The National Interest: Japonya, 3. Dünya Savaşı'nın fitilini mi ateşledi?
Caydırıcı olarak tanımlanan adımlar, Hint-Pasifik bölgesini ateşe mi verecek? Japonya'nın Çin hamlesi, 3. Dünya Savaşı'nın fitilini mi ateşledi?
Son Güncelleme: 01.12.2025 - 03:04
ABD'nin önde gelen yayın organlarından The National Interest'de, son dönemde ABD, Çin, Japonya ve Tayvan'ın Hint-Pasifik bölgesinde attığı adımların olası sonuçlarının değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Amerika Birleşik Devletleri'nin Japonya ve Tayvan ile birlikte, Çin ile caydırma hedefli bir vekalet savaşına girmeye hazırlandığı tespiti yapılan analizde, bu rekabetin sonucunun küresel dengelerin yeniden şekillenmesine neden olacak kadar büyük sonuçları da beraberinde getirebileceği belirtildi.
Analizde ayrıca; Japonya'nın bu hamlesinin kışkırtıcı olduğu ve Çin'i “başar ya da kaybet” zihniyetine sürükleyerek Tayvan işgali konusunda tetikleyerek Hint-Pasifik bölgesini ateşe verebileceği değerlendirmesi yapıldı.
İşte The National Interest'de yayınlanan analiz:
Tokyo'nun yeni hükümeti, ne kendilerinin ne de Amerikan müttefiklerinin böyle bir savaşı kaldırabilecek durumda olmadığı bir zamanda, Hint-Pasifik bölgesinde büyük bir çatışma başlatmaya niyetli görünüyor ve gerilim Tayvan üzerinden yaşanıyor.
Daha doğrusu, Rusya ile dünyanın dört bir yanında yürüttüğü vekalet savaşlarını kaybetmek istemeyen Amerika Birleşik Devletleri, Japonya ve Tayvan ile, Çin arasında başka bir vekalet savaşına girmeye hazırlanıyor.
ABD uzun yıllardır neredeyse tüm güvenlik raporlarında ve belgelerinde Çin Halk Cumhuriyeti'ni bir düşman ülke olarak tanımladı ancak şimdiye kadar, küresel sahnede Çin'e meydan okumak için askeri alanı değil, jeoekonomi alanını kullanmaya çalışmıştı.
Amerika Birleşik Devletleri ve bölgesel müttefikleri, genel jeopolitik hedefleri için olumlu koşullar yaratmak amacıyla ticaret, yatırım ve diğer finansal faaliyetler gibi önemli ekonomik araçlarını kullanarak sonuca ulaşmayacağını düşünmeye başlamış olabilir.
Görünen o ki Batı, tıpkı Sovyetler Birliği'nin sonunda yaptığı gibi, ekonomik devlet yönetimini terk ederek kaba gücü tercih etmeye başladı.
Amerika Birleşik Devletleri de Çin'e karşı bu tür bir savaşı (vekalet savaşı ya da başka türlü) kaybetmesi küresel dengelerin yeniden şekillenmesine neden olacak kadar büyük sonuçlar doğuracaktır.
Washington'un vekalet savaşı fantezisi
Japonya Savunma Bakanlığı, Tokyo'nun Tayvan kıyılarından yaklaşık 68 mil uzaklıktaki Yonaguni adasına orta menzilli karadan havaya füze birimleri konuşlandırmaya başladığını açıkladı.
Bunun nedeni, Çin'in Tayvan'a saldırması halinde nihai hedefinin Japonya'ya yakın olan ve “Birinci Ada Zinciri” olarak bilinen bölge üzerinde genel hakimiyet kurmak için Tayvan'ı bir üs olarak kullanmak olacağı varsayımı. Ve bu varsayım muhtemelen doğru.
Bu, bölgede Çin'in askeri baskısının arttığına dair haklı algıların ortasında, Japonya'nın güneybatı savunmasını (Okinawa bölgesi adaları dahil) güçlendirme misyonunun bir parçasıdır.
Sistem, Type 03 Chū-Surface-to-Air Missile (SAM) sistemi ve dış saldırıdan ziyade hava savunmasına yönelik benzer sistemleri içermektedir.
