Ukrayna'nın Kursk'a saldırısının asıl amacı nedir?

Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilim her geçen gün artıyor. Ukrayna'nın Rusya'nın Kursk bölgesine yönelik saldırılarının ardından Rusya'nın ciddi adımlar atması bekleniyor.

Konuyla ilgili gdh'a konuşan Ukraynalı siyaset bilimci Oleksiy Buryachenko, Ukrayna'nın Kursk'a saldırısının Rusya'nın anlayacağı bir dilde misilleme tedbirlerinin bir parçası olduğunu söyledi.

Kursk bölgesindeki özel operasyon bir işgal değil, Ukrayna'nın askeri-politik liderliğinin açıkça ifade ettiği gibi, vatandaşlarını düşmanın uzun menzilli havacılık füzeleri ve uçaksavar füzelerini neredeyse kontrolsüz kullanımından korumaya yönelik bir önlemdir. Başkasının topraklarına ihtiyacımız yok ama kendi topraklarımızı da kimseye vermeyeceğiz.

Oleksiy Buryachenko, Rusya topraklarına yapılan saldırıyı barış için atılmış bir adım olarak değerlendiriyor.

"Savaş pek çok beklenmedik şekil ve anlamlara bürünüyor ve Ukrayna'nın Rusya Federasyonu'na getirdiği zorluklar onu genellikle zor bir duruma sokuyor. Bunu deniz ve havada insansız hava araçlarının konuşlandırılması, Karadeniz'in tek bir savaş gemisi dahi olmadan temizlenmesi ve Batı'nın daha teknolojik silahlarının özellikle uzun menzilde kullanılması örneklerinde gördük. Tüm bu asimetrik tepkiler, Rusya Federasyonu'nun hazırlıksız olduğu durumlardır ve bize Ukrayna'nın bu savaştaki stratejik avantajından bahsetme olanağı vermektedir."

Oleksiy Buryachenko, Ukrayna'nın Rusya'dan farklı olarak sivil halka karşı daha insani bir tutum sergilediğini ve savaş yasalarına uyduğunu sözlerine ekledi.

Ukrayna ve Rusya Federasyonu'ndaki savaş sırasında insanlara yönelik tutumlar tamamen farklı. Ukrayna'da tüm toplum devletinin savunmasıyla meşgul, çok sayıda gönüllü var ve askeri-politik liderlik insan kaynaklarının tükendiğinin farkında. İnsanları mümkün olduğunca korur, İHA'ları tercih eder. Öte yandan, Rusya'da insanlar hiçbir zaman sayılmadı ve "et saldırıları" şimdiden Rus ordusunun korkunç bir kartviziti haline geldi. Bu, Putin'in Ruslara karşı tutumunun çok açık bir özelliği haline geldi. Putin insanları yalnızca bir kaynak, acı dolu emperyal hedeflerine ulaşmanın bir yolu olarak görüyor. "Kadınlar yeniden doğacak" - insan hayatına karşı tutumunun temeli budur.