Terör örgütü PKK'nın üniversite öğrencilerini örgüte kazandırma yöntemleri deşifre edildi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca terör örgütü PKK/KCK'nın sözde gençlik yapılanmasında oldukları iddiasıyla gözaltına alınan 17 şüpheli arasındaki E.K, itirafçı olarak PKK'nın üniversite öğrencilerini örgüte kazandırmak için izlediği yöntemleri anlattı.

Terör Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianameye göre, 5 Mart'ta terör örgütünün sözde "gençlik yapılanması" içerisinde "Özgür Öğrenci Meclisi" altında eylem ve faaliyetlerde bulunduğu tespit edilen 17 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerden E.K, etkin pişmanlıktan yararlanarak örgüte dair bildiklerini soruşturmayı yürüten savcıya anlattı.

İddianamede ifadesine yer verilen E.K, Van'da liseyi bitirdikten sonra 2020'de Hacettepe Üniversitesi Matematik Bölümünü kazandığını, küçük bir yerleşim yerinden Ankara'ya gelmenin beraberinde birtakım sorunlar doğurduğunu anlattı.

Farklı illerden gelen kişilerle ve farklı kültürlere mensup insanlarla tanışmaya başladığını dile getiren E.K, bir süre sonra arkadaşlık geliştirme noktasında problemler yaşadığını, o süreçte boşluğa düştüğünü ifade etti.

E.K, Kovid-19 salgını nedeniyle çevrim içi olarak üniversite eğitimine devam ettiği sırada, fakültedeki öğrenciler tarafından oluşturulmuş WhatsApp grubuna dahil olduğunu, yapılan yazışmalarda Vanlı olduğunu belirttiğini, bunun üzerine yakın memleketten olan öğrenciler ile tanışıp mesajlaşmaya başladıklarını aktardı.

Bir süre sonra mesajlaştığı Berivan K. ile yüz yüze tanışmak için Ankara'da buluştuklarını, kendisini Diyarbakır'da HDP Gençlik Kongresine götürmek istediğini söylemesi üzerine aralarında üniversite öğlencilerinin de bulunduğu bir grupla otobüsle kongreye gittiklerini kaydetti.

Yolculukta Berivan K. ve yanındaki kişilerin kendilerinin "Ankara Özgür Öğrenci İnisiyatifi" isimli yapı içerisinde faaliyet yürüttüklerini söylediğini ifade eden E.K, şunları anlattı:

"Yolculuk boyunca araçtaki kişiler PKK marş ve şarkıları söyledi. Diyarbakır'da etkinliğin olduğu düğün salonuna gittiğimizde, salon içerisinde sarı, kırmızı, yeşil flamalar ve HDP bayrakları bulunuyordu. Toplantı legal görünüyordu ancak ilerleyen saatlerde gerçekleştirilen gençlik konferansının legal olmadığını, oynatılan sinevizyon gösterisiyle anladım. Öcalan ve örgüt içerisinde simgeleşmiş örgüt mensupları hakkında 'gençliğin öncüsü' olma noktasında telkinlerde ve öğütlerde bulunulan 2-3 dakikalık video oynatıldı. Öcalan lehine sloganlar atıldı. Kongreden sonra dönüş yolculuğunda araca bindiğimde insanların da fark edebileceği şekilde korkmuş ve şaşırmıştım. O güne kadar 'Öcalan', 'PKK', 'HDP' gibi kavramları sadece haber kanallarından görüp duymuştum. Dönüş yolunda yapılanmadan ayrılmaya karar vermiştim."

Ankara'ya döndüklerinde Berivan K'ye kendisini arkadaş olarak sevdiğini ancak siyasi konular içerisinde yer almak istemediğini söylediğini ileri süren E.K, Berivan K'nin kendisini kültürel organizasyonlar yapacaklarına ikna etmesi üzerine görüşmeyi devam ettirdiğini belirtti.

PKK'nın üniversitelere yönelik stratejisi deşifre edildi

"Özgür Öğrenci İnisiyatifi" adı altında düzenlenen bir çok eyleme katıldığını bildiren E.K, bir süre sonra bu yapının, PKK terör örgütünün sözde gençlik yapılanması olduğunu anladığını ifade etti.

E.K, o dönem yaşadıklarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:

"Özgür Öğrenci İnisiyatifi isimli yapılanma tek tip çatı altında değildir. İllerdeki üniversiteler kendi bünyesinde faaliyet yürütüyor. Batı illerinde il bazlı 'Özgür Öğrenci İnisiyatifi' adı altında faaliyet yürütülse de doğu ve güney doğu illerinde hareket alanı daha geniş olması nedeniyle 'Yurtsever Gençlik Hareketine' bağlı örgütleniyorlar. PKK'nın yayın organı olan ANF üzerinden PKK üst yönetimi tarafından yapılan açıklama ve çağrılara istinaden eylem sürecine giriliyor. 'PKK Yurtsever Gençlik' adına faaliyet yürüten 'Ankara Özgür Öğrenci İnisiyatifi' özelinde Berivan K. sözcü olarak faaliyet yürütüyor. PKK üst kadroları tarafından belirlenen konular üzerine eylem başlatılıyor. Öcalan'ın tutuklu bulunması nedeniyle 'tecrit' konulu eylemlerin yapılması bunun örneğidir."

İnisiyatif sözcüsünün sadece ANF'yi takip etmediğini, İstanbul'daki kişilerden aldığı talimatları gençlere ilettiğini anlatan E.K, şöyle devam etti:

"İl bazında 'İnisiyatif' tarafından yapılacak eylemlerde görev ve sorumluluklar sözcü tarafından belirleniyor. Eylemsellik sürecinde kullanılacak materyallerin finansmanı 'Ronak' isimli derginin satışından sağlanıyor. Dergide yayınlanacak yazılar 'Ankara Özgür Öğrenci İnisiyatifi' içerisinde faaliyet yürüten şahıslar tarafından Signal programı üzerinden toplanıyor. Yazanın tespit edilememesi için kod isim veya mahlas kullanılıyor. İnisiyatife dahil olan şahıslar toplantı, piknik ve konser gibi etkinliklerde ideolojik eğitime tabi tutulup, ideolojik eğitim sonucunda örgütsel bağlılık sağlandıktan sonra PKK'nın kırsal kadrosuna katılımlar sağlanıyor. Sol fraksiyonlu örgütlerin gençlik yapılanmaları (SGDF, DGD, Partizan, YDG gibi) ile koordineyi genellikle 'inisiyatif sözcüsü' sağlıyor. Eylemlerde işbirliği yapılıyor. Eylem ve etkinlik öncesinde PKK lehine habercilik yapan basın birimleriyle irtibat kurulup eylem yerine çağırılıyor. Eylem ve etkinliklere ilişkin yapılacak haberlerde doğrudan PKK'nın adı geçmiyor. Deşifre olmamak dinlemelere yakalanmamak için 'Signal' ve 'WhatAapp' gibi haberleşme programları kullanılıyor."

İddianamede, 17 sanığın "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından 7 yıl 6'şar aydan 20'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.