şok dalgalarına tepki vermiş gibi.
Ankette gençler için geçim derdinin iklim değişikliği kaygılarının önüne geçtiği de görülüyor. Erişilebilir konut kıtlığı, Almanya’daki emeklilik sisteminin kırılganlığı ve yaşlılıkta yoksulluk korkusu da etkili.
Saksonya-Anhalt’taki Bad Lauchstädt kentinde yaşayan 18 yaşındaki AfD destekçisi Sophie Wolfram, “Emekli maaşım ne kadar olacak, hatta olacak mı emin değilim. Önümüzde birçok belirsizlik var ve eski partilerin bu sorunları ele almadığını düşünüyorum” diyor.
Büyük Romanya fikri
Güneydeki İspanya ve İtalya’dan doğudaki Romanya’ya kadar sağ partiler bu karamsar havadan besleniyor. Romanya’da 18-35 yaş aralığındakilerden sandığa gitmeyi düşünenlerden yüzde 25’i aşırı sağcı Rumen Birliği İttifakı’na (AUR) oy vereceğini söylüyor. Bu oranı yakalayan başka parti yok. Söz konusu ittifak Moldova’dakiler de dahil Rumence konuşan herkesi Büyük Romanya altında birleştirmek istiyor. Bükreş’in Ukrayna’ya askeri desteğini eleştiren parti “cinsiyet ideolojisine” ve ateizme hararetle karşı çıkıyor.
Romanya Değerlendirme Strateji Enstitüsü'nün (IRES)yeni anketine göre Romanya demokrasisine güvenen gençlerin oranı sadece yüzde 23 ve gençlerin yüzde 67’si ülkeden gitmeyi düşünmüş ya da düşünüyor.
Göç karşıtlığı
Almanya’da ekonomik karamsarlık yüzünden birçok genç göç konusuna şüpheci yaklaşıyor.
Gençlere yönelik bir araştırmanın mimarlarından Simon Schnetzer’ın anketine katılanların yüzde 41’i ülkeye gelen mülteci sayısındaki artıştan kaygılı. 2022’den bugüne mülteci sayısı yaklaşık iki katına çıktı.
Schnetzer “Geçmişte de göç artıyordu ama insanlar ‘Benim durumum iyi, o yüzden umurumda değil’ diye düşünüyordu. Bugün ise finansal açıdan o kadar güvende değiller. Bu yüzden AfD’nin hükümetin ipin ucunu kaçırdığı yönündeki mesajına daha olumlu bakıyorlar” diyor.
Casusluk suçlaması
AfD’ye yöneliş partiye dair çok sayıda olumsuz habere rağmen yaşanıyor. Mayıs ortasında emniyet önde gelen AfD milletvekillerinden Petr Bystron hakkında yolsuzluk ve kara para aklama soruşturması başlattı. Kremlin yanlısı propaganda için Rusya’dan para almakla suçlanan Bystron iddiaları yalandı. Nisan ayında ise polis Krah’ın bir yardımcısını Çin adına casusluk yaptığı suçlamasıyla tutukladı.
Ama AfD’nin sadık destekçi kitlesi hiçbirinden etkilenmiş görünmüyor. Hâlâ Scholz’un koalisyonundaki her partinin önündeler ve anketlere göre bu yıl içinde Doğu Almanya’da yapılacak üç kritik bölge seçiminden birinci çıkabilirler.
Doğu Almanya’daki küçük Schönebeck kasabasından matbaacı çırağı Eric Liebegut’a göre AfD kendisini gerçekten ilgilendiren yasadışı göç meselesine hakkıyla el atan tek parti.
Saksonya-Anhalt bölgesinin başkenti Magdeburg’da sıcak çikolata içerken konuştuğumuz Liebegut “Burada her şey güvenli olsun istiyorum. Ailemi korumak istiyorum” diyor.
"Vatanseverlik duygumuzu yaşayamıyoruz"
Bazı gençler için AfD’ye oy verme motivasyonunun daha derin kaynakları var. Partinin genç destekçilerinden Wolfram “Esas mesele gelenek ve vatanınıza sadakat” diyor.
Gençlik kolları lideri Russ ise Almanların “kimliksizlik” belasından söz ediyor: “İnsanlar bir nevi içi boş kabuğa döndü. Artık kendilerini daha büyük bir şeyin parçası olarak görmüyorlar ve asıl mesele bu” diyor.
Russ’a göre Almanlar Nazi dönemine ve Yahudi Soykırımı’na “kafayı taktığı” için sağlıklı bir vatanseverlik duygusu yaşayamıyor.
Wolfram’ın AfD sevgisinin sebeplerinden biri de Almanya’nın erinnerungskultur olarak bilinen hatırlama geleneğine yönelik bu şüphecilik. “Almanya tarihi Nazi döneminden ibaret değil. O sadece küçük bir parçası” diyor.
Wolfram’a göre AfD “Alman olduğunu söylemekten utanmayan insanlar” için bir yuva.
Krah’ın SS hakkında Financial Times’a söylediği sözlerin altında da aynı duygu yatıyordu. “Birini suçlu ilan etmeden önce şahsen ne yaptığını bilmem gerekir.” 900 bin SS mensubundan birçoğu “Seçme şansı olmayan basit çiftçilerdi” demişti.
"Yeşiller’e oy yok"
Krah bugün bir nevi TikTok yıldızı. Geçen yıl flört ipuçları paylaştığı bir video viral oldu. “Her üç genç erkekten birinin hiç kız arkadaşı olmadığını” kaydettikten sonra önerilerini sıraladı:
“Porno izlemeyin, Yeşiller’e oy vermeyin, dışarı çıkıp temiz hava alın ve hakkınızı savunun. Erkek dediğin sağcı olur. O zaman bir kız bulabilirsiniz.” Video 1.4 milyon kez izlendi.
Oxford Üniversitesi karşılaştırmalı Avrupa siyaseti doçenti Tarik Abou-Chadi’ye göre sosyal medyadan gençlik dolu, kendinden emin ve erkekçe bir imaj yaymak aşırı sağ partilerin sıkça başvurduğu bir yaklaşım.
“Bu, Avrupalı olmayanlara karşı Avrupalı erkek imajı. Geleneksel Neonazilere benzemiyor. Spor salonuna giden, bakımlı, nazik, kanunlara uyan, genç ve erkeksi bir imaj. Radikal sağ son 10 yılda bu kimlik inşasında çok başarılı oldu” diyor.
Popülistlerin cazibesi ortada. Özellikle AfD gibi siyasi istikrar, geleneksel aile yapısı ve etnik homojenliğin altın çağı olarak gördüğü 1950’lere vurgu yapan katı muhafazakar partiler çekici bulunuyor.
Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinden 31 yaşındaki Jannis Koltermann yeni jenerasyonun aşırı sağa kayışı hakkında yazan isimlerden. Ona göre,
"AfD Almanya’nın kötüye gittiğini ve işleri eski haline döndüreceğini söylüyor. Sanki şöyle diyorlar: Gelecekten beklentiniz kalmadıysa neden geçmiş güzel günlere dönüş vaat edenleri seçmeyesiniz?"