Denizanası şeklinde uzay gemisi tasarlandı
“Systema Stellare Proximum” adlı uzay gemisi tasarımı, Project Hyperion yarışmasında üçüncülük ödülüne layık görüldü. Denizanasından ilham alınarak geliştirilen gemi, nesiller boyu sürecek yıldızlararası yolculuklara uygun özellikleriyle dikkat çekiyor.
Son Güncelleme: 20.08.2025 - 14:19
- Gemi tasarımı, uluslararası Project Hyperion yarışmasında üçüncülük kazandı.
- Merkezinde oyulmuş bir asteroit çekirdeği yer alıyor.
- Denizanalarının evrimsel özelliklerinden ilham alındı.
- 1500 kişiyi yüzyıllar sürecek bir yolculukta yaşatabilecek şekilde tasarlandı.
Nesiller boyu sürecek yolculuk
Project Hyperion, mühendis ve araştırmacıları insanlığı Güneş Sistemi dışına taşıyacak “nesiller boyu yolculuk gemileri” geliştirmeye davet etti. Yarışmada öne çıkan Systema Stellare Proximum, 1500 kişiyi barındıracak şekilde tasarlandı. Yapı, döner sistemlerle yapay yerçekimi sağlıyor; yiyecek, su, barınma, giyim gibi temel ihtiyaçların yanı sıra toplumsal düzeni sürdürecek çözümler içeriyor.
Ekip, tasarımlarında yalnızca teknik sistemlere değil, aynı zamanda insan davranışlarına, yeni dinlerin ve kültürel yapıların yolculuk sırasında mürettebatı nasıl yönlendireceğine de dikkat çekti.
Denizanalarından ilham alan biyomimikri
Geminin ana gövdesi, denizanasının çanı gibi işlev gören asteroit kabuğu ile radyasyona ve çarpışmalara karşı korunuyor. Çeşitli yoğunluklardaki malzemelerden oluşan bu kalkan, çarpma enerjisini dağıtarak dayanıklılığı artırıyor. Yüzeye yerleştirilen robotlar ise hasarlı bölgeleri sürekli onarıyor.
Bir diğer dikkat çekici özellik, denizanasının dokunaçlarındaki atımlı hareketten esinlenen plazma iyon itki sistemi. Bu sistem uzun yolculuklarda itiş sağlarken, manevra gerektiğinde elektrostatik itkiyle çalışan drone sürüleri devreye giriyor.
Yaşayan bir gemi tasarımı
Gemi, denizanalarının esnek yapısını andıran modüler iç tasarıma sahip. Yaşam alanları gerektiğinde genişleyebiliyor veya yeniden düzenlenebiliyor. Kapalı devre biyorejeneratif sistem, atıkları yosun ve mikroorganizmalar aracılığıyla oksijen ve gıdaya dönüştürüyor.
Ayrıca hidroponik ve aquaponik sistemlerle balık yetiştiriciliği yapılabiliyor. Bu sayede hem gıda hem de su arıtma sağlanıyor. Gemiye entegre lazer savunma sistemleri ise asteroit kalkanının engelleyemeyeceği mikrometeoritlere karşı koruma sunuyor.
“Yıl 2320” vizyonu
Tasarım ekibi projeyi şu sözlerle özetledi:
“Yıl 2320. İnsanlık artık uzay temelli bir ekonomiye dönüşmüş, Güneş Sistemi’ni fethetmiş durumda. Tür olarak bilimde ulaştığımız seviye sayesinde yıldızlararası keşiflere başlamaya hazırız. Yıldızlararası demiryolu yalnızca teknolojik bir mucize değil, insan göçünün tarihsel bir dönüm noktası olacak.”
Kaynak:
NTVetiketler
İLGİLİ HABERLER
Uzay çöpleri geleceğin uzay araçlarına dönüşebilir
Almanya, ilk uzay stratejisini açıkladı: 2030’a kadar 35 milyar avroluk askeri uzay yatırımı
Türkiye, 77. Uluslararası Uzay Kongresi'ne ev sahipliği yapacak
Çin, uzayda mahsur kalan ekibe araç gönderdi
Tarihi görev: Türkiye’nin ilk yörünge transfer aracı FGN-TUG-S01 uzayda göreve başladı
Evrenin dengesi beklenenden dört kat daha şaştı
DİĞER HABERLER
Uzay çöpleri geleceğin uzay araçlarına dönüşebilir
Türkiye, 77. Uluslararası Uzay Kongresi'ne ev sahipliği yapacak
Çin, uzayda mahsur kalan ekibe araç gönderdi
Evrenin dengesi beklenenden dört kat daha şaştı
NASA Mars'ta oraya ait olmayan kaya buldu
Dünya'ya çarpma riski olan cisimler en çok hangi bölgeyi tehdit ediyor?
Güneş dışında ilk kez yıldız fırtınası keşfedildi
Uzayda mahsur kalan astronotlar için kurtarma planı belli oldu
Türkiye'nin üçüncü astronotu Gökhan Erdem, uzay deneyimini anlattı
Uluslararası Uzay İstasyonu 25 yaşında



