Lowy Institute for International Policy: Amerikalılar, İsrail yanlısı propagandaların iç yüzünü görmeye başladı
İsrail, büyük propaganda faaliyetlerine rağmen, katliamlarının görüntülerinin Amerikan halkına ulaşmasını engelleyemiyor. Yahudi lobileri, Kongre salonlarına hakim olsalar da halkla ilişkiler savaşını kaybediyor.
Avustralya merkezli düşünce kuruluşlarından Lowy Institute for International Policy'de, İsrail-Hamas savaşının ABD halkı üzerindeki etkisinin ve İsrail'in propaganda faaliyetlerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
İsrail'in uzun yıllardır işlediği pek çok savaş suçlarına ve uyguladığı şiddete rağmen, ABD'de her zaman ayrıcalıklı muamele gördüğü belirtilen analizde, özellikle Gazze saldırılarından sonra sosyal medyaya yansıyan görüntülerin, bu durumu halk nezdinde değiştirmeye başladığı tespiti yapıldı.
Analizde ayrıca, ABD'deki Yahudi lobilerinin Kongre salonunda hala güçlü olmasına rağmen Amerikan toplumu arasında propaganda savaşını kaybetmeye başladığı belirtildi.
İşte Lowy Institute for International Policy'de yayınlanan analiz:
İsrail hükümeti, işlediği pek çok savaş suçlarına ve uyguladığı şiddete rağmen, ABD'de her zaman ayrıcalıklı muamele görmüştür.
İsrail lobisi, on yıllardır kongre seçim kampanyalarına yüz milyonlarca dolar akıtarak ve sadece İsrail'in propaganda yalanlarına karşı çıkan değil, aynı zamanda Filistinlilere ve İsraillilere dengeli bir şekilde bakmaya çalışan her sesi hedef alarak ABD Kongresi'ne hakim olmayı başarmıştır.
Tel Aviv hükümetinin propaganda makinesi, İsrail'i eleştiren herkesin terörist, kendisinin ise her zaman masum bir kurban olduğu İsrail-Filistin çatışmasının önyargılı, tek taraflı ve abartılı tasvirine karşı çıkan herkesi ezmekte acımasızdır.
İsrail hükümetinin politikalarını eleştiren kişiler genellikle antisemit olarak ilan edilmektedir.
İsrail bu terimi, Yahudilere yönelik tehlikeli bir nefreti ifade etmek üzere silah haline getirmiştir. Araplara yönelik antisemitizm Amerika'da Yahudilere yönelik antisemitizmden daha yaygındır ancak İsrail'e yakınlık güden ana akım haber medyası Araplara yönelik antisemitizmi marjinalleştirmektedir.
Antisemitizm silahı ABD'de kurumsallaşmıştır. Zira yaklaşık 30 eyalette kabul edilen ve İsrail'i eleştiren herkesi antisemit olarak damgalayan ve sert sonuçlar doğuracak şekilde cezalandıran yasalarda yer almaktadır.
Örnek olarak Arkansas gibi birçok eyalette, İsrail-Filistin çatışması konusunda öğrencilere hitap etmek üzere davet edilen herkesin İsrail'e yönelik bir "boykotu" desteklemediğine dair bir mektup imzalaması gerekmektedir.
Böyle bir talep, her Amerikalının temel hakkı olan ifade özgürlüğünü kısıtlayan herhangi bir yasanın çıkarılmasını yasaklayan ABD Anayasası'nın açık bir ihlali olduğu için imzalamayı reddederlerse, konuşma için ödeme yapılmaz ya da seyahat veya konaklama masrafları karşılanmaz.
Boykot karşıtı taahhüt, İsrail yanlısı aktivistlerin, onlarca yıldır beyin yıkama ve tek taraflı propagandaya maruz kalan ortalama bir Amerikalının gerçeği asla görmemesini sağlamanın bir yoludur.
Gerçek ne?
Gerçek; İsrail'in bu savaş sırasında Hamas'tan 10 kat daha fazla sivil ve 400 kat daha fazla çocuk ve bebek öldürdüğüdür.
Ancak buna rağmen, İsrail kendi "gerçeklerini" ortaya koyuyor ve bunlar ana akım Amerikan haber medyası tarafından sorgulanmadan haberleştiriliyor. Filistinliler açıklama yaptığında ise medya bunları "iddiaların doğrulanamayacağı" uyarısıyla geçiştiriyor.
