The Center for European Policy Analysis: Rusya'nın yaşadığı zorluklar savaşın gidişatını nasıl etkileyecek?

ABD merkezli düşünce kuruluşlarından The Center for European Policy Analysis'de 2025 yılı içerisinde Rusya-Ukrayna savaşının olası geleceğinin ve üçüncü yılını doldurmak üzere olan savaştaki Rusya'nın geleceğinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Rusya'nın üçüncü yılını doldurmak üzere olan Ukrayna savaşında büyük asker kayıpları verdiğine dikkat çekilen analizde, özellikle ölen askerlerin yerini doldurmaktaki zorluk ve maliyetlerin Rusya için 2025 yılında büyük bir sorun haline geleceği tespiti yapıldı.

Analizde ayrıca; 2023 ve 2024 yılı boyunca Putin'in Ukrayna'nın konrolünü ele geçirme hedefini başaramamasının Rusya'yı ekonomik ve askeri olarak yorduğu ve en az Ukrayna kadar bir barış anlaşmasına ihtiyacı olduğu belirtildi.

The Center for European Policy Analysis'de yayınlanan analiz:

Yüz binlerce Rus askerinin ölümü ve yaralanması, savunma bütçesindeki ciddi sıkıntılar ve askeri donanımda baş gösteren eksiklik 2025 yılını Rusya silahlı kuvvetleri için kritik bir yıl haline getiriyor.

Ukrayna'ya karşı yürütülen geniş çaplı savaş neredeyse üç yılını doldururken, Rusya'nın silahlı kuvvetleri en az 400 bin asker kaybetti.

Rusya askere alımlarla ile bu kayıpları telafi etmeye çalıştı ve son olarak Ağustos 2024'te Ukrayna'nın Kursk saldırısına karşı koymak için Kuzey Kore'den asker ithal etmeye ve hükümlüleri cepheye göndermek zorunda kaldı.

Rusya bu sıkıntılarına rağmen Ukrayna topraklarındaki işgalini yavaş yavaş genişletti. Ancak yavaş ilerlemesi Rus askeri teorisine göre değerlendirildiğinde bir başarı olarak kabul edilmeyebilir.

2025 yılında, asker alımı Kremlin için önemli bir sorun olmaya devam edecek ve modern bir ordu kurma kabiliyetini daha da azaltacak.

Rus ordusunda asker sıkıntısı

Aralık 2023'te Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, önceki 12 ay içinde 490.000 sözleşmeli askerin silahlı kuvvetlere alındığını iddia etti. Bir yıl sonra yaptığı bir konuşmada 2023 yılı için gerçek sayının çok daha düşük olduğunu kabul ederek “300.000'den fazla ”nın kaydolduğunu söyledi.

Putin aynı konuşmasında 2024 yılı için resmi rakamı açıklayarak yıl içinde 430.000 sözleşmeli askerin işe alındığını iddia etti. Görünen o ki Putin'in açıkladığı rakamlar abartıydı.

Kremlin, acemi asker sıkıntısının yanı sıra savaş kayıplarının yol açtığı insan gücü sorunuyla da karşı karşıya.

Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Anna Tsivileva'nın açıklamalarına göre Aralık 2024'te 48.000 Rus askeri kayıptı ve Ocak 2025'e kadar Rus vatandaşlarından 50.000'den fazla kayıp ihbarı geldi.

Bu çarpıcı rakamlar, Rus yetkililerin 2024 yılında savaşmak üzere kaydolanlara yapılan ödemeleri neden tekrar tekrar arttırdığını açıklıyor. Bu rakamlar aynı zamanda Kursk bölgesinde yetersiz eğitimli askerlerin konuşlandırılması ve Kuzey Kore'den asker getirilmesi kararına da ışık tutarak Kremlin'in yeni bir zorlama seferberliğinden kaçınmasını sağladı.

Kısmi seferberlik seçeneği hala mevcut olsa da, bu muhtemelen sadece cephede olağanüstü bir durum yaşanması halinde gerçekleşecektir.

Dahası, böyle bir varsayımsal senaryonun Rus yetkililer kadar Rus halkında da yankı uyandırması gerekecektir. Gerçek şu ki Ukrayna'nın Rusya'nın batısındaki Kursk bölgesine saldırması bile bu tepkiyi tetiklemedi.

Mahkumların ve haklarında soruşturma yürütülen kişilerin askere alınmaya devam edilmesi, “havuç ve sopa” yaklaşımına dayanıyor. “Havuç” para ve kaydolmaları halinde özgürlük vaadi, “sopa” ise kaydolmamaları halinde Rusya'nın hapishanelerinde ve yargılama öncesi gözaltı tesislerinde acımasız şiddet tehdidi.

Sonuç:

Rusya'da her yıl 700.000'den fazla ceza davası ve 500.000'den fazla hükümlü olduğu düşünüldüğünde, 2025 yılında bu gruptan önemli sayıda yeni asker alınabileceği varsayılabilir.

Rusya ordusu için sorun savaşma isteğinin olmaması değil, yetenekli astsubay eksikliği nedeniyle birliklerinin modern düzenli silahlı kuvvetler gibi hareket etme kabiliyetinin azalmasıdır.

Rus ordusu 2023 ve 2024 yılı boyunca Putin'in Ukrayna'nın konrolünü ele geçirme hedefine başaramadı ve görünen o ki; 2025 yılında da başaramayacak ve bu yüzden bir barış anlaşmasına en az Ukrayna kadar ihtiyacı var.