Gürcistan'da halk, ülkenin, 1991’de bağımsızlığını kazanmasından bu yana 11. parlamentoyu seçmek için yarın sandık başına gidecek. Gürcistan Merkezi Seçim Komisyonuna göre, ülkede kayıtlı 3 milyon 508 bin 294 seçmen, 150 milletvekilini belirlemek için oy kullanacak.

Tiflis'te muhalefet, sivil toplum kuruluşları ve diğer sivil toplum örgütleri, parlamento seçimlerine günler kala mitinglere başladı. “Gürcistan Avrupa Birliği'ni Seçiyor” adıyla düzenlenen mitinge mevcut Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili de katıldı.

Gürcü halkının bir kısmı yürüyüş yaparak Özgürlük Meydanı'nda toplandı ve Gürcistan ile AB marşlarını seslendirdi.

Peki, bu olayların arkasında hangi siyasi güçler var? Konuyu Gürcistanlı siyaset bilimciler Nika Chitadze ve Gela Vasadze, gdh’a yorumladı.

Vasadze, Gürcistan Cumhurbaşkanının mitinge katılmasının ülke içinde iktidar bölünmesi yaşandığının bir göstergesi olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanının mitinge katılması, onun muhalefet partilerini, Başbakanın ise iktidardaki partiyi desteklediğini gösteriyor. Düşünüyorum ki, bu mitingler normal, standart bir seçim öncesi olaydır. Dün muhalefet yaptı, bu hafta iktidar da yapacak. Bu, onların etki yaratma çabasıdır.

Nika Chitadze ise Rusya’dan uzaklaşmak için Batı ile ilişkilerin önemine dikkat çekiyor ve bu tür mitinglerin ülkenin kaderini değiştirebileceğini düşünüyor.

Mitinglerin sebebi, Gürcistan'da çoğunun İvanişvili'nin liderliğindeki iktidar partisi ‘Gürcü Rüyası’ndan memnun olmaması. Halk, sosyal ve ekonomik sorunların çözümünde defalarca aldatıldı. Ayrıca, ülkeyi Rusya'ya yaklaştırıyor ve Gürcistan’ın stratejik ortakları olan AB ve Amerika ile ilişkileri zedeliyor. Muhalefette dört ana Batı yanlısı parti var ve seçimlerde galip gelebilirler.