• MEB, eğitim ilişkilerini yasal çerçeveye oturtmak amacıyla 125 ülke ile toplam 350 anlaşma imzaladı.
• Son 2 yılda 14 ülkeyle 16 yeni belge imzalanarak Türkiye'nin küresel eğitim ağı genişletildi.
• Haziran 2025 itibarıyla 13 ülkede 65 Türk eğitim kurumu faaliyet gösteriyor ve bu kurumlarda 12 bini aşkın öğrenci öğrenim görüyor.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bugüne kadar 125 farklı ülke ile toplam 350 eğitim iş birliği anlaşması imzalayarak Türkiye'nin küresel eğitim ağını genişletti. Yürütülen eğitim diplomasisi, Türkiye'nin kültürel ortaklıklarını güçlendirerek dünya genelinde kalıcı bağlar kurulmasını sağlıyor.

Stratejik ortaklıklar ve yeni okul projeleri

MEB'in iş birlikleri, KKTC'den Katar'a, Yunanistan'dan Moğolistan'a kadar geniş bir coğrafyada mutabakat zabıtları ve protokoller aracılığıyla hayata geçirildi. Suriye ile öğretmen eğitimi, mesleki gelişim ve özel eğitim alanlarını kapsayan bir protokol imzalandı. Moldova ile ise Recep Tayyip Erdoğan Türkiye-Moldova Koleji'nin açılışına yönelik iş birliği yapıldı.

Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan gibi ülkelerle yükseköğretimden mesleki eğitime kadar çeşitli alanlarda stratejik anlaşmalar gerçekleştirildi. Ayrıca KKTC, Türkmenistan ve Özbekistan ile yapılan görüşmeler kapsamında yeni Türk okulları açılması planlanıyor.

Kardeş okul uygulaması ve kültürel entegrasyon

Haziran 2025 itibarıyla 13 ülkede bulunan 65 Türk eğitim kurumunda 12 bini aşkın öğrenci eğitim alırken, bu kurumlarda 679 öğretmen görev yapıyor. Yeni açılacak kurumlar arasında Recep Tayyip Erdoğan Türkiye-Moldova Koleji ve Karabağ Türk Okulu öne çıkıyor.

1994 yılından bu yana sürdürülen Kardeş Okul Uygulaması ile Türkiye'deki okullar, 64 farklı ülkedeki okullarla eşleştirildi. Bugüne kadar kurulan 1229 kardeş okul bağlantısının 712'si yurt dışındaki okullarla gerçekleştirilerek kültürel etkileşim güçlendirildi. MEB, yabancı uyruklu öğrencilere yönelik uyum sınıfları, PIKTES+ Projesi ve Türkçe-Türk Kültürü dersleriyle kapsayıcı eğitim modelini yaygınlaştırıyor. Bakanlık yetkilileri, bu anlaşmaların Türkiye'yi eğitim alanında küresel bir aktör haline getirdiğini belirtti.