gdh'de ara...

İsrail Türkiye'nin cazibesine kapılıyor

Tel Aviv Üniversitesi 26 Nisan'da üç Türk kurumuyla yeni bir akademik işbirliğini duyurdu. Bunlar; Koç, Özyeğin ve Sabancı üniversiteleri.

1. resim
04.05.2022

Ancak İsrail ve Türk kurumları arasındaki on yıl içinde türünün ilk örneği olan bu akademik girişim, son haftalarda ikili ilişkilerin ısınmasının tek işareti değil.

9 Mart'ta İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog Ankara'yı ziyaret etti. Bu, bir İsrail Cumhurbaşkanının uzun yıllardan sonra Türkiye'ye yaptığı ilk resmi ziyaretti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Herzog ile birlikte basına yaptığı açıklamada,

"Sayın Cumhurbaşkanı Herzog'u Ankara'daki konutumuzda ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Bu tarihi ziyaretin Türkiye-İsrail ilişkilerinde bir dönüm noktası olacağına inanıyorum."

Daha sonra iki ülkenin ticaret ve ekonomi başta olmak üzere birçok alanda derin ilişkiler ve işbirliği geliştirmesini umduğunu da sözlerine ekledi.

31 Mart'ta Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Mayıs ayı ortasında İsrail'e ve Filistin yönetimine gideceğini belirterek, ziyaret sırasında Türkiye ve İsrail'e büyükelçilerin yeniden dönüşünü görüşeceğini kaydetti.

13 Nisan'da Türkiye İletişim Başkanlığı, yedi İsrailli gazeteciyi yetkililerle bir dizi toplantı için ağırladı. Davet edilen gazeteciler, Türkiye'nin farklı dinler için hoşgörülü ve güvenli bir yuva olduğu fikri doğrultusunda tarihi camileri ve sinagogları ziyaret etti. Ziyaret, gazetecilerin Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmeyle sona erdi.

İsrail ile Türkiye arasındaki bağlar, Erdoğan'ın göreve gelmesinden sonra ve özellikle Gazze'ye giden Mavi Marmara filosunun İsrail tarafından basılmasında dokuz Türk vatandaşının hayatını kaybettiği olaydan sonra kötüleşti. Hamas'ın Türkiye'deki varlığı meselesi ise ikili diplomatik gerilimlerin önemli bir kaynağı haline geldi. Son gelişmeler ise Ankara'nın geleneksel duruşunda önemli bir değişikliğin ve Kudüs'e yönelik net bir iyi niyet göstergesi olarak görülebilir.

Başbakan Naftali Bennett, Türkiye'nin son aylardaki hamlelerinin cazibesine kapılmadı ve Cumhurbaşkanı Herzog'un Erdoğan ile doğrudan diyalog kanalını yönetmesini uygun buldu. Belli ki Erdoğan'ın da tercihi de bu.

Türk lider 19 Nisan'da Herzog'u aradı ve Kudüs'ün Tapınak Dağı'nı çevreleyen gerilimler konusundaki “endişesini” dile getirdi. Yine de, haberlere bakılırsa, konuşma Erdoğan'ın Tapınak Dağı ve Kudüs ile ilgili geçmiş açıklamalarından çok farklıydı. Erdoğan bölgede barış ve sükuneti korumak için Herzog ile birlikte çalışmaya devam etme isteğini dile getirdi.

Jerusalem Institute for Strategy and Security'de Türkiye uzmanı olarak görev yapan Hay Eytan Cohen;

"Herzog ile Erdoğan arasında kurulan iletişim kanalı çalışıyor gibi görünüyor. İsrail ve Türkiye ilişkilerinin bir kazan-kazan durumu haline geldiği söylenebilir."

ifadelerini kullanıyor.

Cohen; İsrail'in Türkiye ile ilişkileri normalleştirme konusunda kesin bir isteklilik içinde olduğunu da belirtiyor.

Cohen;

“Ramazan ayından sonra taraflar bağları daha da güçlendirmeye çalışacaklar. Görünüşe göre taraflar enerji projelerine vurgu yapmak ve bu konuda ilerlemek istiyorlar. Ancak bu tür projeleri ilerletmek için her şeyden önce güveni güçlendirmeliyiz. İsrail ile Türkiye arasındaki yakınlaşma ciddi bir kilometre taşıdır."

ifadelerini kullanıyor.

Diğer yandan süreç devam ederken, Cumhurbaşkanı Herzog gibi Bennett de Türkiye'nin cazibesine kapılarak Ankara'ya gitmek için acele edebilir.

Al Monitor'de yayımlanan analiz gdh.digital tarafından çevrilmiştir.