Newsweek: Rusya-Ukrayna savaşı 2026 yılında bitecek mi?
Rusya ve Ukrayna arasındaki dolaylı görüşmelerde hangi başlıklarda uzlaşma sağlandı? Savaş 2026 yılında sonlandırılabilecek mi?
Son Güncelleme: 01.01.2026 - 00:33
ABD'nin önde gelen yayın organlarından Newsweek'de, Rusya-Ukrayna arasında dolaylı olarak gerçekleşen görüşmelerin geldiği noktanın ve geleceğinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
ABD Başkanı Trump ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy'nin geçtiğimiz günlerde Florida'da yaptığı görüşmelerin sürece büyük bir ivme kazandırdığı belirtilen analizde, Trump'ın ilk olarak sunduğu 28 maddelik planın revize edilerek yeniden oluşturulan 20 maddelik barış çerçevesinin umut ışığı olduğu tespiti yapıldı.
Analizde ayrıca; anlaşma sağlanan başlıklar ve sürecin geleceğine dair değerlendirmelere yer verildi.
İşte Newsweek'de yayınlanan analiz:
Ukrayna'daki savaş, hala net bir çözüm görünmeden dördüncü yılına girdi.
Yıl sonunda Rus, Ukraynalı ve Avrupalı elçilerin katıldığı toplantılarla başlayan diplomatik hareketlilik, çatışmayı sona erdirme çabalarına önemli bir ivme kazandırdı.
İlk görüşmeler Rusya'ya fazla avantaj sağladığı için bazı kesimlerden eleştiri alsa da, daha sonra ABD taslağından geliştirilen ve revize edilmiş 20 maddelik barış çerçevesi umut ışığı oldu.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy, mevcut ABD-Ukrayna uyumlu planın yaklaşık yüzde 90 oranında tamamlandığını ve planın temel unsurlarının Ukrayna için sağlam güvenlik garantileri (NATO benzeri taahhütler model alınarak), ekonomik toparlanma hükümleri ve tartışmalı konularda olası uzlaşmalar olduğunu belirtti.
Rusya'nın temsilcisi Kirill Dmitriev, Miami görüşmelerini “yapıcı” olarak nitelendirdi ve bu diplomatik terim, derin anlaşmazlıklar olsa bile müzakerelerin devam edeceğine işaret ediyor.
Süreç nasıl devam edecek?
Diplomasiye dair bu ivme, 28 Aralık'ta Trump'ın Zelenskiy'yi Florida'daki Mar-a-Lago'da doğrudan görüşmeler için ağırlamasıyla zirveye ulaştı. Bu görüşmeden önce Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile de bir telefon görüşmesi yaptı. Her iki lider de iyimserliklerini dile getirdi.
Trump, anlaşmanın “her zamankinden daha yakın” olduğunu belirtirken, Zelenskiy güvenlik garantileri ve diğer konularda önemli bir uyum sağlandığını kaydetti.
Temel teklif şu anda ABD destekli güvenlik garantileri, çok taraflı izleme mekanizmaları ve ekonomik teşvikleri içeriyor.
Ancak bazı ayrıntılar hala tartışmalı, özellikle de topraklar konusunda. Rusya ele geçirdiği bölgelerin kontrolünün tanınmasını talep etmeye devam ederken, Ukrayna egemenlik konusunda taviz vermeyi reddediyor.
Donbas'ın bazı bölgelerinde askerden arındırılmış veya serbest ekonomik bölgeler kurulması gibi fikirler gündeme getirildi, ancak henüz bir anlaşmaya varılamadı.
Moskova için bu süreç birçok amaca hizmet ediyor. Saldırılar devam ederken, gelen mesajlar Putin'in aynı zamanda da diyaloga açık olduğunu gösteriyor.
Kiev için, ABD'nin sürece yoğunlaşan katılımı, kesin garantiler için umut vaat etmekle birlikte, tavizler için baskı riskini de artırıyor. Zelenskiy, egemenliği zedeleyebilecek toprak tavizlerine direnerek, barış ihtiyacını iç ve dış tepkilerle dengeliyor.
Mar-a-Lago toplantısı çerçeveyi daha da netleştirdi, ancak tam toprak kontrolü ve Zaporojya nükleer santrali gibi çetrefilli konular hâlâ çözülmemiş durumda.
Bazı Avrupalı yetkililer de Miami'deki görüşmelerde yer aldılar ancak, sadece Washington'un hakimiyetini vurgulayan bir destekleyici rol oynadılar.
Bu dinamik, Ukrayna'ya sağlanan önemli yardıma rağmen Avrupa'nın sınırlı etkisini hatırlatarak, anlaşmanın öncelikle ABD ve Rusya tarafından şekillendirilmesi durumunda kıtanın gelecekteki güvenlik mimarisine ilişkin soruları gündeme getiriyor.
Yeni yıl itibarıyla görüşmeler hala kırılgan ancak, görüşmelerin başlamasından önceye göre daha ilerlemiş durumda. Zira sonuç olarak; Rusya ile Ukrayna arasında doğrudan bir görüşme gerçekleşmedi ve nihai bir anlaşma imzalanmadı.
Savaş alanındaki gerçekler, yani Rusya'nın ilerlemeleri ve saldırıları, diplomatik iyimserlikle tezat oluşturuyor. Trump, anlaşmanın “birkaç hafta içinde” netlik kazanabileceğini belirtti. Ancak toprak ve garantiler konusunda temel ayrılıklar aşılamazsa, anlaşmanın çökme riski devam ediyor.
Önümüzdeki günlerde özellikle Ukrayna, zorlu seçimler arasında yolunu bulmaya çalışacak ve Avrupa da süreçteki etkisini korumaya çalışacak.
Şu an için çerçeve, sürece ivme kazandırabileceğini gösteriyor. Ancak bunun kalıcı bir barışa yol açıp açmayacağı, tüm tarafların zorlu uzlaşmalarına ve samimi taahhütlerine bağlı olacak.
Kaynak:
NewsweekİLGİLİ HABERLER
The Conversation: Dünyada yeni bir emperyal çağ mı başlıyor?
The Hill: Asya'daki “güç oyunu” nasıl şekillenecek?
Pasifik ve Asya ülkeleri görkemli kutlamalarla 2026'ya girdi
The Guardian: ABD'nin Venezuela saldırısının sonuçları ne olur?
ABD Senatosu’ndan Trump’ın Özel Kalemi’ne Epstein sorusu
ABD'nin Virgin Adaları çocukları koruyamadığı gerekçesiyle Meta’ya dava açtı
DİĞER HABERLER
The Guardian: ABD'nin Venezuela saldırısının sonuçları ne olur?
The National Interest: 2026 yılı bir İsrail-İran savaşına mı sahne olacak?
The National Security Hour: "Tek kutuplu” düzen nasıl sona erdi?
Arab News: Gazze'nin geleceği için vazgeçilmez aktör Türkiye
Foreign Affairs: Trump'ın otoriter stratejisi 2026'da dünya için neler getirecek?
The Washington Post: İsrail'in Dürziler ve SDG üzerinden Suriye planı
Sky News Arabia: 2026'da Suriye'nin geleceği nasıl şekillenecek?
The New York Times: Epstein belgelerindeki Trump ve 'Lolita Ekspres 8 uçağı'
Strategic Studies War Institute: 2026 yılı Netanyahu'nun kabus yılı mı olacak?
Eurasia Review: 2025 yılının en önemli jeopolitik olayları