İsrail-Gazze çatışması bir savaş değildir. Vietnam savaşı sırasında ABD'nin işlediği savaş suçlarına benzer bir savaş suçudur.
Amerikan hükümeti Güneydoğu Asya ülkesini halı bombardımanına tutmak da dahil olmak üzere davranışlarını haklı göstermek için karşı karşıya olduğu tehditler hakkında yalan söylemiştir.
Başkanlık ve kongre seçimlerine bir yıldan az bir süre kalmış olması, beyni yıkanmış Amerikalı seçmenlerin desteğini kazanmayı uman adayların Arap karşıtı yalanlarının dozunu arttırdı.
Örneğin, Cumhuriyetçilerin başkan adaylığını kazanmayı hedefleyen Nikki Haley açıkça İsrail'i katliama devam etmeye ve "Hamas'ı bitirmeye" çağırdı. "Hamas" sık sık Gazze'deki tüm Filistinlileri tanımlamak için kullanılıyor gibi görünüyor. Haley'in rakibi Ron DeSantis Gazze'deki tüm Filistinlilerin Hamas'lı olmadığını ancak "hepsinin antisemitist" olduğunu söyledi.
Diğer başkan adayları ABD'nin Gazze'deki savaş sırasında İsrail'e "neye ihtiyacı varsa" vermesini, yani açık çek vermesini istediler. Hatta Cumhuriyetçilerin kontrolündeki Temsilciler Meclisi, İsrail'in ABD'den her yıl aldığı yaklaşık 4 milyar dolarlık fona ek olarak 14,3 milyar dolar daha verilmesi yönünde oy kullandı.
Cumhuriyetçiler Gazze'yi Başkan Joe Biden'ın siyasi yumuşak karnı olarak görüyor.
Biden'ın Gazze ve sivil katliamı konusundaki politikası siyaset ve ahlakla karışmış durumda. Yahudi olan ve üvey babası Holokost'tan kurtulan Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Amerika'dan ziyade İsrail'in Dışişleri Bakanı gibi davranıyor.
Eski Başkan Donald Trump'ın Müslüman karşıtı politikaları karşısında Biden'ı destekleyen Arap Amerikalılar, Biden'ın yeniden seçilmesini istemiyor. Arap Amerikalıların desteğini kaybetmek, Biden'ı için özellikle Michigan gibi eyaletlerde Trump'a karşı bir yenilgiyi tetikleyebilir. Zira bu bölgede, Arap Amerikan toplumu Biden'ı açıkça kınadı ve ona oy vermeme yönünde çağrı yaptı.
Yahudi lobileri Kongre salonlarına hakim olsalar da halkla ilişkiler savaşını yavaş yavaş kaybediyor.
Tüm pahalı stratejilerine, lobi faaliyetlerine, kampanya bağışlarına ve propaganda faaliyetlerine rağmen, katliamlarının, ölü sivillerin video ve görüntülerinin Amerikan halkına ulaşmasını engelleyemiyorlar.
Bu tür videolar aynı zamanda İsrailli askeri sözcülerin yalanlarını da ortaya çıkarıyor.
Örneğin Amerikalıları Arapça yazılı ve bir hastane duvarına asılmış bir takvimin İsrailli rehinelerin taşınmasını denetleyen teröristler için bir program olduğuna ikna etmeye çalıştılar. Öldürülen ya da ağır yaralanan Filistinli çocuk ve bebeklerin görüntüleri de kamuoyunu şoke etti.
Ana akım Amerikan haber medyası Filistinlilere ait binaların yıkıldığı görüntülere yer vemezken, TikTok gibi sosyal medya platformları İsrail vahşeti gözler önüne seriyor.
Bu lobiler, aynı baskıyı Elon Musk'a ait X platformundaki Filistin yanlısı paylaşımların sansürlenmesi için de kullandılar. TikTok Çinli bir şirkete ait ve İsrail yanlısı Kongre üyelerinin kapatılması çağrılarına rağmen platformun popülaritesi artmaya devam ediyor.
Son kamuoyu yoklamaları 75 yıllık İsrail yanlısı propagandalara rağmen, son dönemde yaşananların ABD toplumu üzerinde büyük bir etki oluşturduğunu ve İsrail'e karşı nefretin arttığını gösteriyor.