İstanbul’da yer alan büyük saray mozaikleri

MS 450-550 yılları arasına tarihlenen Büyük Saray Mozaikleri, günlük hayat, doğa ve mitolojiden alınan tasvirleri barındırıyor.

1. resim

Doğu Roma dönemine ait Büyük Saray’ın revaklı avlusunun kuzeydoğu bölümünde 1935’de başlayan kazılarla ortaya çıkan mozaikler, dinsel içerik taşımaktan ziyade günlük hayat, doğa ve mitolojiden alınan tasvirlerle dolu.

Hem sanatsal açıdan hem de sahnelerin betimleme zenginliği açısından ziyaretçileri etkiliyor. Mozaiklerde 150 insan ve hayvan figürü ile 90 farklı tema yer alıyor.

En göze çarpan mozaiklerse; kertenkele yiyen grifon, fil ve aslan mücadelesi, bir kısrağın tayını emzirmesi, kaz güden çocuklar, keçi sağan adam, eşeğine yem veren çocuk, testi taşıyan genç kız, elma yiyen ayılar ve avcı kaplan mücadelesini betimleyen sahneler olarak sıralanabilir.

Yapılan incelemeler sonucunda, bu süs zeminini meydana getirebilmek için kireçtaşı, pişmiş toprak ya da camdan oluşan ve ortalama 5 mm büyüklüğünde olan 75 ila 80 milyon adet çok renkli küp döşendiği anlaşılıyor.

Büyük Saray Mozaikleri, Konstantinopolis’in İmparator Sarayı’nın iç donatımı ile ilgili somut bilgiler içeren tek dayanak durumunda. Bu muhteşem zemini yaratmak için büyük olasılıkla İmparatorluğun değişik köşelerinden en iyi sanatçılar bir araya toplanmıştı.

I. Justinianus’tan bu yana geçen süre içinde peristilin güneybatı, kuzeybatı ve kuzeydoğu hollerinin zarar görmesi ve yapıların bir çok defa onarılması yüzünden bugün yer mozaiğinin ancak 250 metrekaresi açığa çıkarılabildi.

Gerçekte bu, mozaik alanının 1/7 ila 1/8’lik kısmına denk geliyor. Her ne kadar anıt günümüze eksiksiz ulaşamadıysa da, bulunan kısımlar bize Bizans’ın erken dönemine ait saray dekorasyonunun ihtişamı konusunda fikir veriyor.

Kaynaklar

Tartışma