• Putin, Avrupa ülkelerinin siyasi baskılar nedeniyle Rus enerji kaynaklarını terk ettiğini belirtti.
• Avrupa'nın bu adımlarının sanayi potansiyelini düşürdüğünü ve ürün rekabet gücünü azalttığını vurguladı.
• Küresel enerji tedarikinin Asya Pasifik, Afrika ve Latin Amerika'ya kaydığını söyledi.
• Rusya'nın petrol üretiminde lider konumunu koruduğunu ve 2025 yılı için 510 milyon ton üretim hedeflediğini açıkladı.

Moskova'da düzenlenen "Rus Enerji Haftası" uluslararası forumunun ana oturumunda konuşan Vladimir Putin, küresel enerji piyasasında değişimlere işaret etti.

Putin, Avrupa ülkelerinin politik baskılar nedeniyle Rus enerji kaynaklarını tedarik etmekten vazgeçtiğini belirterek, bunun sonucunda AB'nin sanayi potansiyelinin düştüğünü, petrol ve doğal gaz fiyatlarının arttığını, Avrupa ürünlerinin rekabet gücünü kaybettiğini ifade etti.

“Tedarik zinciri yeniden şekilleniyor”

Putin, Avrupa'nın enerji adımlarının Rusya'nın tedarik yönünü daha umut verici ve sorumlu alıcı devletlere kaydırdığını kaydetti. "Tedarik zinciri yeniden biçimlendiriliyor, enerji lojistiği Küresel Güney’e kayıyor" diyen Putin, Asya Pasifik, Afrika ve Latin Amerika'nın enerji talebinin giderek arttığını belirtti.

Rusya'nın petrol üreticileri arasında lider konumda olduğunu vurgulayan Putin, ülkesinin küresel petrol üretiminin yaklaşık yüzde 10’unu karşıladığını ve 2025 yılı için 510 milyon ton petrol üretmeyi hedeflediklerini söyledi.

Ayrıca Putin, Rusya'da elektriğin yüzde 87’sinin düşük karbon ayak iziyle üretildiğini belirterek gaz, nükleer, yenilenebilir ve hidroelektrik enerjiye önem verdiklerini aktardı.

Mısır, Bangladeş ve Türkiye’de nükleer enerji santralleri inşa ettiklerini hatırlatan Putin, nükleer enerjinin 2050’ye kadar küresel enerji dengesinde kritik rol oynayacağını ifade etti.

Putin, dijital ekonominin elektrik talebini artırdığını ve yapay zeka, veri depolama ile işleme tesislerinin enerji planlamalarında dikkate alındığını sözlerine ekledi.