Bununla birlikte, Pekin bunu provokatif bir eylem ve Çin ekonomisinin zor durumda olduğu ve siyasi sisteminin değişkenlik gösterdiği bir dönemde, Amerikalılar ve onların bölgesel müttefikleri tarafından Pekin'i daha da sıkıştırmak için yürütülen daha geniş bir hareketin parçası olarak görmektedir.
Pekin'in bu konudaki görüşü muhtemelen doğru. Özellikle de Batı'nın küresel terörle savaşı Afganistan gibi noktalarda kaybetmiş, Orta Doğu'dan çıkarılmış ve Ukrayna'yı esasen kaybetmiş olması göz önüne alındığında Çin'in görüşünün doğru olduğu daha da net görülüyor.
Görünen o ki; Amerika ve müttefikleri, hem son dönemde kaybettikleri bir dizi stratejik başarısızlığı telafi etmek hem de bir zafer kazanmak umuduyla hareket ediyor.
Japonya'nın Yonaguni'deki füze hamlesi
Yonaguni, Japonya'nın en batıdaki büyük yerleşim adasıdır ve Tayvan'a yakınlığı, Tayvan üzerinde herhangi bir çatışmanın Tayvan Boğazı'ndaki dinamikler üzerinde ciddi etkileri olacağı anlamına gelmektedir.
Japonya, bu konuşlandırmayı tamamen savunma amaçlı olarak çerçeveliyor. Tokyo'ya göre, onlar sadece kendi topraklarını korumakta ve böylece olası bir Tayvan Boğazı krizi durumunda istikrara katkıda bulunmak istiyor.
Ancak, hiçbir Batılı gücün büyük bir savaşı göze alamayacağı bir dönemde, bu gelişmeler gösteriyor ki, artık tırmanma riski çok yüksek.
Çin, bu konuşlandırmayı “son derece tehlikeli” olarak nitelendirerek şiddetle karşı çıkıyor ve Japonya'yı askeri çatışmayı kışkırtmakla suçluyor ve bu gelişmeler, Çin'in son aylarda Tayvan ve Japonya'ya karşı kılıç sallamakta hiçbir sakınca görmediğini bir dönemde gerçekleşiyor.
Sonuç olarak Japonya'nın bu hamlesi yıkıcı bir çatışmaya yol açabilir. Japonya ve müttefiklerinin caydırıcı olduğuna inandıkları bu hamleler, çok daha büyük bir çatışmanın fitilini ateşleyebilir.
Tayvan'a gelince, adadaki halk bu hamleler nedeniyle derin bir bölünme yaşıyor.
Sonuçta Tayvan, Japonya'nın bu hamlesinin kışkırtıcı olduğunu ve Çin'i “başar ya da kaybet” zihniyetine sürükleyerek Tayvan'ı işgalini tetikleyebileceğini çok iyi biliyor.
Sonuç olarak Japonya, bölgede Çin'in artan riskli politikası karşısında eylemlerinin haklı olduğuna inanıyor olabilir. Ancak bu adımları, Hint-Pasifik bölgesini ateşe verebilir.
Kaynak:
The National InterestGDH Digital Telegram kanalına abone olabilirsiniz.
İLGİLİ HABERLER
The Telegraph: Avrupa varoluşsal krizini aşabilecek mi?
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Somali Başbakanı Barre: "Trump'a yanıt vermeye bile gerek yok"
Avrupalıların yarısı Donald Trump'ı "Avrupa'nın Düşmanı" olarak görüyor
Avrupalı liderlerden ABD'nin barış görüşmelerine sert eleştiri
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
DİĞER HABERLER
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Real Clear World: Trump'ın saldırgan yeni Batı Yarımküre doktrini
Gulf State Analytics: İsrail'in Suriye'deki asıl hedefi ne?
The New Arab: İsrail'in “zorla nakil” stratejisinin arka planı
Politico: Avrupa'nın zayıflık psikolojisi tırmanıyor
Carnegie Endowment: Türkiye Ukrayna barış sürecinde kilit aktör olabilir.
UnHerd: İsrail'in saldırganlığı üçüncü bir dünya düzenini mi başlatacak?
National Security Journal: Ukrayna'ya güvenlik garantileri verilecek mi?
Arab Center DC: İsrail “sanal ateşkesleri” nasıl çökertiyor?


